Reinforcement türkçesi Reinforcement nedir

  • İkmal.
  • Kuvvetlendirme.
  • Takviye birliği.
  • Eğitim, madencilik, sosyoloji alanlarında kullanılır.
  • Öğrenme bakımından, koşullu bir tepkiyi bir ödül ya da kıvanç verici yeni bir uyaran ile güçlendirme. önceden belli bir uyarana karşı gösterilmiş olan bir tepkinin yoğunluğunun ve etkisinin arttırılması.
  • Teşvik.
  • Destek.
  • Takviye.
  • Takviye parçası.
  • Kuvvetlendirıci parça.
  • Pekiştirme.
  • Berkitme.
  • Toplum yaşamının bir gereği olarak bireylerden belli durumlarda beklenen tepkileri elde etmek üzere, öğrenilmiş bir davranışı ya da tepkiyi olumlu, olumsuz türlü yaptırımlarla güçlendirerek ilgili uyaranlar karşısında yinelenmesini sağlama.
  • Takviye etmek.
  • Güçlendirme.
  • Ç.

Reinforcement ile ilgili cümleler

English: I brought reinforcements.
Turkish: Takviye kuvvetler getirdim.

English: The commander called reinforcements up.
Turkish: Komutan, takviye kuvvetlerini çağırdı.

Reinforcement ingilizcede ne demek, Reinforcement nerede nasıl kullanılır?

Reinforcement advertising : Pekiştirme reklamı. Bir malın belirli bir özelliğini vurgulamak yerine, o malı satın alan tüketicilere doğru bir seçim yaptıkları ve nasıl tatmin olduklarını söyleterek yapılan reklam türü.

Reinforcement intensive : Pekiştirme eki. Ad veya ad soyundan bir kelimeye gelerek anlamını güçlendiren ek veya ekleşmiş edat. eski türkçede birkaç türü bulunan bu ek, günümüzün yazı dillerinde ve lehçelerde daha çok kalıntılar halinde sürmektedir. bu eklerin başlıcaları +ok ve +k, +ça, +çak, +kınya > +kıya, yme > +ma, +m'dir. et. timinök (<timin+ök: hemencecik), neçük (<neçe+ök: nasıl?), barça (<bar-ır+ça: bütün, hepsi), amtıçak (<amtı+ça+ok: hemen, şimdi), birkie (<bir+kınxya: biricik), azkına (<az+kınxya: azıcık), tt. biricik (<bir+i+cik), demincecik (<demin+ce+cik: hemen biraz önce), hemencecik (<hemen+ce+cik) vb.

 

The reinforcement warrington wirerope : Takviyeli warrington halat. İç ve orta katlardaki telleri warrington biçiminde yerleştirilmiş ve bunların dışında bir kat takviye teli konmuş sarmal yapıdaki halat.

Negative reinforcement : Negatif pekiştirme. İstenilen davranış biçiminin devam etmesini cesaretlendirme yöntemi olarak tüm sıkıntıları ortaya koyma ve sonra da kaldırma tepkisi. Negatif moment bölgesi donatısı. Olumsuz pekiştirme.

Positive reinforcement : Topluma hazırlama süreci içinde çocuğa belli davranışlarda bulunmayı öğretmek üzere kullanılan olumlu yaptırım ya da ödüllendirme. Olumlu pekiştirici. Olumlu pekiştirme. Pozitif moment bölgesi donatısı. Pozitif pekiştirici.

Send reinforcement : Destek göndermek. Takviye göndermek. Yardım göndermek.

Reinforcer : Pekiştireç.

Reinforced concrete beam : Beton kiriş. Betonarme beton kiriş. Betonarme kiriş.

Reinforced : Desteklenmiş. Sağlamlaştırılmış. Pekişik. Sağlamlaştırmak. Takviye edilmiş. Destekli. Donatılı. Takviye etmek. Pekiştirilmiş. Güçlendirmek.

 

Reinforcers : Pekiştireç.

İngilizce Reinforcement Türkçe anlamı, Reinforcement eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Reinforcement ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Backups : Yedekler. Yedek. Trafik sıkışıklığı. Yardım.

Goads : Teşvik etmek. Rahatsız etmek. Dürtmek. Üvendire ile dürtmek. Gönder. Galeyana getirmek. İtmek. Kışkırtmak. Nodullamak.

Inurement : Kullanıma geçme. Uyum sağlama. Yürürlüğe girme. Alışma. Geçerli olma. Kullanıma girme. Ortama alıştırma.

Boost : Reklamını yapmak. Kuvvetini artırmak. Alttan yukarıya ittirmek. Yükseltmek. Canlandırmak. Övmek. Artırmak. Yükselme. Yardım.

Implementation : İcra etme. Uyarlama. Uygulama. Gerçekleştirme. Yaşama geçirme. Yürürlüğe koyma. Yürütme. Tamamlama.

Backup : Yedek. Dublör. Trafik sıkışıklığı. Başkasının yerine geçmeye. Yedekleme. Kopyalama. Sıkışıklık. Yardım. Yedeğini almak.

Impulsions : Sevk. İtici güç. İtici kuvvet. Dürtü. İtiş. İtme. Tahrik. İtki.

Cedillas : Çengel (ç, s harflerindeki gibi). Harf. Harf altı simgesi. Çengel. Sedil işareti. Ş harflerindeki gibi çengel.

Perfection : Tekamül. Bitirme. Mükemmelleştirme. Tamamlama. Bir ölçme aracı ya da bir ölçme sürecinin ölçüm yanılgılarını en aza indirgeme yeteneği. Kusursuz kişi ya da şey. Mükemmellik. Kemal. Mükemmeliyet. Kusursuzluk.

Countenance : Tasvip. Kontrol. Yüz ifadesi. Uygun görmek. Uygun bulmak. Desteklemek. Onay. Yüz vermek. İzin vermek.

Reinforcement synonyms : close support, fosterage, fortifying, intensification, upbuilding, enriching, impulsion, backing, completion, padding, completions, anchorages, intensifications, enrichments, fortifiers, condition, arbitrage, advocation, chopper, confirm, consolidations, impetus, stiffening, blessing, repeat examination, stiffener, encouragement, private, retrofit, proceeding, operation, empowerment, recruitment.

Reinforcement zıt anlamlı kelimeler, Reinforcement kelime anlamı

Disapproval : Kınama. Hoşnutsuzluk. Beğenmeme. Uygun görmeme. Reddetme. Kabul etmeme. Ayıplama. Uygun görmeme onaylamama. Bir toplumsal kümede yaptırıma bağlanmış davranış ölçülerine aykırı düşen davranışlar karşısında kümece takınılan olumsuz yönde eleştirici ya da suçlayıcı tutum.

Reinforcement ingilizce tanımı, definition of Reinforcement

Reinforcement kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : [Bakınız: Reënforcement].