Steaming türkçesi Steaming nedir

  • Buğulamak.
  • Ateşli.
  • Buğulama yapmak.
  • Kızgın.
  • Tane yemlerin buhara tutulduktan sonra, 1-8 dakika çelik silindirler arasından geçirilerek ezilmesi, buğulama.
  • Buhar üretme.
  • Buharlama otoklavı.
  • Buhar çıkarmak.
  • Yaş ezme.
  • Buhar verme.
  • Sarhoş.
  • Zil zurna sarhoş.
  • Soygun.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Buharlama.
  • Buharla çalışmak.
  • Buğulama.

Steaming ingilizcede ne demek, Steaming nerede nasıl kullanılır?

Steaming engine : Buhar makinesi.

Potato steaming machine : Patates buğulama cihazı. Hayvanlara yedirilecek patateslerin hazmolma derecesini artırmak amacıyla buharla pişirmeye yarayan portatif veya tekerlekli olabilen, basınçlı kazanı bulunan cihaz.

Self steaming : Kendisi tarafından buhar oluşturulan. Kendi kendine su buharı üreten.

Steaminess : Buharlılık. Buharlı olma.

Steamier : Şehvet dolu. Buharla dolu. Şehvetli. Buğulu. Buharlı.

Steam calliope : Org arabası. Seyircilere müzik çalan org arabası.

Steam admission : Buhar girişi.

Steam atmosphere : Subuğusu atmosferi. Buhar atmosferi.

Steam boiler : Buhar kazanı. Buhar elde etmekte kullanılan kazan. Buğu kazanı.

Steam chest : Buhar kasası. Buhar giriş kasası. Çekmece mahfazası. İstim kutusu.

İngilizce Steaming Türkçe anlamı, Steaming eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Steaming ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Heisted : Soymak. Yürütmek. Hırsızlık yapmak. Soygun yapmak. Çalmak. Silahlı soygun.

Exhales : Çıkarmak (egzoz veya duman vb'ni). (nefes) alıp vermek. Soluk vermek. Yaymak. Oh çekmek. Nefes vermek. Çıkarmak (koku). (gaz vb) salmak. Çıkarmak.

Abdominal pain : Karın ağrısı. Abdominal ağrı. Göğüs ve leğen arası bölgede biçimlenen, klinik belirtileri hayvan türlerine göre değişebilen ağrı, abdominal ağrı.

Despoilment : Yağmacılık. Soygunculuk. Yağma.

A amplitude mod : A-mod görüntü. Ultrasonografide gönderilen ses dalgasının yayılımı doğrultusunda, farklı yüzeylerden yansıyan ses dalgalarının, yansımanın şiddetine göre çizgisel bir grafik olarak gösterilmesi. özellikle gözde biyometrik ölçümlerde kullanılır.

Blazed : Alev alev yanmak. Yıldızı parlamak. Körkütük sarhoş. Parlamak. Ağaçlara işaret koymak. Işımak. Tutuşmak.

Mist : Su uçuğunun soğuk bir yüzey üzerinde ya da havadaki toz ve üşerler üzerinde ince damlalar halinde yoğuşmasıyla oluşan bulut. bk. uçuk. Çiselemek. Coğrafya, fizik alanlarında kullanılır. Nemli havanın yeterince soğumasıyla içindeki su uçuğunun yeryüzüne yakın yerlerde yoğuşumu. bir uçun içindeki sıvı damlacıklarından oluşan asıltı. Pus. Buğu. Karartı. Sis kaplamak. Buğulandırmak. Buğulanmak.

Alky : (argo terim) ayyaş. Alkolik. Alkol. İçkici. Alkol bağımlısı olan kimse.

Evangelical : İncil'in mesajına uyan. İncil'e ait. Bazı protestan ilkelere aşırı bağlı olan. İncil ya da isa'nın öğretisi ile ilgili. İncil'i öğretmeyle ilgili. Protestanlığa ait. Son derece protestanca (bir yaklaşım vb). ä°ncil ya da ä°sa'nın öğretisi ile ilgili. Hararetli.

 

Holdups : Kıpırdama bu bir soygundur. Durdurma. Gecikme. Silahlı soygun. Tutma. Engel. Silahla soygun. Bir kimseyi zorla durdurma ve soyma. Tıkanıklık.

Steaming synonyms : piping, legless, burnings, spoliation, abamectin, steam up, febrile, amatory, bacchic, hazing, poaching, gassed, vapored, reeked, robbery, misted, abdomen, rief, abdominal ovariectomy, armed, fevered, abdominal distention, reeks, besotted, burning, despoilation, a c syndrom, vapour, angry with, out of sight, aggravated, bugged, exhale.

Steaming zıt anlamlı kelimeler, Steaming kelime anlamı

Dry : Sıkıcı. Kurumuş. İçki karşıtı. Kakırdamak. Çorak. Kurulamak. Kavurmak. Kurak. Sütten kesilmek.