Inshore türkçesi Inshore nedir

  • Kıyı yakınında.
  • Kıyıda.
  • Bir okyanus veya denizin kıyıya yakın olan sığ kısımları.
  • Kıyıya yakın.
  • İnşor.
  • Sahilde.
  • Kıyıya doğru.

Inshore ingilizcede ne demek, Inshore nerede nasıl kullanılır?

Insheathe : Kılıfa koymak. Bir kılıf içine yerleştirmek (ensheathe olarak da yazılır). Kılıfına koymak.

Insheathed : Kılıfına koymak. Kılıfa koymak. Bir kılıf içine yerleştirmek (ensheathe olarak da yazılır).

Insheathing : Kılıfa koymak. Kılıfına koymak. Bir kılıf içine yerleştirmek (ensheathe olarak da yazılır).

Inshell : Kabuk içinde saklamak.

Inshrine : Kutsal bir yere koymak.

Captainship : Liderlik. Yüzbaşılık. Albaylık. Kaptanlık. Önderlik.

Inshrines : Kutsal bir yere koymak.

Bilineal kinship : Kimi toplumlarda saptanan, babayanlı akrabalıkla anayanlı akrabalığın bir arada işlediğini gösteren oluşum, bk. anayanlı akrabalık, babayanlı akrabalık, tekyanlı akrabalık. İkiyanlı akrabalık.

Agnatic kinship : Babayanlı akrabalık. Tüm akrabalık ilişki ve sorunlarını, baba soyunu temel alarak çözümleyen akrabalık türü. krş. anayanlı akrabalık.

Chieftainship : Şeflik. Emaret.

İngilizce Inshore Türkçe anlamı, Inshore eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Inshore ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Seaboards : Sahil. Deniz kıyısı. Deniz kenarı. Kıyı şeridi. Kıyı. Sahil kesimi. Yalı boyu. Kıyı bölgesi.

Onshore : Kıyıya yakın olan. Sahile doğru olan. Kıyıya. Kıyı berisi. Denizden karaya. Denizden karaya doğru.

Shorewards : Sahile doğru.

Seaboard : Sahil kesimi. Deniz kenarı. Geminin sol yanı. deniz taşıtlarının yanaştığı, çoğu tahta ve betondan yapılmış denize doğru uzanan yer. İskele. Kıyı şeridi. Yalı boyu. Deniz kıyısı. Kıyı bölgesi. Kıyı.

On shore : Karada. Sahile doğru olan.

Beachside : Sahile nazır. Sahile yakın. Denize sıfır. Denize nazır. Sahile sıfır. Kumsala nazır. Denize bakan. Sahil üzerinde. Sahile bakan.

Coastal : Kıyı (ile ilgili). Sahil. Kıyı. Kabotaj. Kıyı ile ilgili. Sahile ait. Sahille ilgili. Kıyısal. Sahil boyunca. Sahil devriye uçağı.

Littorals : Sahile yakın. Kıyı bölgesiyle ilgili. Sahil. Sahilde ya da sahil yakınında bulunan. Kıyısal. Sahil boyu. Kıyıya ait. Sahille ilgili. Kıyı.

In shore : Karaya yakın.

Coastward : Sahile doğru.

Inshore synonyms : seaward, shoreward, ashore.

Inshore zıt anlamlı kelimeler, Inshore kelime anlamı

Offshore : Açıklarında. Kıyıdan (deniz yönünde) açıkta bulunan. Kıyıdan uzak. Yabancı ülkeden. Denizde. Açık deniz. Dış. Karadan gelen. Kıyıdan uzakta. Yabancı.

Inland : Dahil. İçeride. Denizden uzak olan. Ülke içi. İçerilerde. Denizden uzak. İçe doğru. Ülkenin iç bölgelerine doğru. Denizden uzakta. Denizden uzak yerler.

Inshore ingilizce tanımı, definition of Inshore

Inshore kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Being near or moving towards the shore. As, inshore fisheries. Inshore currents.