Traumatic türkçesi Traumatic nedir

  • Sarsıntı doğuran.
  • Derinden etkileyici.
  • Yaraya ait.
  • Yara oluşumuna neden olan.
  • Yaranın sebep olduğu.
  • Örseleyici.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Travmatik.
  • Şok edici.
  • Bir yaradan meydana gelen.
  • Sarsıcı.
  • Yaradan ileri gelen.

Traumatic ile ilgili cümleler

English: Ali seems to suffer from some kind of post-traumatic stress.
Turkish: Ali bir tür post-travmatik stesten muzdarip görünüyor.

Traumatic ingilizcede ne demek, Traumatic nerede nasıl kullanılır?

Traumatic alopecia : Travmatik alopesi.

Traumatic anemia : Travmatik anemi. Yaralanma sonrası dokuların yaralanmalarında oluşan kan kaybı sonucu gelişen anemi.

Traumatic aneurysm : Travmatik anevrizma.

Traumatic dementia : Sarsıntı bunaması.

Traumatic emphysema : Yaralanma veya ameliyat sonrasında solunum ve sindirim yollarından veya dışarıdan gelen gazların derinin altındaki bağ doku aralıklarına sızmasıyla oluşan sınırlı ve yaygın yumuşak çıtırtılı şişkinlikler. Travmatik amfizem.

Traumatic shock : Travmatik şok. Vurma, çarpma, düşme gibi travmalar sonucu oluşan şok.

Traumatic neuroma : Ampütasyon nöromu. Travmatik nörom.

Traumatic myiasis : Yara veya ülser civarında oluşan miyazis, yara miyazisi. Travmatik miyazis.

Traumatic pericarditis : Kalbin dış zarının travmatik nedenlerle yangısı. genellikle sığırlara özgü olup koyun ve keçilerde zaman zaman, diğer hayvan türlerinde ise ender olarak rastlanır. Travmatik perikarditis.

 

Post traumatic sarcoma : Kedilerin postravmatik sarkomu. Postravmatik sarkom.

İngilizce Traumatic Türkçe anlamı, Traumatic eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Traumatic ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abamectin : Abamektin. Streptomyces avermitilis adlı bakteriden fermentasyon sonucunda elde edilen ve sığırlarda sindirim kanalı yuvarlak solucanları, akciğer kurtları, bit ve kenelerle mücadelede kullanılan, parazitlerde gaba salınımını artırarak ölümlerine neden olan bir ilaç.

Appaling : Çok kötü. Korkunç. Dehşete düşüren. Ürkütmek. Yıldırmak. Dehşete düşmek. Korkutmak. Sarsmak. Şoke etmek.

Outrageous : Çirkin. Acımasız. Aşırı kötü. Terbiyesiz. Ahlaksız. Öfke uyandırıcı. Çok fazla. Rezil. Ölçüsüz.

Convulsive : Kasılan. Sarsan. Çırpınma. Konvülzif. Çırpınmalı. Konvülsif.

Startling : Ürkünç. Korkutucu. Ürkütücü. Şaşırtıcı. Çok şaşırtıcı. Heyecanlı. Hayret verici. Korkutma.

Abaxial : Abaksiyal. Eksenden uzak. Eksendışı. Eksenden uzak, eksen dışı. Eksenden uzakta bulunan (biyoloji terimi). Eksen dışı. Aks kemiği dışında.

Abdomen : Karnın altı. Karın. Karın (böcek gövdesinde). Abdomen. Böcek gövdesinin alt kısım. Sindirim organları, karaciğer ve böbreklerin içinde bulunduğu ve göğüs boşluğundan bir diyaframla ayrılan vücut boşluğu, abdomen. Batın.

Affecting : Etkileme. Etkileyen. Duygulandırma. Dokunaklı. Numaracı. Etkileyici. Yapmacıklı. Taklitçi.

 

Abattoir : Salhane. Kesimevi. Hayvanların etleri için kesildikleri yerler, hlk. ekdi. Mezbaha.

A dna : A dna. Dna çift sarmalının sağ el sarmal yapısı gösterdiği ve çift zincirin bir tam dönüşünde yapıya 11 bazın girdiği dna biçimi.

Traumatic synonyms : staggering, painful, a clay, jarring, unsettling, abdominal distention, a c syndrom, a band, a amplitude mod, abdominal fat necrosis, abdominal pain, abdominal palpation, a c deformity, abdominal ovariectomy, shocking, a crochordon.

Traumatic zıt anlamlı kelimeler, Traumatic kelime anlamı

Painless : Ağrısız. Istırap vermeme. Sancısız. Acısız. Meşakkatsiz. Zahmetsiz. Istırap vermeyen.

Traumatic ingilizce tanımı, definition of Traumatic

Traumatic kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Of or pertaining to wounds. Applied to wounds.