Nanotechnology türkçesi Nanotechnology nedir

  • İktisat alanında kullanılır.
  • Nanoteknoloji.
  • Nanometre ölçeğine dayalı olan herhangi bir teknoloji (metrenin milyarda biri).
  • Tek atomlar yerleştirme veya çalıştırmaya dayalı olan herhangi bir teknoloji.
  • Atom veya molekül temelinde küçük parçacıkların biraraya getirilerek farklı işlevler görebilen madde veya malzemenin üretilmesi için geliştirilen teknoloji.

İngilizce Nanotechnology Türkçe anlamı, Nanotechnology eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Nanotechnology ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Ability to pay principle : Ödeme gücü ilkesi. Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi.

A shift in demand : İstem kayması. Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

A shift in supply : Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması. Sunum kayması.

 

Engineering : Mühendislik. Makinistlik. İstihkam hizmeti. Teknik. Fen.

Technology : Güç ve bilgiyi denetleme, toplama, biriktirme, işleme, iletme vb. amaçlar için oluşturulan makinelerin, dizgelerin ve araçların tümü. Bir endüstri dalıyla ilgili yapım yöntemlerinin, yollarının ve araçlarının inclenmesinden oluşan bilgi dalı. Yordamlık. Teknoloji. Mühendislik bilgisi. Yordambilim. Uygulayım bilimi. Teknik bilgi. Uygulayımbilim. İnsanın günlük hayatında kullanacağı araç ve gereçleri yapmak için gerekli olan hammaddeleri elde etme ve işleme; bunlarla ilgili bilgi ve beceri.

A group shares : Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kara iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü. A grubu hisse senedi.

A change in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçe gideri. Olağanüstü bütçenin giderleri.

Ability to pay approach : Güç yaklaşımı. Bireylerin, devlet harcamalarının finansmanına, elde ettikleri gelir düzeyiyle orantılı olarak vergilendirilmeleri yoluyla katılmalarını ifade eden ve adam smith tarafından geliştirilen vergileme yaklaşımı. krş. yararlanma yaklaşımı.

 

Applied science : Gerçek hayat şartlarında kullanılabilen bilim. Uygulamalı bilim.

Nanotechnology synonyms : engineering science, abnormal budget receipts, a change in demand, abolition of forced labour convention, a pass through certificate, a change in supply, a type mutual funds, abnormal budget, a shift in individual demand, ability rent.