Laureate türkçesi Laureate nedir

  • Saray şairi.
  • Defne yaprakları ile süslü.
  • Mümtaz.
  • Ödül kazanmış.
  • Ödül kazanan kimse.

Laureate ingilizcede ne demek, Laureate nerede nasıl kullanılır?

Nobel laureate : Nobel ödülü kazanmış. Nobel ödüllü. Bir nobel ödülü sahibi (nobel ödülleri çeşitli profesyonel mesleklerde üstün başarılara imza atanlara verilir).

Nobel prize laureate : Nobel ödülü sahibi. Nobel ödülü ile ödüllendirilen veya nobel ödülü verilen kimse.

Poet laureate : Kraliyet şairi. Saray şairi.

Laureated : Defne ile süslenmiş. Defne yapraklarıyla bezenmiş.

Laureates : Saray şairi. Ödül kazanan kimse.

Laureateship : Belirli bir alanda sahip olunan itibar. Şairlerin onurlandırılması. Şairlere verilen şeref payesi. Onur payesi. Belirli bir alanda ün ve saygınlık.

Laurel : Mississippi eyaletinde şehir. Şöhret. Defnegiller (lauraceae) familyasından, yaprakları baharat olarak kullanılan, meyvelerinden yağ elde edilen, yapraklarını dökmeyen, sarı çiçekli çalı ya da ağaççıklar. har, nehtel, tefrün. Defne. İndiana eyaletinde yerleşim yeri. Şan. İowa eyaletinde şehir. Defne ağacı. Defne yaprağı.

Laureation : Onur payesi verme. Defneden yapılmış taç takma. Fahri unvan verme. Akademik derece verme.

Laureating : Belirli bir alanda sahip olunan itibar. Şairlerin onurlandırılması.

 

Baccalaureates : Fakülte diploması. Bakalorya.

İngilizce Laureate Türkçe anlamı, Laureate eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Laureate ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Excellent : Üstün. Seçkin. Mükemmel. Enfes. Kusursuz. Birinci sınıf. Dört dörtlük. Nefis. Ahım şahım.

The select : Ayırmak. Üstün. Ayıklamak. Elemek. Ayırt etmek. İyi anlayan. Seçmek. Seçilmiş.

Laurelled : Defne dalıyla süslenmiş.

Prizewinners : İkramiye sahibi. Ödül sahibi.

Select : Güzide. Ayıklamak. Seçip ayırmak. Seçilmiş. Ayırmak. Zevkli. Ayırt etmek. Kalburüstü. Elemek.

Privileged : Nasipli. Ayrıcalıklı. İmtiyazlı. İltimaslı. Seçkin. Öncelikli. Muaf. Ayrıcalık tanınmış. Şereflendirilmiş.

Prizewinner : İkramiye sahibi. Ödül sahibi.

Nobelist : Nobel ödüllü. Nobel ödülü almış olan kimse.

Honoree : Onurlanan. Kendisiyle onur duyulan. Şereflenen. Onur sahibi. Kendisine onur gösterisinde bulunulan.

Laureate synonyms : laureled, eximious, honourable, honorable, laureates, estimable, distinguished, poet laureate, nobel laureate.

Laureate zıt anlamlı kelimeler, Laureate kelime anlamı

Dishonorable : Şerefsiz. Dürüst olmayan. Onursuz. Haysiyetsiz. Namussuz. Rezil. Ciğeri beş para etmez. Alçak. Yüz kızartıcı. Şerifsiz.

Laureate ingilizce tanımı, definition of Laureate

Laureate kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : One crowned with laurel. A poet laureate. To honor with a wreath of laurel, as formerly was done in bestowing a degree at the English universities. Crowned, or decked, with laurel.