Router türkçesi Router nedir

  • Freze.
  • Yönlendirici.
  • Gönderen veya sevkeden kimse veya şey.
  • Doğru noktaya ağ üzerinden mesajları yönlendiren donanım aleti (bilgisayar).
  • Bir malzemeyi oyan veya içerisinde delik veya iz açan her türlü güç aletlerinden her biri.
  • Yürüyüşe geçen kimse veya şey.
  • Yöneltici.
  • Bilgisayar alanında kullanılır.
  • Yönlendirici olarak etkinleştir.
  • Yol atayıcı.
  • Birden fazla ağı birbirine bağlayan cihaz.

Router ingilizcede ne demek, Router nerede nasıl kullanılır?

Router discovery advertisements : Yönlendiricileri keşif reklamları.

Ip router manager : Ip yönlendirici yöneticisi.

Autonomous system boundary router : Özerk sistem sınır yönlendiricisi.

Ip router : Ip yönlendiricisi. İnternet'te veri paketleri aktaran bilgisayar.

Multinet router : Çoklu ağ dolaştırıcısı.

Virtual neighbor router : Sanal komşu ağ yönlendiricisi.

Route sampling : Yol örneklemesi. Yollara göre örnekleme.

Route document : Belge dolaştır. Yönlendir belge.

Routers : Doğru noktaya ağ üzerinden mesajları yönlendiren donanım aleti (bilgisayar). Gönderen veya sevkeden kimse veya şey. Yönlendiriciler. Bir malzemeyi oyan veya içerisinde delik veya iz açan her türlü güç aletlerinden her biri. Yürüyüşe geçen kimse veya şey.

Sacrouterine : Sakrouterin.

İngilizce Router Türkçe anlamı, Router eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Router ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Power tool : Elektrikli alet. Motorlu aygıt.

Accent char : Vurgu karakteri.

Abstract syntax tree : Soyut sözdizim ağacı. Soyut söz dizimi ağacı.

Accent bar : Vurgu çubuğu.

Absolute loader : Salt yükleyici. Mutlak yükleyici.

Abnormal end : Olağandışı sonlanma.

Abbreviate : Kısaltmak. Kırpmak. Sadeleştirmek. İhtisar etmek. Özetlemek.

Director : Bir oyunu, gerekli ön hazırlığı ve yorumu yaptıktan sonra, dengeli ve sıkı bir düzen içinde, doğru, inandırıcı ve sanatsal bir biçimde, çeşitli alanların sanatçıları, uzmanları ve uygulayımcıları ile işbirliği yaparak sahneye çıkaran sanatçı. Bir kuruluşu yöneten ve bu işlemler nedeniyle üzerine sorumluluk alan kişi. Çiftucayın önüne yerleştirilen bir ya da daha çok sayıdaki iletken çubuk. Müdür. Direktör. Yönetmen. Sinema, televizyon, ekonomi, tiyatro alanlarında kullanılır. Orkestra şefi. Yönetim kurulu üyesi. Yönetici.

Fraise : Şarampol. Siper kazığı. Kırmalı yakalık.

Access mechanism : Erişim mekanizması. Erişim düzeneği.

Router synonyms : trained worker, abort sequence, access key, access control, accelerator key, skilled workman, ac adapter, redirector, absolute device, access control entry, abort, acception, milling cutter, milling machine, directive, collimator, skilled worker.

Router ingilizce tanımı, definition of Router

Router kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A plane made like a spokeshave, for working the inside edges of circular sashes. A machine with a rapidly revolving vertical spindle and cutter for scooping out the surface of wood or metal, as between and around the engraved parts of an electrotype.