Tırmanma nedir, Tırmanma ne demek

  • Tırmanmak işi
  • Atom silahlarının gücünün önüne geçilmez, önlenemez bir biçimde hızlanmasını belirten terim.
  • Özel araçlardan yararlanarak vücudu, kollarla çekerek yukarı doğru yer değiştirme.
  • Bir durumun, bir olgunun giderek güç kazanması, etkisini artırması, güçlenmesi.

"Tırmanma" ile ilgili cümle

  • "Radyatörün suyunu tazeledikten sonra virajlı yokuşu tırmanmaya başladı." - A. Gündüz

Gösteri Sanat terimi olarak anlamı:

Türk cambazının bir becerisi : Yağlanmış uzun bir direğin tepesine tırmanma.

Dansçının aynı yerde yaptığı bir yükselme hareketi. Dansçı, ayaklarının ön kesimi üzerinde birkaç kez yükselir, sonra ilk duruşunu alır.

Bilimsel terim anlamı:

Kendine özgü araçlarda, vücudu, kollarla yardımlı yardımsız çekerek yukarı doğru yer değiştirme.

İngilizce'de Tırmanma ne demek? Tırmanma ingilizcesi nedir?:

climbing, relevé

Tırmanma kısaca anlamı, tanımı:

Tırmanma şeridi : Kara yollarında, yokuşlarda ağır araçlara ayrılmış en sağdaki şerit.

Tırmanmak : El ve ayaklarıyla tutunarak veya tırnaklarını iliştirerek dik bir yere çıkmak. Bir şeyin eğimini izleyerek yükselmek. Belli bir durum, olay gittikçe güç kazanmak, giderek etkisini artırmak. Bitki, yakınındaki bir nesneye tutunarak yükselmek. Yokuş, merdiven vb. çıkmak.

 

Düz duvara tırmanmak : Çocuk, çok yaramazlık yapmak.

Araç : Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri. Kişiler veya nesneler arasında bağlantı sağlayan şey, vasıta. Taşıt. Bir iş yapmakta veya sonuçlandırmakta gücünden yararlanılan nesne.

Yarar : Çıkar. Yarayan, elverişli, uygun. Bir işten elde edilen iyi sonuç, fayda, avantaj.

Çekerek : Yozgat iline bağlı ilçelerden biri.

Değiştirme : Değiştirmek işi, tebdil, tahrif.

Atom : Birkaç türü birleştiğinde çeşitli molekülleri, bir tek türü ise bir kimyasal ögeyi oluşturan parçacık. Eski Yunan filozoflarına göre gerçeğin son, artık bölünemez, bozulamaz diye tasarlanan temel ögeleri. Yaprakları üst üste sarılı topak marul.

Silah : Savunmak veya saldırmak için kullanılan nesne, etken araç. Savunmak veya saldırmak amacıyla kullanılan araç. Bir konuda etkili her şey.

Geçilme : Geçilmek işi.

Tırmanma halatı : Yukarı, ucu takılı, aşağı ucu sallanan 35 mm. çapında tırmanmaya yarayan kalın ip.

Tırmanma kilidi : Halat, sırık gibi tırmanma araçlarında, kollara kolay devinim olanağı sağlamak için diz ve baldırların çapraz olarak aracı sıkıştırması.

Tırmanma sırığı : Uzunluğu 5 m., dışçapı 42 mm. olan ağaç ya da kaygan çelik borudan yapılmış, yukarı ve aşağı uçları takılı tırmanma aracı.

Tırmanma ile ilgili Cümleler

  • Kitadake Dağı'nın zirvesine tırmanmak istiyorum.
  • Biz o dağa tırmanmak istiyoruz.
  • Birçok genç insan yaz tatilini Fuji Dağına tırmanmak için kullanıyor.
  • Alp Dağlarına tırmanmaya gittim.
  • Tırmanmayı seviyorum.
  • Tırmanmaya devam et.
  • Ona tırmanma planımızdan vazgeçelim.
  • O, uzak dağa tırmanmaya çalıştı.
  • Şu ana kadar hiç kimse o dağa tırmanmadı.
  • Tırmanmayı çok severim.
 

Diğer dillerde Tırmanma anlamı nedir?

İngilizce'de Tırmanma ne demek? : n. climbing, climb, clinging, hill climb, ascent

Fransızca'da Tırmanma : escalade [la], montée [la], remontée [la]

Almanca'da Tırmanma : n. Besteigung, Eskalation, Kletterei

Rusça'da Tırmanma : n. восхождение (N), карабканье (N), восшествие (N), эскалация (F)