Renders türkçesi Renders nedir

  • Duruma getirmek.
  • Çevirisini yapmak.
  • Yorumlamak.
  • İfade etmek.
  • Geri vermek.
  • -leştirmek.
  • Kılmak.
  • Çevirmek.
  • İlk kat sıva sürmek.
  • Etmek.
  • Çalmak (müzik terimi).
  • Ödemek.
  • Eritip saf bir hale getirmek (yağı).
  • Açıklamak.
  • Vermek.
  • Hale getirmek.
  • Etmek (iyilik veya hizmet veya yardım veya teşekkür).
  • Sunmak.
  • Eritmek (yağ).

Renders ingilizcede ne demek, Renders nerede nasıl kullanılır?

Surrenders : Vermek. Bırakmak. Pes etmek. Teslim etmek. Kendini bırakmak. Feragat etmek. Dize gelmek. Teslim olmak. Vazgeçmek. Boyun eğmek.

Render a profit : Kar bırakmak.

Render a verdict : Hüküm vermek. Karara varmak. Karar vermek.

Render accounts : Müşterilere hesap ekstresi göndermek.

Render into : Çevirmek. Tercüme etmek.

Rendering intent : Oluşturma amacı.

Rendering : Sıva. Ödeme. Sahneleme. İcra. Gönderme. Çeviri. İade. Tercüme. Verme. Sunma.

Render of account : Hesap verme. Hesap özeti.

Render : Geri vermek. Eritmek (yağ). Etmek (iyilik veya hizmet veya yardım veya teşekkür). Duruma getirmek. Açıklamak. Yorumlamak. Etmek. İfade etmek. -leştirmek. Kılmak.

Color rendering intent : Renk oluşturma amacı.

İngilizce Renders Türkçe anlamı, Renders eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Renders ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Articulate : Açık seçik. Telaffuz etmek. Dile getirmek. Eklemli. Açık seçik konuşmak. Boğumlu. Açık bir şekilde telaffuz etmek. Açıkça söylemek. Hecelemek. Eklemlerle birleştirmek.

Alphabetize : Alfabeleştir. Alfabetik olarak sıralamak.

Fit out : Donatmak. Gerekli ekipmanlarla donatmak. İhtiyaçlarını sağlamak. Elbiselerini giymek. Gerekli malzemeler ve ihtiyaç maddeleri ile desteklemek. Elbiselerini karşılamak. Teçhiz etmek.

Air condition : İklimlendirmek. Hava-düzenleyici. Havayı temizlemek. Klima sistemi kurmak. İklimlendirici. Klima. Klimatize etmek. Bir odada veya binada nemi ve dereceyi soğutmak ve kontrol etmek. Teneklendirmek. Teneği temizlemek.

Leverage : Geliştirmek. Manivela gücü. Piston. Kaldıraç gücü. Manivela hareketi. Baskı. Baskı gücü. Temayül. Güçlendirmek. (konumsal) avantaj.

Date : Randevu. Bayatlamak. Modası geçmek. İle flört etmek. Zaman. Tarih. Uzay, tarih alanlarında kullanılır. Buluşmak. İnsanların, üyesi bulundukları toplumu etkileyen eylemlerinden doğan, olayları zaman ve yer göstererek anlatan; bu olaylar arasındaki nedense! ilişkileri, daha önceki ve sonraki olaylarla bağlantılarını, karşılıklı etkilenmeleri araştırıp gösteren bilim. bir olayın gününü, ayını ve yılını bildiren söz: 29 ekim 1923, türkiye cumhuriyetinin kurulduğu tarihtir. 3-tarih kitabı: cevdet paşa'nın osmanlı tarihi; naima tarihi. Zamanını belirlemek.

Accord : Anlaşma. Uyum sağlamak. Uzlaşmak. Uyuşturmak. Ahenk vermek. Uygunluk. Uyum. Uyumlu hale getirmek. Anlaşmak.

Connoting : Demek istemek. Delalet etmek. Göstermek. Ayrıca bir anlam taşımak. Demeye gelmek. Anlamına gelmek. Akla getirmek.

 

Demurred : İtiraz etmek. Duraksama. Tereddüt. Karşı koymak. İtiraz. Kabul etmemek. Zorluk çıkarmak. Tereddüt etmek. Karşı çıkmak.

Top : Alt etmek. Üst kısmını koparmak (bitkinin). Üstünden geçmek (bir yerin). -den iyisini yapmak. Tavan. Tepe. (ağaç) tepesini kesmek. Geçmek. Kapamak.

Renders synonyms : machicolate, transistorise, terrasse, reflectorise, bewhisker, reflectorize, victual, kern, copper bottom, key, conferred, berth, fire, capitalise, provide, provision, railroad, heat, do, account for, ante, clear up, purvey, commenting, get, crenel, ticket, dado, cleared, border, comment, fingers, patch.

Renders zıt anlamlı kelimeler, Renders kelime anlamı

Take : (fotoğraf) çekmek. Kabul edilmek. Ele almak. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Hasat. Alıcının sürekli olarak bir kez çalıştırılmasıyla elde edilen film parçası. çevirim oyunluğunda, alıcının sürekli olarak bir kez çalıştırılmasıyla elde edilecek olan, her biri ayrı bir sayıyla belirtilen bölüm. alıcının bir kez çalıştırılması sırasında alıcı açısı, alıcı görüş noktası, alıcı ile çevrilen görünçlük arasındaki uzaklık, mercek çeşidi, vb. etkenlere göre başka başka özellikler gösteren görüntülerin tümü. (bu son durumda görüntüler gerek çerçeve içinde kapladıkları yer, gerek görüş açısı ve noktası, gerekse çevirim sırasında alıcının devinimiyle değişik özellikler kazanır ki, bunların her biri özel bir terimle belirtilir). tv. televizyon yayınında, sinemadaki çekimin özelliklerine karşılık olan durumlar. Tepki. Tutuş. Avalanan hayvan miktarı. Etkili olmak.

Old : Köhne. ...yaşında. Eski zamanlar. İhtiyarlamak. Kart. Pişkin. Büyük. Eski. İhtiyar. Yaşlı.

Renders antonyms : kern.