The dispersion türkçesi The dispersion nedir

The dispersion ingilizcede ne demek, The dispersion nerede nasıl kullanılır?

The : Belirli durumlarda isimden önce kullanılır. Belirli veya spesifik bir kimse veya şeyi ifade etmek veya tanımlamak için kullanılan betimleyici (gramer). Belli bir objeyi veya kişiyi veya yeri nitelemek için kullanılır. Belgili tanımlık.

Dispersion : Dağıtılma. Işık ışınlarının her yönde yol alarak gitmesi. Dağılma. Bir sıklık dağılımında gözlemlerin ortalamaya göre uzaklığını ölçen sayımsal ölçüm. Dağılış. Yayılma. Dağıtma. Dağınıklık. Saçılım. Işık yayılması.

The 1967 borders : 1967 sınırları. Bağımsızlık savaşı sonrasında ateşkes anlaşmalarında oluşturulan sınırlar (israil tarihi). Yeşil hat.

The 2004 tsunami : 000 insanın ölümüne yol açan 26 aralık 2004'te meydana gelen yıkıcı tsunami. 26 aralık 2004'teki büyük tsunami. 2004 tsumanisi. Bir depremin tetiklediği ve iki kıtada 8 ülkede (tayland, hindistan, endonezya, malezya, maldivler, seylan, somali ve sri lanka) yaklaşık 225.

The a team : Televizyonda macera dizisi ismi. A takımı.

 

The above : Yukarıki. Yukarıdaki. Yukarıda yazılanlar (bir sayfada). Yukarıda anılan.

The ablative : Ablatif. Çıkma durumu. İsmin -den hali.

İngilizce The dispersion Türkçe anlamı, The dispersion eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak The dispersion ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Deconcentration : Yetki genişliği. Yetkilerin dağıtılması. Özeksel yönetimin kimi yetkilerinin, onun adına, taşradaki birtakım örgütlerce ya da bölge temsilcilikleri eliyle kullanılmasına olanak veren yönetim ilkesi.

Dismantlement : Parçalama. Silahların sökülmesi. Çıkarma. Sökme. Boşaltma. Parçalarını ayırma.

Administering : Uygulayan. Tedarik eden. Yöneten. İdare eden.

Abruption : Aniden kırılma. Ani kopma veya durma meydana gelmesi. Abrupsiyon.

Delivery : Bilgisayar, hukuk, iktisat, ekonomi, veterinerlik alanlarında kullanılır. Teslimat. Konuşma biçimi. Bir şeyi, verilmesi gereken yere verme. Doğum. Konuşma tarzı. Konuşma. Servis. Doğurma. Verim.

Diffusion : Akışkan molekül ya da yükünlerinin, üzerlerindeki erke nedeniyle sürekli ortamda genel aktarım biçimi. Özdeciklerin, derişikliğin daha az olduğu yerlere zamanla yayılmaları olayı. Yayın. Bilgisayar, biyoloji, fizik, kimya, iktisat, veterinerlik alanlarında kullanılır. Diffüzyon. Yayınım. Doğrultulu bir ışınımın bir ortamdan geçerek ya da bir yüzeyden yansıyarak uzaysal dağılışının değişmesi ve birçok doğrultulara yayılması.

Circularizations : Daireselleştirme. Tamim etme. Sirküler dağılımı. Tevzi. Reklem amacıyla broşürlerin sirkülasyonu. Tamim. Sirküler gönderme. Prospektüs gönderme. Dairesel biçimde yapma (ayrıca 'circularisation').

 

Diffusing : Dökmek. Nüfuz etmek. Yaymak. Yayılmak. Dağılmak. Dağıtmak. Karıştırmak. Tamim.

Abstractions : Soyutlama. Soyut terim. Çıkarılma. Tecrit. Dalgınlık. Alma. Soyut sanat eseri. Aşırma. Çalma.

Being opened : Açılma. Serilme. Açılmış olma.

The dispersion synonyms : breaking down, disassembly, conge, scatterings, scattering, apportioning, breakaway, aberration, cleavages, deployment, lands of dispersion, breakups, disincorporation, dispelling, distributions, breakaways, disintegrations, diaspora, decompositions, dispersal, dispersion of light, checkouts, decampment, circulations, dispersions, parting, partings, apportionment, circularization, cleavage, dismantling, brachiating, creepage.