Gödekleme nedir, Gödekleme ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Kesilmiş meşe kütüğünün üzerindeki balta izleri.

Gödekleme kısaca anlamı, tanımı

Göde : Karnı şiş, hastalıklı kişi. Kısa boylu, şişman, göbekli. Gebe. [Bakınız: gede]. Güvercin. Güvercin yavrusu. Hayvan yavrusu: Kaz gödeleri çayırda. Bal vermeyen arı. Büyük: Göde göde fişneler. İyi kuramamış üzüm. Gebelikte karın şişliği. Gövde, vücut. Gövde. Etli bir kuş. x Şişman, göbekli ve kısa boylu. Bulgurluk buğday. (Akbaş Güdül Ankara)

Gödek : Şinik denilen tahıl ölçeğinin yarısı. Kısa (boy için). Şiş karınlı (adanı). Kuyruksuz kümes hayvanı. Tavuk. Lokma. Sapanın el ile tutulan kısmı, tutak. Halka biçiminde yapılan ev ekmeği. Saçta pişirilen mayasız yufka, bazlama. Yağlı ve kıymalı pide. Bir çeşit poğaça. Yumurtalı ekmek ya da çörek. Boyu kısa, geniş karınlı küp. Oyunda ebe.

Gödeklemek : Birşeyi keserek boyunu kısaltmak. Karıştırmak.

Üzerinde : Üstünde. ile ilgili, üzerine.

Balta : Ağacı kesme, yarma, yontma vb. işlerde kullanılan ağaç saplı, demir araç.

Üzeri : Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı. Bazı tamlamalarda zaman bildiren bir söz. Vücut, beden. Artan, geriye kalan bölüm. Bir şeyin dış yüzü, yüzey.

Üzer : Kaymak, süt, yoğurt yüzü. Ürem, faiz. Değiş tokuş sırasında üste alınan para. Can sıkıcı. Üst. Kaymak. Faiz. Can sıkıcı, üzücü.

 

Kesi : Kesilmiş yer. Ortaklık, yarıcılık : Tarlayı kesiye verdim. Çamaşır. Giysi, elbise. Ucu eğik baston, sırık.

Meşe : Kayıngillerden, üç yüz kadar türü arasında, yaz kış yapraklarını dökmeyenleri de bulunan, kerestesi dayanıklı bir orman ağacı (Quercus). Bu ağaçtan yapılan.

Diğer dillerde Göçmen nüfus anlamı nedir?

İngilizce'de Göçmen nüfus ne demek ? : immigrant population