Red tape türkçesi Red tape nedir

Red tape ile ilgili cümleler

English: I hope there's no more red tape.
Turkish: Daha fazla bürokrasi yoktur umarım.

English: Government red tape has made the process very cumbersome and hard to understand.
Turkish: Devlet bürokrasisi, süreci çok hantal ve anlaşılması güç bir duruma soktu.

English: There's a lot of red tape involved in this procedure.
Turkish: Bu işlemle ilgili önemli ölçüde bürokrasi vardır.

Red tape ingilizcede ne demek, Red tape nerede nasıl kullanılır?

Red : Kızarmış. Al. Komünist. Rus. Kırmızı. Solcu. Kızıl. Değersiz. Kırmızı (renk). Kızılderili.

Tape : Bantla tutturmak. Banda kaydetmek. Kaydetmek. Kasete almak. Bantlamak. Kaset. Ses bandı. Şerit. Banda çekmek. Kayda almak.

Red admiral : Kelebek.

Red ant : Eklem bacaklı hayvanlardan, böcekler (ınsecta) sınıfının, zar kanatlılar (hymoneptera) takımından, kırmızı renkli, yuvasını ormanlar içinde kocaman yığınlar halinde yapan, zehir dikenleri olmayan, sosyete meydana getiren, pupaları kuşlara yem olan bir tür. orman karıncası. Kırmızı orman karıncası. Kırmızımsı renkte olup, ormanlarda yaşayan ve kimi yaprak solucanlara arakonakçılık edebilen karınca; orman karıncası, kırmızı orman karıncası. Ateş karıncası. Kızılkarınca.

 

Red army : Sovyet ordusu. Kızıl ordu. Eski sovyetler birliği'nin ordusu.

Red army orchestra : Kızıl ordu orkestrası. Kızıl ordu'nun (eski sovyetler birliği'nin ordusu) resmi orkestrası.

Red army choir : Kızıl ordu korosu. Eski sovyetler birliği ordusu'nun ünlü şarkı grubu.

İngilizce Red tape Türkçe anlamı, Red tape eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Red tape ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Stationer : Kırtasiye dükkanı. Kağıtçı. Kırtasiye ofisi. Kırtasiyeci.

Rigmarole : Deli saçması. Saçma sapan laf. Tekerleme.

Officialdom : Memurlar. Memur sınıfı. Hükümete seçilenler. Memuriyet.

Rigmaroles : Tekerleme. Deli saçması. Saçma sapan laf.

Bureaucracies : Devlet memurları. Genörgüt.

The authorities : Yetkili kişiler. Yöneten devlet. Askeri otoriteler. Askeri yetkililer. Otoriteler. Üst sınıflar. Yüksek rütbeliler. İdare eden hükümet.

Formality : Usul. Resmilik. Bir iş ya da ilişkide uyulması öngörülen onamlı ya da onamsız kural. bk. onamlı ilişki. Adet. Biçinti. Teklif. Tören. Biçimcilik. Resmiyet.

Officialism : Memuriyet. Memurlar. Resmiyet.

Formalities : Resmiyet. Tören. Usul. Formaliteler.

Bureaucratic procedure : Bürokrasi işlemi.

Red tape synonyms : red tapism, bureaucracy, stationers, paperwork, redtapism, circumstance, stationery, stationeries, paper work.