Kıvrılma nedir, Kıvrılma ne demek

  • Kıvrılmak işi
  • Yer kabuğunun içten gelen etkenlerle dalgalı bir biçim alması.

"Kıvrılma" ile ilgili cümleler

  • "Babasına dille değil, sancıdan ölüyor gibi birkaç kıvrılma, burkulma ile karşılık verdi." - H. R. Gürpınar

Coğrafya'daki terim anlamı:

Yerkabuğunun oluşum evreleri boyunca, yer teknelerinde birikerek kalın katmanlar oluşturan tortuların, içgüçlerin yarattığı yan basınçlarla sıkışıp sertleşerek, dalgalı bir yüzey durumunda yükselmeleri olayı. bk. kıvrımlı dağlar.

Jeoloji ve yer bilimleri alanındaki anlamı:

Önce yatay durumda olan katmanların, yandan gelen basınçlarla dalgalı bir biçim almaları olayı.

İngilizce'de Kıvrılma ne demek? Kıvrılma ingilizcesi nedir?:

folding

Osmanlıca Kıvrılma ne demek? Kıvrılma Osmanlıca'da ne anlama gelir?:

iltivâ

Kıvrılma hakkında bilgiler

Kıvrılma, jeolojide yer kabuğunun içten gelen etkenlerle dalgalı bir biçim almasına verilen ad. Kıvrılma, başlıca "kıvrım dağları"nın oluşmasında etkilidir.

Orojenik hareketler sırasında tortul tabakaların esnek olanları kıvrılır. Bu şekilde kıvrım dağları oluşur. Himalayalar, Alpler ve bu dağların Türkiye'deki uzantıları olan Kuzey Anadolu Dağları ile Toroslar bu şekilde oluşmuş kıvrım dağlarına en güzel örnektir.

 

Orojenik hareketler sırasında yer kabuğunun sıkışan bölümlerinden kubbe şeklinde olanlarına antiklinal adı verilir. Tekne biçiminde çukurlaşan bölümlere ise senklinal adı verilir.

Tortul tabakaların sert yapıda olanları orojenik hareketlerdeki yan basınçlar sırasında kırılır. Bu şekilde oluşan kırıklara fay adı verilir. Bu kırıkların kenarında yer alan ve yükselen bloğa horst (çöküntü tepesi), çöken bloğa ise graben (çöküntü hendeği) adı verilir. Horst oluşumlarına kırık dağları adı da verilir. Graben çukurları akarsuların taşıdığı malzemelerle doldurulduğunda ovalar oluşur.

Kıvrılma kısaca anlamı, tanımı:

Etken : Etki eden şey, faktör. Doğrudan doğruya öznenin yaptığı işi anlatan, öznesi belli olan fiil, etken fiil, aktif, aktif fiil, malum, edilgen karşıtı. Bir madde üzerinde belli bir değişiklik yapan şey, müessir.

Dalgalı : Belli dalga boylarını alabilen, alternatif. Dalgası olan. Kıvrımlı (saç). Dalga dalga görünen. Açıklı koyulu (renk).

Biçim : Tarz. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Herhangi bir şeyin benzeri. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Biçme işi.

Kıvrılmak : Kıvrık bir duruma gelmek. Eğrilip bükülmek. Yol dönemeçli, virajlı olmak. Dönmek, sapmak. Katlanmak, bükülmek. Yuvarlak bir biçim almak. Dar bir yere büzülerek yatmak.

 

Jeoloji : Yer bilimi.

Başlıca : En önemli, başta gelen.

Oluşma : Oluşmak işi, teşekkül.

Etki : Bir etken veya bir sebebin sonucu, yardım. Bir kimse üzerinde bırakılan izlenim. Bir kimse veya nesnenin başka bir kişi veya şey üzerindeki gücü, tesir.

Orojeni : Dağ oluşumu.

Hareket : Deprem. Davranış, tutum. Belirli bir amaca varmak için birbiri ardınca yapılmış olan ilerlemeler, akım. Kas ve eklemlerin, belli doğal şartlar içerisinde işlemeleri sonucu vücut bölümlerinde düzenli ve olumlu etkilerle oluşturdukları yer değişimi. Yola çıkma. Bir parçanın yavaşlık, çabukluk derecesi. Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon. Demir yollarında katarların düzenlenmesi ve hangi saatlerde yola çıkıp hangi duraklarda karşılaşacaklarını düzenleme işleri. Vücudu oynatma, kıpırdatma veya kımıldanma. Devinim.

Tortul : Tortu niteliğinde olan. Tortullaşma sonucu oluşmuş.

Kıvrılma dağları : (coğrafya)

Diğer dillerde Kıvrılma anlamı nedir?

İngilizce'de Kıvrılma ne demek? : n. curling, twisting, coiling, inflection, inflexion, squirm

Rusça'da Kıvrılma : n. складчатость (F)