Vagabonded türkçesi Vagabonded nedir
- Başıboş kimse.
- Baldırı çıplak.
- Kopuk.
- İşsiz güçsüz dolaşan kimse.
- Derbeder.
- Belli bir evi bulunmayan.
- Serserilik yapmak.
- Başıboş.
- Serserilik etmek.
- Amaçsız.
Vagabonded ingilizcede ne demek, Vagabonded nerede nasıl kullanılır?
Vagabond : Avare. Belli bir evi bulunmayan. Serseri. Kopuk. Hovarda. Berduş. Serserilik etmek. Başıboş. İşsiz güçsüz dolaşan kimse. Serserilik yapmak.
Vagabondage : Aylaklık. Avarelik. Serseriler. Serserilik. Derbederlik. Haytalık.
Vagabondism : Serserilik. Aylaklık.
Vagabondize : Serserilik yapmak.
Vagabonds : Serseri. Çapkın. Derbeder. Hovarda. Berduş.
Vagabonds disease : Vagabond hastalığı. Uzun süre pediculus humanus corporis türü bit ısırıklarına maruz kalan insanların derisinde görülen renk değişiklikleri, koyulaşma ve kalınlaşmayla belirgin hastalık, parazitik melanoderma.
İngilizce Vagabonded Türkçe anlamı, Vagabonded eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Vagabonded ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Objectless : Hedefsiz. Nesnesiz. Gayesiz. Ereksiz. Maksatsız.
Lacerated : Sökülmüş. Yırtık. Pürüzlü. Yırtılmış. Yaralanmış. Hasarlı. Parçalanmış.
Disjointed : Darmadağın. Ayrılmış. İpe sapa gelmez. Dağınık. Bağlantısız. Tutarsız. Tutarsız (söz). Parçalarına ayrılmış. Birleştiği yerden çıkmış.
Err : Bir vericinin dalgalığına ve dalgalık kazancına verilen güçlerin çarpımı, yani vericinin çıkış gücü ile dalgalık güç kazancının çarpımı. Hata etmek. Yanılmak. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Yanlış yapmak. Hata yapmak. Günah işlemek. Yanlış olmak. Hat. Verici dalgalık gücü.
Desultory : Maymun iştahlı. Rastgele. Düzensiz. Dağınık. Tertipsiz. Rasgele. Jüyesiz. Bağlantısız.
Footloose : İpsiz. Özgür. Serbest. Kayıtsız.
Fuck off : Siktir git. Defolup gitmek. Aptalca davranmak. Aylakça zaman harcamak. Hadi oradan. Otuzbir çekmek. Defol. Siktirip gitmek. Siktir olup gitmek. Siktir.
Swan : Teksas eyaletinde şehir. İowa eyaletinde şehir. Kuğu. Kuğu (takımyıldızı).
Gallivant : Fink atmak. Gezip tozmak. Eğlence peşinde koşmak. Hovardalık etmek. Gününü gün etmek. Gezip dolaşmak.
Lowlife : Ayaktakımı. Aşağılık (kişi). Hayta. Serseri. Ayak takımı.
Vagabonded synonyms : locomote, physical object, jazz around, maunder, roll, drift, object, rowdies, arse around, barelegged, frumpish, vagabond, hobo, errantly, vacuous, lolled, unkempt, idles, meaningless, desultorious, gadded, cast, dowdy, penniless, shiftless, hoboing, directionless, pointless, stray, go, dreamless, loll, torn.
Vagabonded zıt anlamlı kelimeler, Vagabonded kelime anlamı
Stay in place : Yerinde kalmak.
Settled : Durgun. Sabit. Kararlı. Sürekli. Oturulan. Devamlı. Düzenli. Oturmuş. Meskã»n. Değişmez.
Bu kısımda Vagabonded kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Vagabonded ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Vagabonded anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Vagabonded ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.