Releases türkçesi Releases nedir

  • Serbest bırakılan.
  • Bırakma.
  • Muaf tutma.
  • Serbest kalma.
  • Feragat.
  • Kurtuluş.
  • Serbest bırakma.
  • Deklanşör.
  • Muafiyet.
  • Salıverme.
  • Devir.
  • Yay.
  • Azat.
  • Davadan vazgeçme.
  • Yayın izni.

Releases ile ilgili cümleler

English: You shouldn't sleep with a coal stove on, because it releases a very toxic gas called carbon monoxide. Sleeping with a coal stove running may result in death.
Turkish: Kömür sobasıyla uyumamalısınız. Çünkü karbonmonoksit olarak adlandırılan çok zehirli bir gaz içerir. Kömür sobasıyla uyumak ölümle sonuçlanabilir.

Releases ingilizcede ne demek, Releases nerede nasıl kullanılır?

Focused releases : Belirli bir konuya odaklanmış sürümler.

Release button : Serbest bırakma düğmesi. Kilit kaldırma butonu. Düğme. Kilit açma düğmesi. Tetik tuşu. Deklanşör. Açma düğmesi.

Release command : Bırak komutu. Salma komutu röle. Salma komutu.

Release condition : Salma durumu.

Release current : Salma akımı röle. Açılma akımı. Salma akımı.

Release time : Devir zamanı. Salma süresi. Salma süresi röle.

Release mechanism : Salıverme mekanizması. Salıcı. Salış tertibatı. Salıcı röle. Bomba salış tertibatı. Serbest bırakma tertibatı.

Release print : Dağıtımcıların gösterim için hazırladıkları pozitif eşlem. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Dağıtım eşlemi.

 

Release lever : Ayırma kolu.

Release script : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Kesin oyunluk. Bir film oynatıma hazır duruma geldikten sonra, bakımlıkta incelenerek gerçekleştirilen ve filmin tüm ayrıntılarını yansıtan oyunluk.

İngilizce Releases Türkçe anlamı, Releases eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Releases ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abjurations : Yeminle vazgeçme. İrtidat. Çekilme. Dünyevi yaşamdan çıkıp ruhani hayata geçme yemini. Vazgeçme. Tövbe etme. Feragat etme. Dinden çıkma.

Dispensation : Dönem (bir dinin etkili olduğu). Tertip. Takdiri ilahi. Dağıtma. Verme. İdare. Bağışıklık. Yazgı. Kader.

Exemptible : Bir görev veya yükümlülüğün dışında olabilme. Muaf olabilirlik. Hariç tutulabilir. Muaf tutulabilir. Ayrı tutulabilir.

Disengagement : Kopuş. Geri çekilme. Geri çekilme (askeri terim). İlişkinin kesilmesi. Sıyırma. Çatma doğrultusu kapalı olan savutun namlu ucunu, üst doğrultularda karşı savutun altından, alt doğrultularda ise üstünden bir yarım çember ile geçirme. (bir saldırı ya da saldırı öncesi için, savut namlusunu karşı doğrultuya yöneltmek amacıyla uygulanır.). Bağlantı kesilmesi.

Timers : Saat. Ateşleme distribütörü. Saat hakemi. Zaman ölçer. Süreölçer. Kronometre. Zamanlayıcı sayısı.

Currency : Geçerlik. Tedavül. Sirkülasyon. Döviz. Nakit para. Geçerlilik. Güncellik. Para, altın, gümüş ve kağıt para. para yerine geçen çek, ödek gibi değerli belgitler.

Deallocate : Bir özgülemeyi iptal etme. Program için tasarlanmış olan bir kaynağı serbest bırakmak (bilgisayar). Serbest bırakmak. Kaynağı serbest bırakmak.

 

Arches : Taban çukuru. Ayak tabanı kemeri. Kemerler. Kavis. Kemer.

Assignment : Görevlendirme. Görev. Kararlaştırma. Tahsis etme. Feragat senedi. Tahsis. İş. Ayırma. Ödev.

Releases synonyms : let go of, unspell, muster out, shutter release, circulating, bequeathal, circulation, an arc, releasing, assignations, abnegations, exonerations, deliverance, freedom, exemption, brought forward, alienation, relief, bail, essoin, let out, enfranchisement, timer, unloosen, release, freedoms, disentanglements, disembarkment, immunities, abdications, rescue, toggle, let loose.

Releases zıt anlamlı kelimeler, Releases kelime anlamı

Hold : (uçak veya kap) (yolcu veya su vb) taşımak. Devam etmek. Günlük çekimler arasından asıl filmde kullanılmak üzere ayrılmış başarılı çekim. Gemi ambarı. Alıkoymak. Bilgisayar, sinema, televizyon, ekonomi alanlarında kullanılır. (ağırlık) taşımak. Tıkamak. Zaptetmek. Geçerli olmak.

Engage : Çarpışmaya girmek. Taahhüt etmek. Bağlanmak. (bir işle) meşgul olmak. Tutturmak. Saldırmak. Garanti etmek. Çatışmak. Çalıştırmak. Tutmak.

Clasp : El ele tutuşmak. Sarılmak. Kopça. Bağlamak. Tokalamak. Sıkıca tutmak. Tutturmak. Sarmak. Toka ile tutturmak. Kopçalamak.

Releases antonyms : enlist, spell, confine.