Kırpıntı nedir, Kırpıntı ne demek

  • Kırpılan şeyden kalan küçük parça

"Kırpıntı" ile ilgili cümleler

  • "Biz Frenkleri birkaç kırpıntı ile aldatıyorsak onların bize soktukları kazıklardan haberin yok mu?" - H. R. Gürpınar

Yerel Türkçe anlamı:

Halı artıkları.

Kırpıntı tanımı, anlamı:

Kırpıntı bohçası : İçine kumaş kırpıntıları konulan bohça.

Kalan : Artan, mütebaki. Kalma işini yapan. Bölme işleminde bölünenden artan sayı. Bir çıkarmanın sonucu.

Küçük : Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük karşıtı. Niceliği az olan. Yaşı daha az olan. Küçük abdest. Değersiz, önemsiz. Geri aşamada. Niteliği aşağı olan, bayağı. Kısık, parlak olmayan (ses). Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse.

Parça : Pasaj. Küçümseme ve değersiz sayma bildiren bir söz. Tane. Bir bütünden ayrılan, ayrı sayılan veya artakalan şey. Müzik eseri. Nesne. Birkaçı bir araya geldiğinde bir bütünü oluşturan şeylerin her biri, modül. Bir bütünden kopma, kırılma, yırtılma vb. yoluyla ayrılmış bölüm, lime. Güzel, alımlı kız veya kadın.

Kırpıntı : Bir kurgu sonunda geriye kalan film parçaları.

Diğer dillerde Kırpıntı anlamı nedir?

İngilizce'de Kırpıntı ne demek? : n. clippings, clipping, refuse, sweeps, trimmings, flue, rag, scrap, shavings

Fransızca'da Kırpıntı : découpure [la], rognure [la]

Almanca'da Kırpıntı : n. Schnipsel, Verschnitt

Rusça'da Kırpıntı : n. обрезок: обрезки (PL), крошечка (F)