Tote türkçesi Tote nedir

Tote ile ilgili cümleler

English: Why is there no mobile version of Tatoteba?
Turkish: Niçin Tatoeba'nın mobil versiyonu yok?

Tote ingilizcede ne demek, Tote nerede nasıl kullanılır?

Tote bag : Sepet. Alışveriş çantası. Kadınların büyük el çantası. Kadın çantası (büyük). Büyük el çantası. Taşıma çantası.

Tote betting : Müşterek bahis.

Toted : Üzerinde bulundurmak. Taşıma. Toplayıcı. Tote. Sepet. Taşımak.

Totem : Totem heykeli. Ongun. Totem. Atasoy. Kimi ilkel topluluklarda üyelerin ataları olduğuna inanarak kendilerini özel bir biçimde bağlı duydukları, topluluğa adını veren hayvan, ağaç,-yel gibi herhangi bir doğal nesne ya da olay. İlkel toplumlarda, boyları oluşturan bireylerin kendisinden türediklerine inandıkları insan, hayvan, bitki, nesne ya da doğa olayı kimliğinde olan ortak ata. (kimi ilkellerde, boylarda saptanan bu tür atanın dışında kişisel, ailesel, cinsel ya da yerel ata akrabalar da görülmüştür.) bk. atasoyculuk. krş. tapıncak, büyü, cancılık.

Totem pole : Totem heykeli. En çok kuzeybatı amerika kıyılarında yaşayan yerlilerle okyanusya adalarında rastlanılan; üzerlerine söz konusu klanın atalarıyla ilgili efsanelerin, hayvan ve insan resimlerinin oyulduğu; bunların üst üste yerleştirilmesiyle boylarının uzatıldığı büyük direkler. Ongun direği. Totem direği. Totem.

 

Totemic kinship : Aynı atasoydan geldiklerine inanan bir boyun bireyleri arasındaki ilişkileri düzenleyen kan bağı. bk. atasoy, boy, akrabalık. Atasoylu akrabalık.

Totemisms : Totemizm. Totemcilik.

Toters : Taşıyıcı. Taşıyan kimse.

Toter : Taşıyıcı. Taşıyan kimse.

Totemic : Totemik. Totemlerle alakalı veya totemlerle ilgili. Yerli amerikan kabilelerinin ağaçtan oyulmuş tanrı heykelleri ile alakalı. Totenizm ile alakalı veya totenizme dayanan. Ongunsal.

İngilizce Tote Türkçe anlamı, Tote eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Tote ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Carriages : Tavır. Araba. Duruş. Navlun. Nakliye. Binek arabası. Vagon. Onaylama (tasarı vb). Tutum.

Carted : Yük arabası. At arabası ile taşımak. El arabası. Sebzeci arabası. Atlı yük arabası. Götürmek. At arabası. Araba ile taşımak. Çekçek.

Carry forward : Devreden. Nakli yek-n yapmak. Devam etmek. Nakli yekun yapmak. Yeni sayfaya nakletmek. İlerletmek. Nakli yekun. Yekun aktarma. Nakletmek. Toplam aktarmak.

Conduction : Götürme. Kondüksiyon. Fizik, kimya, veterinerlik alanlarında kullanılır. İsal. Isı geçirimi. Canlıların kendinden daha soğuk bir nesneyle teması sonucu vücutlarından ısı kaybı olması. İletme. Erke ya da özdeği bir yerden bir yere taşıyabilme. Geçirme.

Carrying away : Coşturmak. Götürmek. Ayartmak. Heyecanlandırmak. Alıp götürmek.

Transport : Nakliye. Coşturmak. Kütle, kıvıl yük ya da erkenin, genellikle özdecik çarpışmaları sonucu, ortamın bir yerinden, ilgili değişkenleri daha düşük bir yerine aktarılması. Götürmek (bir yerden başka bir yere). Taşınım. Taşımacılık. Araç. Ülkeler arasında ya da bir ülkenin ulusal sınırları içinde yolcuların ve çok daha önemli olarak tecim mallarının, alındığı yerden gideceği ya da kullanılacağı yere, çeşitli ulaşım araçlarından yararlanılarak götürülmesi. Götürmek.

 

Bassets : Uzun gövdeli ve kısa bacaklı bir av köpeği. Beşik. Av köpeği.

Film barrel : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Özellikle kurgu çalışmaları sırasında gereksiz film parçalarının içine konulduğu, kenarları ve içi bez kaplı sepet. bakımlık ya da göstericideki bir filmin, alıcı makara kullanılmadığı vakit bir yerde toplanması için kullanılan aynı çeşit kap.

Accumulative : Toplanmış. Artan. Biriken. Biriktirici. Toplayan. Birikmiş. Topanmış.

Adder : Zehirli yılan. Sağıryılan. Bilişim, biyoloji alanlarında kullanılır. Suoku. Toplama çevrimi. Birleştirme devresi. Sayısal imleri kullanarak toplama işlemini gerçekleştiren çevrim. Toplayan. Pullu sürüngenler (squamata) takımının, engerekgiller (viperidae) familyasından, 50-70 cm kadar uzunlukta olan, kuzey avrupa, anadolu ve kuzey asya'da yaşayan, zehirli bir sürüngen türü.

Tote synonyms : bin, agglomerative, tug, bears, dorser, condenser, cargo, carried on his back, carry, beareth, integrator, bring away, basket, carryall, holdall, bring in through, conveyances, conveyance, condensers, amassers, gatherer, bear, carryovers, cutting barrel, bear away, coach, catchall, freight, carries, carryalls, basseting, dorsel, baskets.

Tote ingilizce tanımı, definition of Tote

Tote kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The entire body, or all. As, to tote a child over a stream. As, the whole tote. A colloquial word of the Southern States, and used esp. by negroes. To carry or bear.