Initation türkçesi Initation nedir

  • Rna sentezinin başlaması. hayvan davranışında bir uyartıya bir davranışla verilen cevap.
  • Biyoloji alanında kullanılır.
  • Başlama.

Initation ingilizcede ne demek, Initation nerede nasıl kullanılır?

Initation factor : Protein sentezinin başlangıcında nırna' nın ribozoma bağlanmasını sağlayan birkaç yardımcı protein. faktör f. prokaryotlarda ıf, ökaryotlarda elf ile gösterilir. Başlama faktörü.

Affinitative : Çekici. Birleşme eğilimi gösteren. Yakın ilişki. Cazibeli. Güçlü çekimi olan.

Segmentum initale : Miyelin içeren sinir hücrelerinde akson tepesiyle miyenilleşmenin başladığı kısım arasındaki yer. Başlangıç bölütü.

Trinitarian : Teslis prensibine ait.

Trinitarianism : Teslis prensibini savunan görüş. Kutsal üçleme doktrini. Baba oğul ve kutsal ruh'tan oluşan tanrı'nın birliği inancı (hristiyanlık).

Trinitarians : Teslis prensibine inanan kimse. Teslis tarikatı üyesi (1198). Teslis prensibine ait.

İngilizce Initation Türkçe anlamı, Initation eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Initation ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Herald : Müjdecisi olmak. Haber vermek. Selamlamak. Haberci. Müjdelemek. İlan etmek. Müjdeci. Bildirmek. Birşeyin müjdecisi olmak. Elçi.

 

Acacia : Akasya sakızı. Salkım ağacı. Arap zamkı. Küstüm otugiller (mimosaceae) familyasından, parçalı yapraklı, sarı çiçekli, çanak ve taç yaprakları 4-5 parçalı, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, ülkemizde doğal olarak yayılış gösteren çalı ya da ağaç formundaki bitkiler. Akasya. Mimoza.

A cells : Pankreasın langerhans adacıklarında glukagon salgılayan, içlerinde özel boyalarla boyanan, fevkalade parlak, alkolde çözünmeyen, kırmızı renkli granüller bulunan, az sayıdaki hücre. a hücreleri. hipofiz bezinin ön lobunda (pars distalis) yer alan, içlerinde asidofil granüller taşıyan, boyayı emen, büyüme hormonunu salgılayan bez hücreleri. asidofil hücreler. 3.mayalarda eşeyli üreme sırasında a hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre. Alfa hücreleri. A hücresi.

Aardvark : Karınca yiyen. Yer domuzu. Borudişli. Damarlı dişliler (tubulidentata) takımının, yer domuzugiller (orycteropodidae) familyasından, 100 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, afrika'da kazdığı inlerde yaşayan bir tür. Yerdomuzu.

Inceptions : Fikir aşılama. Başlangıç.

Hint : Hissettirmek. İma etmek. İma. Atfetmek. Anıştırmak. İpucu. Yararlı öğüt. Dokundurmak. Sezindirmek.

Inceptive : Başlayan. Birinci. Bağlayan. Baştaki.

Glimpse : Bir an için görmek (bir şeyi). Kısa bakış. Gözüne ilişmek. Görür gibi olmak. Gözüne ilişme. Anlık bakış. Görür gibi olmak (birini). Göz atmak. Görünüp kaybolmak. Bir an için görmek.

Mark : Okullarda öğretmenlerce her öğrencinin başarısı üzerinde edinilen kanıyı, varılan yargıyı gösteren değer. Marka. Damgalamak. Çizgi. İm. Lekelemek. Marke etmek. Damga. Markos. Belirti.

 

Ism : Meslek. -izm. -cilik. Öğreti. İzm. Doktrin.

Initation synonyms : pointing out, philosophical system, signalisation, vestige, forerunner, beginng, predecessor, abiotic environment, connecting, aardvarks, indicant, commencements, gesture, initialisations, aardwolf, a cell, abductor muscle, establishing a foothold, inception, abo blood groups system, a chromosome, tincture, evidence, school of thought, communication, inchoation, clue, beginning, a site, mimesis, endlessness, harbinger, print.

Initation zıt anlamlı kelimeler, Initation kelime anlamı

Formalism : Biçimcilik. Eğitim, tiyatro, sosyoloji alanlarında kullanılır. Şekilcilik. Bir iş ya da süreci, bir gidiş ya da uygulamayı düzenleyici biçimsel kurallara bağlama. Toplumsal olguların anlamlarına bakmadan, yalnız biçimlerine, yapılarına, kurallarına ya da ilişkilerine önem veren öğreti ve uygulama. başlangıçta kendilerine verilen anlamı artık taşımayan kurallara uymayı sürdürme tutumu. Biçimselcilik. Biçimlerin güzelduyusal ve sanatsal yönden ön plana alındığı anlayış. 1915-1930 yılları arasında rusya'da ortaya çıkan, yapıtları kendi başına bir dizge kabul ederek öğeleri, aralarındaki başlantılara göre irdeleyen, bugünkü yapısalcılık akımının gelişmesine katkıda bulunmuş bir àkım. Formalizm. Biçimlerin estetik ve artistik yönden ön düzeye alındığı anlayış. Bilginin özü ve içeriği yerine biçimine önem veren, bilimlerde, özellikle matematikte, doğruların saymaca ilişkiler üzerine kurulduğunu, birtakım simgelerin tanımlarına dayandığını ve bu doğruların bütünüyle biçimsel olduğunu ileri süren soyutlayıcı bir düşünce yolu.

Advantage : Avantaj. Menfaat. İstifade. Benzerlerine göre daha yüksek bir konumda olma. Bir kişi, nesne, durum ya da koşuldan yana olan, başarı ya da kazançta yardımı dokunan olumlu özellikler, bkz.götürü. Futbol, bilgisayar, iktisat alanlarında kullanılır. İntifa. Yarar. Kendisine yapılan kural dışı davranışlara karşın, topu rahatlıkla kullanabilen ve süren oyuncunun durumu. Üstünlük.