Slime türkçesi Slime nedir

  • Salyangoz sümüğü.
  • Kıl.
  • Balçık (geol.).
  • Çamur.
  • Suyun yüzeyinde duran alg tabakası.
  • Sümük.
  • Yavşak.
  • Sümüksü madde.
  • Çamurla kaplamak.
  • Yağcı.
  • Balçık.
  • Yaltakçı.
  • Madencilik alanında kullanılır.
  • Suyun yüzeyinde duran bakteri tabakası.
  • Salgı.
  • Çamurlamak.

Slime ingilizcede ne demek, Slime nerede nasıl kullanılır?

Slime moulds : Cıvık mantarlar. Cıvık mantar. Genellikle bir gözeli canlıları yutarak beslenen ya da örgensel maddeler üzerinde istemli çürükçül yaşayan, protoplazmaları zarsız mantarlar topluluğu; akışkan mantarlar. Hem bitkisel hem de hayvansal özellik gösteren, gövdeleri ya tek çekirdekli psödoplazmodyum ya da çok çekirdekli plazmodyumdan oluşan, değişik renklerde olan, uygun olmayan şartlarda sklerotyum denilen kist yapısını oluşturan canlılar.

Slimed : Çamurlanmış. Çamur bulaşmış. Çamurlamak. Çamur kaplı. Çamurla sıvamak.

Slimeness : Kayganlık. Yaltakçılık. Yapışkanlık. Çamurluluk.

Slimes : Çamurlamak. Çamurla sıvamak. Maden atıkları.

Become slimer : İncelmek.

Slim : Yetersiz. İnce bir görünüm vermek. Zayıflamak. İncelmek. Rejimle zayıflamak. Kurnaz. İnce belli. Az. Zayıf. Azıcık.

Slimfast : Popüler kilo verme yöntemi. Hızlı incel.

Slim cigarette : İnce sigara.

Has very slim chances of success : Başarılı olacağından şüpheli. Muhtemelen başaramayacak. Çok ufak bir başarma ihtimaline sahip.

 

Slim down : Azaltmak. Düşürmek. Zayıflamak.

İngilizce Slime Türkçe anlamı, Slime eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Slime ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Coaxer : Tatlı sözlerle kandıran kimse. Takılıp kızdıran kimse. Sataşan kimse.

Clays : Çömlekçi çamuru. Kil. Toprak. Toprak künk. İnsan vücudu. Hamur. Yerküre.

Goop : Bayağı. Kaba kimse. Yapışkan madde. Görgüsüz. Aptal ve nezaketsiz kimse. Hödük. Kaba. Ateşleme maddesi. Görgüsüz kimse. Yapışkan (kişi).

Cajolers : Baştan çıkaran. Dalkavuk. Ayartan kimse.

Miring : Çamura saplamak. Kir. Çamur bulaştırmak. Çamura batmak. Çepel. Pislik. Çamura saplanmak. Çamura batırmak.

Luted : Ut. Lökünlemek. Ut çalmak. Lök. Kopuzcu. Macun. Macun ile sıvamak. Ud. Lökün.

Excreta : Sidik. Dışkı. Salgılar. Pislik. Ekskreta. Çıkartı. Ter. Vücut dışkısı.

Calumniation : İftirada bulunma. İftira. İftira etme.

Adit : Giriş galerisi. Maden galerisi. Yaklaşım iç yolu. Tünel. Galeri. Yatay giriş galerisi. Giriş. Giriş lağımı. Maden ocağı ağzı.

Adulatory : Yalaka. Dalkavuk. Yaranmaya çalışan. Yaltaklanma mahiyetinde.

Slime synonyms : sapropel, coaxers, greenie, bedrabble, bespattering, cunt, heer, bespattered, bogeying, guck, drecks, excretions, bespatter, deflexion, advance per shift, gumbo, muck, sliming, abandoned mine, advancing longwall, bedraggling, mire, arsehole, bootlicker, fawner, butteries, sniveled, bemired, humors, buttery, groveler, mires, runout.

Slime zıt anlamlı kelimeler, Slime kelime anlamı

Clean : Kusursuz. Almak. Saf. Tanzif etmek. Temiz. Lekesiz. Pak. Ak. Ruhsatlı. Katışıksız.

Slime ingilizce tanımı, definition of Slime

Slime kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To smear with slime. Soft, moist earth or clay, having an adhesive quality. Viscous mud.