Nomad türkçesi Nomad nedir

  • Konargöçer.
  • Bir yere yerleşik olmayıp durum ve koşullara göre sürekli yer değiştiren kişi ya da topluluk.
  • Belli bir yerde kalmayıp hayvanlarıyla birlikte, geniş, sınırları belli bir yörede otlaktan otlağa dolaşmaya ya da toplayıcılık, avcılıkla uğraşıya dayalı yaşam biçimi sürdüren topluluk.
  • Göçebelik yaparak hayatını sürdüren kişi.
  • Göçer.
  • Göçebe.
  • Coğrafya, iktisat, tarih alanlarında kullanılır.
  • Yürük.

Nomad ile ilgili cümleler

English: The pre-Islamic Arabs were nomads.
Turkish: İslam öncesi Araplar göçebeydiler.

Nomad ingilizcede ne demek, Nomad nerede nasıl kullanılır?

Nomad society : Göçebe toplum. Göçebelerin yaşadığı toplum. ibn-i haldun’un adlandırdığı iki toplum biçiminden biri olan bedevi toplum. bk. homerik.

Semi nomad : Yarı göçebe. Bk. yaylacılık.

Nomadic : Göçer. Göçerkonar. Konargöçer. Göçebe gibi. Göçebeye ait. Göçebe. Başıboş dolaşan.

Nomadic population : Göçebe nüfus. Belirli bir konutu olmaksızın, yurt içinde, genellikle belli bir yöre içinde, çadır, hayvan ve öteki araçlarıyla mevsim ve iklime göre yer değiştiren ve göçebe özelliğinin gerektirdiği işlevleri gören, yerleşik olmayan kimse ya da topluluk. bk. göçer. Göçebe.

Nomadically : Göçebe gibi. Göçebe olarak. Gezerek. Göçebeler gibi.

 

Nomarchy : Eyalet.

Nomadisme : Yaşamak için gerekli koşulları bulmak amacıyla hayvanları ve diğer araçları ile birlikte sürekli yer değiştiren, belirli bir konutu olmayan kabileler veya insan topluluklarının yaşam biçimi. Göçebelik.

Seminomad : Yarı göçebe.

Nomadize : Başıboş dolaşmak. Göçebe hayat sürmek.

Nomadism : Göçerlik. Çobanlığa, avcılığa ve toplayıcılığa dayanan ekonomik yaşamın gerektirdiği gezgincilik, a. bk. yan göçebelik. Belli bir yerde yerleşmiş olmayıp ekonomik koşullara ve mevsime bağlı olarak sürekli yer değiştirenlerin, yer ve yurt değiştirmeye alışık olanların durumu. Bir topluluğun, bir toplumsal kümenin, yaşamak için gerekli kaynakları elde edebilme ereğiyle düzenli aralıklarla yer değiştirme gelenek ya da alışkanlığında olması. Göçebelik.

İngilizce Nomad Türkçe anlamı, Nomad eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Nomad ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Circuiter : Sabit bir rotaya göre seyahat eden kimse (seyahat eden hakime ait). Gezgin. Bir yerden bir yere giden kimse.

Emigratory : Mevsime göre yer değiştiren kuşlar veya diğer hayvanlarla ilgili. Gezgin. Dolaşan. Gezen. Konar-göçer.

Swifts : Sağanlar. Süratli. Çabuk geçen. Kara sağan (kuş). Kuşlar (aves) sınıfının, gökkuzgunumsular (coraciiformes) takımının, sağanlar (cypseli) alt takımından, tırnakları sivri ve kuvvetli, kanatları ince ve uzun olan, hızlı uçan, palearktik bölgede yaşayan, kara sağan (apus apus), akkarınlı sağan (a.melba) türleri iyi bilinen bir familya. Kuşlar (aves) sınıfının, gökkuzgunumsular (coraciiformes) takımından, kanatları uzun, ayakları sıçramaya ve tutunmaya elverişli, sağangiller (cypselidae, apodidae), kolibrigiller (trochilidae) familyalarını içine alan alt takım. Kılıç kırlangıcı. Karasağan.

 

Fleetest : Çabuk. Fani. Donanma. Süratli. Park. Seyretmek. Filo. Alay. Çevik.

Migratory : Göçücü. Göçle ilgili. Göçmen. Göçe ait. Seyyar. Göç. Gezici.

Peregrine : Yabancı. Tuhaf. Ecnebi. Bayağı doğan. Gezginci doğan. Gök doğan. Garip. Gökdoğan. Göecebe.

Rover : Gezginci. Korsan. Oradan oraya göçen kişi. Serüvenci. Kaba bükme makinesi. Serseri kimse. Gezgin. Gezgin kişi. Serseri. Avare.

Migration : Mevsim, iklim, besin miktarı vb. sebeplere dayalı olarak hayvanların habitat değiştirmesi. bitkilerin yeni alanlara yer değiştirmesi. migrasyon. İktisadi, siyasi veya sosyal nedenlerle bir yerleşim biriminden başka bir yerleşim birimine doğru gerçekleşen nüfus hareketleri. Yangı sürecinde yangı hücrelerinin damar lümenini terk ederek yangı bölgesine göç etmeleri. bir yerden diğer bir yere göç etme. Göçüş. Göçme. İnsanların ve hayvanların toplu halde ve uzun mesafelerde yer değiştirmesi. Hicret. Göçler. Bireylerin ya da toplumsal kümelerin yerleşmek üzere bir yerden başka bir yere gitmeleri.

Roamer : Avare. Göçmen kişi. Oradan oraya göçen kişi. Dolaşım yapan. Amaçsız bir şekilde seyahat eden kimse. Gezgin. Serseri. Gezgin kişi.

Nomadic population : Göçebe nüfus. Belirli bir konutu olmaksızın, yurt içinde, genellikle belli bir yöre içinde, çadır, hayvan ve öteki araçlarıyla mevsim ve iklime göre yer değiştiren ve göçebe özelliğinin gerektirdiği işlevleri gören, yerleşik olmayan kimse ya da topluluk. bk. göçer.

Nomad synonyms : roving, migrant, nomadic, immigrant, saracen, beduin, fleeter, scythian, bedouin, fleeted, bird of passage, roamers, wanderer, swift, rovings, nomads, hun, scourer, swiftest, fleet, bushman, immigrants.

Nomad ingilizce tanımı, definition of Nomad

Nomad kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : One of a race or tribe that has no fixed location, but wanders from place to place in search of pasture or game. Nomadic. Roving.