Çorak nedir, Çorak ne demek

Çorak; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de sıfat olarak kullanılır.

  • Verimli olmayan (toprak).
  • Verimsiz, kısır.
  • Toprak damlara çekilen, su geçirmeyen killi toprak
  • Bazı toprakların yüzünde beyaz bir katman durumunda toplanan ve eskiden barut yapmakta kullanılan potaslı, sutlu tuz.
  • Acı (su).

"Çorak" ile ilgili cümle

  • "Biz geçtiğimiz zamanlar Sina Çölü, Peygamber Musa'nın geçtiği zaman kadar ıssız, boş, kuru ve çoraktı." - F. R. Atay
  • "Hayatımın en acı, en yaslı ve çorak zamanları başlamış oldu." - T. Buğra

Yerel Türkçe anlamı:

Çok sulu çamur

Coğrafya'daki terim anlamı:

Kurak, tuzlu, tarıma elverişsiz topraklarla ilgili nitelik.

Zanaat Ticaret alanındaki sözlük anlamı:

Tabak. (*Senirkent -Isparta)

Tas. (*Senirkent -Isparta)

Çorak isminin anlamı, Çorak ne demek:

Erkek ismi olarak; Verimsiz, bitek olmayan, kıraç toprak.

İngilizce'de Çorak ne demek? Çorak ingilizcesi nedir?:

dry

Fransızca'da Çorak ne demek?:

aride

Gezilecek görülecek bir yer, şehir olarak tanımı:

Sinop kenti, Dikmen ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Gümüşhane şehri, Yağmurdere bucağına bağlı bir bölge. Kars ilinde, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Yozgat şehrinde, Musabeyli nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Adıyaman ilinde, Suvarlı bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Samsun ilinde, merkez ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yer. Sivas şehrinde, Zara ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yer. Bayburt ilinde, merkez ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Çorum kenti, Cemilbey bucağına bağlı bir yer. Adana ili, Saimbeyli ilçesi, merkez bucağına bağlı bir bölge. Zonguldak kenti, Saltukova nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Sinop ilinde, Boyabat ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Zonguldak ilinde, Devrek belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.

 

Çorak anlamı, tanımı:

Çoraklaşmak : Çorak duruma gelmek.

Çoraklaştırmak : Çorak duruma getirmek.

Çoraklık : Suyun acı olma durumu. Toprağın verimli olmama durumu.

Verimli : Kendisinden beklenen sonucu veren, semereli. Verimi iyi ve bol olan, bitek, randımanlı, mahsuldar, mümbit, müsmir, verimkâr. Çok yazan, velut.

Verimsiz : Verimi olmayan veya az olan, yetersiz.

Kısır : Üreme imkânı olmayan, döl vermeyen (insan ve hayvan). Haşlanmış bulgur, taze soğan, maydanoz ve baharatla yapılmış olan bir yemek türü. İçinde hiçbir üreme olayı geçmeyen (canlı hücre, çekirdek vb.), steril. Ürün vermeyen (toprak). Verimsiz, yararsız, sonuçsuz.

Toprak : Ülke. Kara. Memleketli. Arazi, tarla. Yer kabuğunun, toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla, çürümüş organik cisimlerden oluşan ve canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. Yer kabuğunun bu bölümünden yapılmış.

Damla : Damla biçiminde olan (ziynet). Çok az miktar. Yuvarlak biçimde, çok küçük miktarda sıvı. Kalbe inen inme, felç. Damlalıkla kullanılan ilaç.

 

Geçirme : Geçirmek işi.

Beyaz : Bu renkte olan. Ak, kara, siyah karşıtı. Beyaz ırktan olan kimse. Beyaz zehir. Baskıda normal karalıkta görünen harf türü.

Acı : Ölüm, yangın, deprem vb. olayların yarattığı üzüntü, keder, elem. Tadı bu nitelikte olan. Çarpıcı, göz alıcı (renk). Kırıcı, üzücü, incitici, dokunaklı, kötü. Keskin, şiddetli. Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı. Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ızdırap.

Çorak toygarı : Ötücü kuşlar (Passeriformes) takımının, tarla kuşugiller (Alaudidae) familyasından, Hatay ili sınırları içinde yerli, Anadolu'nun diğer bölgelerinde yazın kuluçkaya yatan, step ve çöllerde yaşayan, tane ve böceklerle beslenen, göçmen bir tür. Küçük tarla kuşu.

Çorakçılık : Topraktan, kaynatılıp süzülerek barut güherçilesi çıkarma işi.

Çorakdere : Samsun şehrinde, Mezraa nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

Çorakkadirler : Bolu kenti, Gökçesu nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

Çoraklanmak : Göz çapaklanmak.

Çoraklar : İzmir ili, Aliağa ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Çoraklaşabilme : Çoraklaşabilmek işi.

Çoraklaşabilmek : Çoraklaşma olasılığı bulunmak.

Çoraklaşma : Çoraklaşmak işi. Toprak alt tabakasında bulunan tuz ve bazların kılcallık yolu ile toprak yüzeyine çıkması sonucu bitki gelişiminin zorlaşması.

Çoraklaştırabilme : Çoraklaştırabilmek işi.

Diğer dillerde Çorak anlamı nedir?

İngilizce'de Çorak ne demek? : adj. arid, barren, desert, infertile, poor, waterless, gaunt, jejune

Fransızca'da Çorak : aride, pelé/e, infertile

Almanca'da Çorak : adj. trocken

Rusça'da Çorak : adj. бесплодный, солоноватый