Kentleşme nedir, Kentleşme ne demek

  • Kentleşmek işi

Coğrafya'daki terim anlamı:

Elverişli koşulların doğmasıyla kırsal yörede bulunan küçük bir yerleşim yerinin zamanla büyüyüp kalabalıklaşması, kent niteliğini kazanması.

Sosyoloji'deki anlamı:

Tarım dışı etkinliklerin, özellikle işleyimin gelişmesi sonucu nüfusun kentlerde toplanması ve kentsel alanların genişlemesi süreci.

Bilimsel terim anlamı:

İşleyimleşmeye ve ekonomik gelişmeye koşut olarak kent sayısının artması ve kentlerin büyümesi sonucunu doğuran, toplumda artan oranda örgütleşmeye, uzmanlaşmaya ve insanlararası ilişkilerde kentlere özgü değişikliklere yol açan nüfus birikimi süreci.

İngilizce'de Kentleşme ne demek? Kentleşme ingilizcesi nedir?:

urbanisation, urbanization

Kentleşme hakkında bilgiler

Kentleşme günümüzden 5,000 yılı aşkın bir süre önce Mezopotamya'da ortaya çıktı. Daha sonra, Nil, İndus ve Huang He vadilerinde başka kentler gelişti. Kentlerin otaya çıkışı, büyük politik yapıların doğuşu ve gelişmesiyle aynı döneme rastlar. Kentin her şeyden önce idari, askeri, dini ve ticari bir işlevi vardı. Bu eski kentler, MÖ 1350’ye doğru nüfusu 100,000’i aşan ilk kent olduğu tahmin edilen Teb (Mısır) örneğinde olduğu gibi, dikkat çekici büyüklüğe ulaştı. Günümüzden 2,500 yıl önce, Babil’in dışında, Pers’te, Yunanistan’da, Mısır’da, Hindistan’da ve Çin’de bulunan birçok kent bu ilk eşiği aştı. Bu kentlerin tarihi, imparatorlukların genişleme ve daralma dönemleriyle karışır. Hristiyanlık döneminin başında Roma ve Luoyang’ın (Han İmparatorluğu’nun başlıca kenti) nüfusları kesinlikle yarım milyondan fazlaydı. İmparatorlukların daha sonraki çöküşleri bu kentleri yıkıma uğrattı.

 

Sanayi Devrimi’yle birlikte kentlerin gelişmesi olağanüstü bir güç kazandı. Ünlü ütopyacı yazar Thomas Moore, kırdan kente göçü “koyunlar insanları yedi” sözüyle anlatmıştı. 1800’de kentli nüfus 30 milyondan azdı; bundan 100 yıl sonra 200 milyonu çoktan geçmişti. Bugün ise 2 milyarı aşmaktadır!

Demek ki son 200 yıl içindeki kentsel büyüme büyük bir olgu, Cilalıtaş Devri ile ortaya çıkan yerleşik yaşama geçiş kadar önemli bir eskiden kopuş sürecidir.

Ülkelerin çoğu, kentsel alanı tanımlamak için üç dizi ölçüte başvurur. Bunların en yaygını, bir merkezde yığılmış nüfusun asgâri ölçüde yoğunlaşmasıdır ama esas alınan eşikler ülkeden ülkeye büyük farklılıklar gösterir: Uganda'da 200, Japonya'da 30,000 kişi. İkinci ölçüt, kentlerin işlevini hesaba katar: idari işlevler (Moğolistan'daki gibi) veya daha genel olarak tarım dışı etkinliklerin tanımlar, Nepal ve Çekoslovakya'da olduğu gibi, hizmet etkinlikleri üzerinde durur (bu ülkelerde kent en az beş doktor, bir eczacı, 20'den fazla yatağı olan bir otel vb'ye sahip olmalıdır). Yapılanmış alanın yoğunluğu, yapıların büyüklüğü, sokakların kaplanmış olması, aydınlatılmış meydanlar gibi görsel ölçütlere başvurur.

 

Kentleşme anlamı, tanımı:

Çarpık kentleşme : Plansız, gelişigüzel, kent değerleri göz önüne alınmadan binalar yaparak kent kurma biçimi.

Kentleşmek : Şehirleşmek.

Ortay : Bir uzayı, bir yüzeyi eşit iki parçaya bölen (düzlem, çizgi). Bir düzlem şeklin aynı yöndeki paralel bütün kirişlerini eşit parçalara bölen (çizgi).

Vadi : İki dağ arasındaki çukurca arazi veya geçit, koyak. Çalışma alanı, tutulan yol, benimsenen tarz.

Geliş : Gelme işi.

Çıkış : Çıktı. Çıkma işi. Çıkış belgesi. Yokuş. Verilen bir işaretle yarışa başlama, depar. Güreşte cazgırın alana çıkardığı pehlivanların izleyicilere doğru yürüyerek çalım yapmaya başlaması. Kuşatılmış bir bölgedeki birliklerin yaptığı saldırı. Mezuniyet, okul bitirme. Bir yerden çıkmak için kullanılan nokta. Beklenilmeyen bir sırada yapılmış olan sert konuşma. Uçağın bir havaalanından başka bir havaalanına gitme süreci, sorti.

Büyük : Önemli. Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), makro, küçük karşıtı. Makam, rütbe, derece bakımından daha üst olan kimse. Üstün niteliği olan. Büyük abdest. Niceliği çok olan. Yetişkin, belli bir yaşa gelmiş. Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram).

Politik : Siyasal. Belli bi hedefe ulaşabilmek için uzlaşmayı, iyi geçinmeyi amaçlayan.

Doğuş : Doğma işi.

Kentleşme biriktirimleri : Kentleşmenin ve kentlerde nüfus yığılmasının, ekonomik etkinliklerde, toplumsal işgörülerin geliminin düşürülmesi açısından sağladığı yararlar.

Kentleşme düzeyi : Bir ülkede belirli bir süreyde kentlerde yaşayan nüfusun genel nüfusa oranı.

Kentleşme iktisadı : Bir şehrin oluşumu, işleyişi ve gelişiminin gerisindeki iktisadi güdüleri ve etkileri çözümlemeye çalışmasıyla bölgesel iktisadın, iktisadi karar birimlerinin davranışlarını mekânsal boyutuyla ele almasıyla da mikroiktisadın bir alt dalı.

Kentleşme yöneltisi : Kırsal alanlardan kentlere akının hızını, biçimini, bölgeler arasındaki dağılışını, uzun dönem için ülkenin kalkınmasına yardım edecek biçimde etkilemeyi ve köylerde, kentlerde yarattığı sorunların çözümünü amaçlayan ilke ve önceliklerle ilgili eşgüdümlü önlemlerin tümü.

Kentleşmede öncelikli bölge : Bir kentte kamunun ayrıcalıklı ve öncelikli düzenlemeler yapmasına, toprak iyeliğini bu amaçla sınırlayabilmesine ayrılmış bölge.

Diğer dillerde Kentleşme anlamı nedir?

İngilizce'de Kentleşme ne demek? : n. urbanization

Rusça'da Kentleşme : n. урбанизация (F)