Housebound türkçesi Housebound nedir
- Eve hapsedilme.
- Evden çıkamayan.
- Eve hapsolma.
- Hastalıktan eve bağlı.
- Evde hapis olan (hastalık vb nedeniyle).
- Yatalak.
Housebound ingilizcede ne demek, Housebound nerede nasıl kullanılır?
Houseboat : İnsanların üzerinde yaşadığı tekne. Yüzer ev. Ev olarak kullanılan gemi. Yüzen ev. Ev şekline sokulmuş veya ev gibi kullanılan tekne. Mesken olarak kullanılan gemi.
Houseboats : Yüzen ev. Ev olarak kullanılan gemi. Mesken olarak kullanılan gemi. Yüzer ev. İnsanların üzerinde yaşadığı tekne. Ev şekline sokulmuş veya ev gibi kullanılan tekne.
Housebote : Yuva. Yüzen ev.
Houseboy : Erkek hizmetçi. Uşak.
Houseboys : Erkek hizmetçi. Uşak.
Housebreak : Meskene tecavüz etmek. Evcilleştirmek. Soymak. Tuvalet alışkanlıkları vb gibi konularda evcil bir hayvanı eğitmek. Terbiye etmek. Yıkmak.
Housebroken : (özellikle tuvalet alışkanlıkları ile ilgili) eğitilmiş (hayvan). Evcil. Terbiye edilmiş. Munis. Bkz.house-trained. Ehlileşmiş.
Housebreaking : Bir şeyler çalmak amacıyla bir eve zorla girme. Eski evlerin sökülmesi. Ev hırsızlığı. Eski evlerin yıkılması. Eski ev yıkımı. Meskene tecavüz. Hırsızlık yapma. Ev soygunculuğu. Haneye tecavüz. Hırsızlık.
Housebreaker : Ev hırsızı.
Housebreakers : Hırsız. Yıkımcı. Evde hırsızlık yapan. Ev hırsızı.
İngilizce Housebound Türkçe anlamı, Housebound eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Housebound ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Infirm : Sakatlık. Güçsüz. Kuvvetsiz. Hastalıklı. Zayıf. Kararsız. Halsiz. Yatağa bağlı. Sakat.
Bedrid : Bitkin. Yatağa bağlı. Yorgunluktan canı çıkmış. Yataktan çıkamayan (genellikle bir hastalıktan dolayı). Bitap. Harap.
Confined : Hapsedilmiş. Mahsur. Kuşatılmış. Loğusalık yatağında olan. Sınırlandırılmış. Sınırlı. Sarılmış. Sınırlanmış. Kapatılmış. Loğusa.
Bedfast : Hastalıktan yatmak. Yatağa bağlı.
Shut in : Kapmak. Kuşatmak. Çıkarmamak. Sıkıştırmak (parmak vb.). Kapamak. Kıstırmak. Görüşünü engellemek. Hapsetmek.
Bedded : Katmanlı. Katmanlı kayaç. Madencilik, jeoloji alanlarında kullanılır. Som olmayıp, katman katman olan kayaç. Tabakalı.
Invaliding : Yararsız. Harp malulü. Geçersiz. Çürüğe çıkarmak. Boş. Hükümsüz. Hasta. Hastalıklı.
Laid up : Yatakta tutulan hasta. Biriktirmek. Hurdaya çıkarılan gemi. (hastalıktan vb) yatak döşek olmuş. Yatağa çakılıp kalmış.
Infirming : Kuvvetsiz. Güçsüz. Zayıf. Hastalıklı. Sakatlık. Yatağa bağlı. Kararsız. Halsiz. Sakat.
Invalided : Hasta. Harp malulü. Yararsız. Hastalıklı. Çürüğe çıkarmak. Hükümsüz. Geçersiz. Boş.
Housebound synonyms : bedridden, confined to bed, homebound, bed ridden, invalid, invalids, infirms.
Housebound zıt anlamlı kelimeler, Housebound kelime anlamı
Unconfined : Serbest. Kuşatılmamış. Sınırsız.
Bu kısımda Housebound kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Housebound ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Housebound anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Housebound ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.