Sang froid türkçesi Sang froid nedir

Sang froid ingilizcede ne demek, Sang froid nerede nasıl kullanılır?

Sang : Islık gibi ses çıkarmak. Uğuldamak. Söylemek. Okumak (şiir). Ötmek. Çınlamak (kulak). Vınlamak. Çağırmak. Vızıldamak. Şakımak.

Froid : Üşümüş. Soğuk (fransızca). Montana eyaletinde yerleşim yeri.

Sang his praises : Onu öve öve göklere çıkarmış. Ona methiyeler dizmiş. Onun hakkında harika şeyler söylemiş. Onu methetmiş.

Sang hoarsely : Kaba bir sesle şarkı söylemiş. Tüm gücüyle bağırarak şarkı söylemiş. Enerjik bir şekilde şarkı söylemiş. Boğuk sesle şarkı söylemiş.

Sanga : Kongo'da yaşayan etnik bir grup. Sangha.

Sangaree : Çeşnilenmiş ve dondurulmuş şarap veya biradan yapılan içecek. Sangria. Meyve suyu ve sodalı su ile karıştırılmış kırmızı şaraptan yapılan alkollü kokteyl. Kırmızı şarap meyve suyu ve soda karışımı ile elde edilen alkollü punç.

İngilizce Sang froid Türkçe anlamı, Sang froid eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Sang froid ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Nervelessness : Sinirsizlik durumu. Zayıflık. Sinirli olmama. Güçsüz olma durumu. Korkaklık. Güçsüzlük. Kuvvetsizlik. Cesaretsizlik.

Flintiness : Sertlik. Çakmaktaşından yapılmış olma. Zalimlik.

Balance : Bilanço. Bir sayışımın borçlu ve alacaklı dalları arasındaki fark. Vücudun en küçük dayanak yüzey ya da yüzeylerinde düşmeden durması. bu, vücudun ağırlık merkezinden geçen bir düzey çizgisinin her zaman dayanak yüzeyi içinde kalması, böylece ağırlığın dayanak noktasının iki yanına denk olarak yüklenmesiyle sağlanır. Dengeli olmak. Bakiye. Sayışım kalıntısı. Düşünmek. Sayışımdan sonra görünen kalıntı. Gövdenin, en küçük dayanak olmadan yüzey ya da yüzeylerinde düşmeden durma yetisi.

Leisureliness : Acelesizlik. Serbestlik. Rahatlık.

Hard heartedness : Merhametsizlik. Duyarsızlık. İnsafsızlık.

Cruelties : İnsafsızlık. Gaddarlık. İşkence. Cefa. Hunharlık. Zalimlik. Kabalık. Kıyıcılık. Zulüm.

Equalization : Beraberlik. Eşitleme. Bilgisayar, gitar alanlarında kullanılır. Eşitlik. Uyuşma. Balans ayarı yapma. Ses frekansının değiştirilmesi. Eşdeğerleme. Tevzin.

Counterpoise : Eşit kuvvetle karşı koymak. Karşılamak. Karşı ağırlık. Karşı etki yapmak. Denge ağırlığı. Eş ağırlık. Tay. Dengelemek. Denk.

Calmness : Durgunluk. Dinginlik.

Restraint : Kendini zaptetme. Zapt. Tutma. Engel. Tahdit. Kısıtlama. Zorlama. Dizginleme. Çekinme. Kendini tutma.

Sang froid synonyms : aplomb, bestiality, cool, equalisation, countenance, oxidations, bestialities, collectivity, owning, durity, calmest, equanimity, overturning, equalizing, sangfroid, imperturbability, balances, equalising, hardness, counterpoises, self possession, assuredness, cold blood, aplombs, atrocities, balancing, equations, furiousness, nerve, composure, heartsease, imperturbation, self mastery.