Sneeze türkçesi Sneeze nedir

  • Aksırma.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Yabancı cisim, parazit, eksudat veya yangı nedeniyle burun mukozasının uyarılmasıyla oluşan derin bir solunum sonrası ağız ve burundan yapılan kuvvetli nefes verme.
  • Aksırmak.
  • Tıksırma.
  • [#hapşırma Hapşırmak].
  • Hapşırık.
  • Hapşırma.
  • Aksırık.

Sneeze ile ilgili cümleler

English: I sneeze a lot.
Turkish: Ben çok hapşırırım.

English: I sneeze all the time.
Turkish: Her zaman hapşırırım.

English: I sneeze almost every day.
Turkish: Neredeyse her gün hapşırırım.

English: When you're preparing food for someone, please don't pick your nose, scratch your ass, or sneeze in your hands.
Turkish: Eğer birisi için yemek hazırlıyorsan, lütfen burnunu çekme, kıçını kaşıma veya ellerine hapşırma.

English: Put your hand over your mouth when you cough, sneeze or yawn.
Turkish: Öksürdüğün, hapşırdığın veya esnediğin zaman elini ağzına koy.

Sneeze ingilizcede ne demek, Sneeze nerede nasıl kullanılır?

Sneezed : Hapşırmak. Aksırmak.

Sneezer : Hapşıran kimse. Hapşıran.

Sneezers : Hapşıran kimse. Hapşıran.

Sneezes : Aksırmak. Hapşırmak.

Not to be sneezed at : Alaya alınacak bir şey değil. Hafife alınacak veya küçümsenecek bir konu olmamak. Kötülenecek bir şey değil. Küçük görülecek bir şey değil. Yabana atılmamak. Küçümsenecek bir şey değil.

 

Sneerer : Küçümseyen kimse. Alaycı kimse. Alaycı kişi.

Sneer : Dudağını bükmek. Dudak bükmek. Dudak bükme. Hor görmek. Alay. Alay etmek. Küçümsemek. Hor görme. İstihza. Küçümseyerek gülme.

Sneered : Alayla gülümsemek. Dudağını bükmek. Küçümseyerek gülme. Alay etmek. Alay. Küçümsemek. İstihza. Dudak bükmek. Gülmek (küçümseme).

Sneezy : Bir kimseyi hapşırtan. Hapşırma rahatsızlığı. Hapşırma eğiliminde olan. Hapşırmaya neden olan.

Sneerers : Küçümseyen kimse. Alaycı kimse.

İngilizce Sneeze Türkçe anlamı, Sneeze eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Sneeze ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A amplitude mod : Ultrasonografide gönderilen ses dalgasının yayılımı doğrultusunda, farklı yüzeylerden yansıyan ses dalgalarının, yansımanın şiddetine göre çizgisel bir grafik olarak gösterilmesi. özellikle gözde biyometrik ölçümlerde kullanılır. A-mod görüntü.

A c deformity : Arnold-chiari yapılış bozukluğu. A-c kusuru.

A band : Çizgili kas teli ışık mikroskobunda incelendiğinde görülen, kalın flamentlerle aralarına giren ince flamentlerin uçlarını içeren ve ışığı iki kez kıran koyu renkli bantlar, anizotrop bant, anizotropik bant. A bandı.

A c syndrom : Arnold-chiari yapılış bozukluğu. A-c sendromu.

Abamectin : Abamektin. Streptomyces avermitilis adlı bakteriden fermentasyon sonucunda elde edilen ve sığırlarda sindirim kanalı yuvarlak solucanları, akciğer kurtları, bit ve kenelerle mücadelede kullanılan, parazitlerde gaba salınımını artırarak ölümlerine neden olan bir ilaç.

 

Physiological reaction : Bir uyaran karşısında bir bütün olarak bedende ya da bir örgende oluşan değişme. Fizyolojik tepki.

Breathe out : Soluk vermek. Nefes vermek. Havanın ciğerlerden çıkmasını sağlamak.

A crochordon : Akrokordon. Köpeklerde küçük, kılsız, hiperplastik bir epidermisle damardan zengin kollajen dokudan ibaret, saplı veya sapsız, deri eklentileri içermeyen, deri sarkmalarıyla belirgin iyicil tümör, fibrovasküler papillom, yumuşak fibrom, pendilöz yumuşak fibrom.

Reflex action : Tepke hareketi. İstenç dışı hareket. İstençdışı hareket. Refleks hareket.

Reflex : Canlı örgenliğin bir uyarıma karşı gösterdiği tepki. Yansıma. Almaçların duysal uyarılmasıyla kas ve bez gibi effektorlarda oluşan istek dışı bir cevap. Refleks. Yansıtmak. Tepkeli. Bir uyarana karşı gösterilen istenç dışı kalıpsal tepki. Alınan uyartı sonucunda meydana gelen impulsa, beyne iletilmeksizin verilen cevap. Tepki. İstemsiz hareket.

Sneeze synonyms : innate reflex, reflex response, inborn reflex, act involuntarily, act reflexively, instinctive reflex, achoo, abdomen, abdominal pain, abdominal distention, abattoir, abdominal ovariectomy, sneezing, a clay, unconditioned reflex, exhale, a dna, abdominal palpation, sternutation, expire, sneezed, symptom, abaxial, sneezes, abdominal fat necrosis, ahchoo.

Sneeze zıt anlamlı kelimeler, Sneeze kelime anlamı

Inhale : İçine çekmek. İç çekmek. Solumak. Soluk almak. Teneffüs etmek. Solukla içeri almak. İçine çekmek (sigara dumanı vb'ni). Çekmek. Nefes çekmek. İçmek.

Sneeze ingilizce tanımı, definition of Sneeze

Sneeze kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A sudden and violent ejection of air with an audible sound, chiefly through the nose. To emit air, chiefly through the nose, audibly and violently, by a kind of involuntary convulsive force, occasioned by irritation of the inner membrane of the nose.