Proximate türkçesi Proximate nedir

Proximate ile ilgili cümleler

English: A person's heart is approximately the same size as their fist.
Turkish: Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.

English: Approximately 300 houses were built here last year.
Turkish: Burada geçen yıl yaklaşık 300 tane ev inşa edildi.

English: Approximately thirty young people attended.
Turkish: Yaklaşık olarak otuz genç kişi katıldı.

English: Ali is approximately Mary's age.
Turkish: Ali yaklaşık Mary'nin yaşındadır.

English: According to the "Levada Center" organization, approximately 70% of Russians have never been outside of the former USSR.
Turkish: "Levada Center" örgütüne göre, Rusların yaklaşık %70'i eski SSCB dışına hiç çıkmamıştır.

Proximate ingilizcede ne demek, Proximate nerede nasıl kullanılır?

Proximately : Birinci derecede. En yakın.

Approximate : Yaklaşmak. Benzemek. Yaklaşık olmak. Andırmak. Yakınlaşmak. Yaklaştırmak. Hemen hemen doğru ama tam değil. -e yakın olmak. Yaklaşık olarak değerlendirmek.

Approximate bootstrap confidence method : Yaklaşık bootstrap güven yöntemi. Abc yöntemi.

Approximate cost : Kaba sayışımlara dayanan ve çoğunlukla ivintili, ekonomik sayışımlar ile işletmelerin değerlendirilmesi için hazırlanan oluşmuş tümdeğerlerin izdüşümlerini yansıtmakta olan tümdeğer. Oranlama tümdeğer. Yaklaşık maliyet.

 

Approximate maximum likelihood estimator : Yaklaşık ençok olabilirlik tahmincisi.

Approximate method : Yaklaştırma yöntemi.

Approximate qml method : Yaklaşık sözde ençok olabilirlik yöntemi. Yaklaşık qml.

Approximate ml estimator : Yaklaşık ençok olabilirlik tahmincisi. Yaklaşık ml tahmincisi.

Approximate maximum likelihood method : Yaklaşık ençok olabilirlik yöntemi. Yaklaşık ml tahmincisi.

Approximate root : Yaklaşık kök.

İngilizce Proximate Türkçe anlamı, Proximate eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Proximate ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

All but : Neredeyse. Az daha. Az kalsın. Yaklaşık olarak. -den başka. Haricinde ( in). Gibi. Adeta. Dışında hepsi.

Akin to : Akraba. Benzeyen.

Immediate : Doğrudan. Acil. En yakın olan. Mübrem. Hemen. Acele. Şimdiki. Araçsız. Hazır. Derhal olan.

Next to : Hemen yanındaki. Hemen yanında. Neredeyse. Yan tarafta. -e yakın. Yanında. Komşu. Bitişik. -e bitişik.

Half : Ara. Yarı. Yarım. Yarı yarıya. Kısmen. Buçuk. Devre. Nısıf. Neredeyse.

Around : Her yanına. Aşağı yukarı. Çevrede. Etrafta. Ortalıkta. Yakınlarda. Çevresine. Etrafına. Civarda.

Or so : Veya şöyle. Öyle bir şey. Civarında. Filan. Falan. Veya takriben. Kadar.

Analogous : Muvazi. Paralel. Benzer. Benzeşen. Andıran. Analojik. Örneksel. Karşılaştırılabilir.

Connection : İlişiklik kuralı. Bağ. Bilgisayar, gramer alanlarında kullanılır. Müşteri. Alışveriş. Bağlantı. İki borunun birbirlerine eklenme yeri. İlgi. Bağlama. Dostluk.

 

In round figures : Aşağı yukarı. Yuvarlak rakamlarla. Yuvarlak hesap ile. Yuvarlak hesap.

Proximate synonyms : next door to, approximately, broadly speaking, proximately, give or take, barely, approximates, much, close on, circa, close range, nearest, on the order of, approx, approximated, more or less, nearly, connected, byss, next, approximate, just about, closer, close to, almost, adjacent, nigh, about, close, bosom, connate, by, akin.

Proximate zıt anlamlı kelimeler, Proximate kelime anlamı

Ultimate : Son. En büyük. En iyi. En son. Mükemmel.

Distant : Samimiyetsiz. Irak (yer). Uzak. İlgisiz. Uzakta. Soğuk. Ağır. Uzaktan. Hafif. Mesafeli.

Proximate ingilizce tanımı, definition of Proximate

Proximate kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Next immediately preceding or following. Nearest.