Kıstı nedir, Kıstı ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Saç tokası.

Altınlardan yapılan bir çeşit gerdanlık.

Kıstı ile ilgili Cümleler

  • Kapana kıstırılmış bir kurt gibi yaşıyorum.
  • “İçindekiler kendilerini ayaklarıyla bir kapana kıstırmışlardır.”
  • O kuyruğunu kıstırıp kaçtı.
  • Ali sesi kıstı.
  • Ali radyoyu kıstı.
  • Ali gözlerini kapalı kıstı.
  • Ali TV'nin sesini kıstı.
  • Tom, kumandayı aldı ve televizyonun sesini biraz kıstı.
  • Ali müziğin sesini kıstı.
  • Ali bebeği uyandırmasın diye sesini kıstı.
  • beni kıstırdılar bugun ama önemli değil geri aldım çıktım bu bir problem mi?

Kıstı ile ilgili Atasözü veya Deyim

kapana düşürmek (veya kıstırmak) : hile ile yakalamak.

Kıstı kısaca anlamı, tanımı

Kıst : Çıban kabuğu

Kıstır : Maşa. Pantalon : it ayağına kıstır giyince kendini bey sandı. Kötü giyimli kimse: Yolda kıstır bir çocuk gördüm. Pantolon: Yeni kıstırını sakla da bayramlarda giyersin.

Kıstırabilme : Kıstırabilmek işi.

Kıstırabilmek : Kıstırma olasılığı bulunmak.

Kıstırgaç : Saç tokası. Çamaşır mandalı. Kerpeten. [Bakınız: kısdırgaç]. Bir şeyi sıkıştırmak için sokulan ağaç çivi. Yengeç. Bıçakçıların bıçak sıkıştırmakta kullandıkları boynuzdan yapılma araç. (Aksaray Niğde). Bıçak çarklama aygıtı. (Maraş). Don. (Göbel Tavşanlı Kütahya).

 

Kıstırgan : Pulluk tekerini pulluk okuna bağlayan demir. (Apsarı Aksaray.

Kıstırgeç : Kulağa kaçan bir böcek. Kıskaç gibi, açılır kapanır kuyruklu, küçük bir çeşit böcek. Kıskıç, Saç tahtası. Kadın yeleği.

Kıstırgı : İki tahta arasındaki yarığı açmak için kullanılan ağaç kama.

Kıstırık : Pantalon.

Kıstırılma : Kıstırılmak işi.

Kıstırmaç : Kadın tepeliklerinin önüne dikilen altın dizisi.

Saç kıstırma : Saç tokası.

Kıstırılmak : Kıstırma işi yapılmak.

Kıstırma : Kıstırmak işi. İçerisine peynir, kıyılmış et vb. konularak sac üzerinde pişirilen börek. Karnıyarık yemeği.

Kıstırmak : İki şey arasında bırakarak sıkıştırmak. Kaçamayacak bir duruma getirmek.

Gerdanlık : Çoğu değerli taş ve madenlerden veya altın paradan yapılmış, boyna takılan takı.

Altınlar : Balıkesir şehri, Yağcılar Bucağı.

Gerdan : Vücudun omuzlarla baş arasında kalan ön bölümü. Şişmanlarda çenenin altındaki tombulluk. Kesim hayvanlarında boyun.

Çeşit : Aynı türden olan şeylerin bazı özelliklerle ayrılan öbeklerinden her biri, tür, nev. Türlü. Canlıların bölümlenmesinde, bireylerden oluşan, türden daha küçük birlik.

Altın : Atom sayısı 79, atom ağırlığı 196,9 olan, 1064 °C'de eriyen, kolay işlenen, yüksek değerli, paslanmaz element, zer (simgesi Au). Altından yapılmış sikke. Üstün nitelikli, değerli. Bu elementten yapılmış.

Diğer dillerde Kıstak abanığı anlamı nedir?

Fransızca'da Kıstak abanığı nedir ? : consonne laryngale, faucale ou gutturale