Acting style türkçesi Acting style nedir

  • Oyun alanı.
  • Tiyatro alanında kullanılır.
  • Oyunun oynandığı yer, oyunun oynandığı düzeyin tümü.

Acting style ingilizcede ne demek, Acting style nerede nasıl kullanılır?

Acting : Sinema, televizyon, tiyatro alanlarında kullanılır. Hareket eden. Oyunun kişilerini, olayın çevresini, havasını canlandırma. bu işin yapılışı. Davranan. Yerine bakan. Vekalet eden. Bir tiyatro sanatçısının sahnedeki oyunu. oynanmak üzere yazılmış tiyatro yapıtı. Vekil. Oynama. Oynayış.

Style : Biçim. Çeşit. Stilize etmek. İğne. Stil. Şekillendirmek. Biçem. Dizayn etmek. Bir sinemacının, televizyoncunun kendine özgü anlatım yollarının, kişisel tutum, görüş ve duyuşunun oluşturduğu özellik. Deyiş.

Acting area : Oyun alanı. Oyunun oynandığı alan ya da yükselti.

Acting area instrument : Açık havada, gece oynanan oyunlarda oyun alanını aydınlatan aygıt. Oyun alanı ışıldağı.

Acting area lantern : Açık havada, gece oynanan oyunlarda oyun alanını aydınlatan aygıt. Oyun alanı ışıldağı.

Acting chairman : Vekil başkan.

İngilizce Acting style Türkçe anlamı, Acting style eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Acting style ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Analyze : Araştırmak. Çözümlemek. Analiz yapmak. Analiz etmek. Tahlil etmek. Psikanaliz tedavisi uygulamak. Tahlil yapmak. Çözümleme. Tahlil etime, inceleme.

 

Playground : Oyunyeri. Park. Eğlendirici ve dinlendirici etkinlikler için genellikle okul bahçesinin bir bölümünde ayrılan, uygun araç ve gereçlerle donatılan yer. 2-okulda beden eğitimi çalışmalarının, özellikle oyun ve spor gibi etkinliklerin yapıldığı alan. Çocuk parkı. Çocuk oyun alanı. Okul teneffüs avlusu. Kentlerde oturma alanlarına yakın, taşıt gidiş gelişine kapalı, çocukların oynamaları için türlü gereçlerle donatılmış açık ve yeşil alan türü. Oyun yeri.

Alto : Wisconsin eyaletinde yerleşim yeri. Pes uzamda kalın kadın sesi. Alto. En kalın kadın sesi. Alto sesli sanatçı. Georgia eyaletinde yerleşim yeri. En kalın ve tok tonlu kadın sesi.

Arena : Arena. Alan. Saha. Sahne. Roma imparatorluğu döneminde açık havada yapılan gösteriler için yapılmış geniş, çoğu kez değirmi biçimde oyun yeri. seyircilerin ortasında oyun yeri olan çevreli tiyatro'nun büyüğü. Bir sirkte gösterilerin yapıldığı alan. Wisconsin eyaletinde yerleşim yeri. Mücadele alanı.

Field of play : Ayaktopu oyununun oynandığı, uzunluğu en az 90, en çok 120, genişliği ise en az 45, en çok 90 m. olan toprak ya da çimle kaplı düz yer.

Playfield : Spor alanı. Eğlendirici ve dinlendirici etkinlikler için genellikle okul bahçesinin bir bölümünde ayrılan, uygun araç ve gereçlerle donatılan yer. 2-okulda beden eğitimi çalışmalarının, özellikle oyun ve spor gibi etkinliklerin yapıldığı alan.

Acting manager : Yönetici. Tiyatronun sanat dışındaki her türlü yönetsel ve parasal işlerinin başında olan yetkili. Tiyatro sorumlusu. Tiyatronun sanat dışındaki işlerini yürüten görevli.

 

Amateur theater : Özenci tiyatro. Profesyoneller tarafından yapılmayan tiyatro eserleri. Amatör tiyatro. Para karşılığında olmaksızın oynanan tiyatro; meslekten oyuncu olmayan, istekli, hevesli kişilerin kurduğu tiyatro topluluğu.

Allegory : Orunlama. Alegori. Bir konunun yerine onunla benzerlikleri olan başka bir konuyu geliştirerek öbürünü anlatma. birtakım soyut ya da somut kavramları kişileştirerek seyirciye iletme. Dokundurma. Yerine. Kinaye.

Acting style synonyms : sportsfield, act drop, abstractionism, stage area, absurd theatre, active hero, alley theme, playing field, actor manager, acting area, after piece, playgrounds, recreation ground, abstract theatre, acrobacy, field, adaptability.