Kederi nedir, Kederi ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Kadar : Senin kederi yalancı görmedim.

Kederi ile ilgili Cümleler

  • Zaman en güçlü kederi yumuşatır.
  • O felaketten kurtulmaya çalışmak yerine kederi içinde debeleniyor gibi görünüyordu.

Kederi tanımı, anlamı

Kede : Şiş karınlı, sarı yüzlü, hasta çocuk

Keder : Acı, üzüntü, dert, sıkıntı, ızdırap, tasa.

Kederiç : Yağ konulan kap.

Yalancı : Yalan söylemeyi huy edinmiş olan kimse. Gerçek olmayan, gerçeğe benzetilmiş.

Görme : Görmek işi, rüyet.

Yalan : Doğru olmayan, gerçeğe uymayan söz, kıtır. Yalancı kimse. Uydurma.

Kadar : Ölçüsünde, derecesinde. Miktarda, derecede. Gibi. Denli. Büyüklüğünde, genişliğinde. Süre belirten bir söz. Bir sayıdan sonra geldiğinde kesinlikle belli olmayan bir niceliği belirten söz. Dek.

Seni : Yüksek, yüce.

Kada : Kardeş. Ağabey. Kız kardeş, abla. Küçük kardeş. Arkadaş. Teyze. Yeni doğmuş hayvan yavrusu. Gönül, naz. Konuşmaya engel olan dilbağı : Dili kadalı olduğundan konuşamıyor. Sıra: Ahmet'in kadasını sen mi savdın. Kadar (bk. gadâ, kada kadar). Kadar. Kadar, bk. kadê, kadâr.

Diğer dillerde Kedani akarı anlamı nedir?

İngilizce'de Kedani akarı ne demek ? : kedani mite