Holidayed türkçesi Holidayed nedir

  • Tatile çıkmak.
  • Tatil.
  • Yortu.
  • Dinlenmek için çalışmadan geçirilen süre.
  • İzin.
  • Bayram.
  • Tatil yapmak.
  • Bayram günü.
  • Dinlence.

Holidayed ingilizcede ne demek, Holidayed nerede nasıl kullanılır?

Holiday clothes : Bayramlık. Bayramlık elbise.

Holiday pay : Tatil ödemeleri. Resmi tatil günlerinde çalışanlara çalışmadıkları halde verilen ücret. Genel tatil ücreti. İş kanunu kapsamına giren iş yerlerinde çalışan işçilere, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmamaları durumunda normal, çalışmaları durumunda ise iki katı ödenen ücret. İzin ücreti. Resmi tatil ve bayramlarda işçilere verilen ücret veya ödenen primler.

Holiday season : En az iki tatil içeren zaman dilimi. Tatil sezonu. Tatil mevsimi.

Holiday village : Tatil beldesi. Tatil köyü.

The holiday falls on a sabbath : Tatil cumartesi günü başlıyor. Tatil veya bayram şabat'a rastlıyor.

Annuel book of holiday : İşçilerin ücretli izin durumlarının saptandığı yazılık. Yıllık ücretli izin yazdığı.

Christmas holiday : Noel tatili. Noel ve yeni yıl sırasındaki tatil.

Half holiday : Yarım günlük tatil. Yarım gün tatili.

General holiday : Genel tatil.

Eve of a holiday : Tatil arifesi. Bir tatilden önceki gecey.

İngilizce Holidayed Türkçe anlamı, Holidayed eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Holidayed ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Authorizations : Yetki. Ruhsat.

Red letter day : Mühim gün. Önemli gün. Mutlu gün. Unutulmaz gün.

Festivity : Eğlence. Gala. Kutlama. Festival. Cümbüş. Şenlik.

Recreational : Oyalayıcı. Eğlendirici. Dinlenme ile ilgili. Eğlence. Dinlendirici. Rekreasyonal.

Feasted : Doya doya yapmak. Yiyip içmek. Çok yemek yemek. Ağırlamak. Ziyafet vermek. Tadını çıkarmak. Ziyafet çekmek. Ziyafet. Şölen. Bayram yapmak.

Authorisation : Onay (authorization olarak da yazılır). (britanya ingilizcesi) yetki verme. Müsaade. Salahiyet. Vekaletname. Yetki verme. Yetki. Ruhsatname. Cevaz.

Go down : Yokuş aşağı inmek. Hastalanmak. Azalmak. Gitgide çökmek. Dinmek. Kesilmek. Yenilmek. Batmak. Perişan olmak.

Christmas eve : Noel arifesi.

Honeymoon : Balayı. Balayına çıkmak. Cicim ayı. Cicim dönemi. Balayını geçirmek. Balayı yapmak.

Festival : Tiyatro şenliği. Eğlence. Düğün dernek. Şenlik. Festival. Festival ile ilgili. Bir toplumun kendini her tür kötü dış ve iç etkenlerden korumak, bol ürün elde etmek, barış ve güvence içinde yaşamak amacıyla bir mevsimden ötekine, bir yaşam çağından sonrakine ve toplumsal bir yaşantıdan başka bir yaşantıya geçme ya da tarihsel, dinsel, söylensel olay, kişi, varlık ve yüce varlıkları anma sırasında topluca yemek yiyerek, oynayarak, bağırarak, iş görerek yaptığı geleneksel eğlenim türü. krş. büyü, din, söylen.

Holidayed synonyms : leisure time, poppy day, holy day, mesasamkranti, religious holiday, ramanavami, fete day, remembrance sunday, remembrance day, dec 24, day, vacationing, fiesta, concession, leisure, vac, to take a vacation, national holiday, recessional, went down, vacationed, standstill, festal, furloughing, countenance, feted, holidays, accreditment, paid vacation, authorization, recessionals, intermission, fete.