Actuals türkçesi Actuals nedir

  • Hakiki.
  • Eylemsel.
  • Gerçekten.
  • İktisat alanında kullanılır.
  • Mal borsalarında en fazla iki iş günü içerisinde teslim koşuluyla yapılan alım satım işlemleri.
  • Eylemli.
  • Fiili.
  • Anında alım satım.
  • Gerçek.
  • Asıl.
  • Mevcut.
  • Aktüel.

Actuals ingilizcede ne demek, Actuals nerede nasıl kullanılır?

Actual acidity : Belirli koşullar altında var olan hidrojen iyonlarının miktarı. Gerçek asitlilik.

Actual address : Gerçek adres. Bir verinin bulunduğu bellek konumunun, donanım üzerinde erişimin doğrudan yapılabileceği biçimde belirtilen adresi. Hakiki adres.

Actual cathode : Gerçek katot.

Actual circumstances : Fiili gerçek durumlar. Asıl durumlar.

Actual compression ratio : Gerçek kompresyon oranı. Gerçek sıkıştırma oranı.

Actual decimal point : Gerçek ondalık noktası. Gerçek ondalık nokta.

Actual ground zero : Gerçek yer düzeyi. Gerçek yer sıfır noktası. İnfilak noktası.

Actual key : Gerçek anahtar.

Actual frequency : Efektif frekans.

Actual debt : Güncel borç. Şimdi ödenmesi gereken borç.

İngilizce Actuals Türkçe anlamı, Actuals eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Actuals ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A change in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

 

Existing : Bugünkü. Var olan. Varolan. Hali hazırdaki. Olma. Halihazırdaki. Var olma. Şu andaki.

A shift in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

A shift in supply : Sunum kayması. Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması.

Elementary : Basit. İlkel. Doğa güçleri ile ilgili. Elemanter. Öğesel. Başlangıç. Saf. Başlayanlar için. Öz.

For good and all : Velhasıl. Temelli olarak. Tamamen. Temelli olarak velhasıl. Tamamiyle. Netice olarak. Sürekli olarak. Temelli.

For real : Sahiden. Harbiden. Cidden.

Cardinal : Papayı seçen, ona danışmanlık eden ya da onun bakanları görevini yapan yetmiş başpapazdan her biri. Ötücü kuşlar (passeriformes) takımının, ispinozgiller (fringillidae) familyasından, 20 cm kadar uzunlukta, kuzey amerika'da yaşayan bir tür. Önemli. Baş. Esaslı. Kardinal. Katolik başpapazı. Kardinal kuşu. Esas. Başlıca.

 

Forsooth : Güya. Hakikaten.

Actuals synonyms : existent, by my troth, factual, abnormal budget, in being, abolition of forced labour convention, aboriginal, occupational, abreast of the times, genuine, in existence, a type mutual funds, genuinely, authentics, existed, forthcoming, actual, intrinsic, to day, dye in the wool, actually, a pass through certificate, basilary, ability to pay principle, actualities, available, effective, in point of fact, earnest, in effect, candid, dinkum, actuality.

Actuals zıt anlamlı kelimeler, Actuals kelime anlamı

Potential : Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Açığa çıkmamış. Bir nesne ya da kaynakta saklı ya da gerçekleşmemiş olanaklı güce ilişkin olan. Gizil(lik). Potansiyel. Gerilim. Gizilgüç. Gizli güç. Durum ya da konuma bağlı eylem yeteneği. toprak ya da bir yüksekten sonsuz uzaklık gibi ölçünlere göre belirlenen ve elektrik ya da mıknatıssal olan yeğinliğinin bir uzaklık boyunca eski tümleviyle verilen bağıl nicelik. Güç.

Unreal : Sanal. Düşsel. Gerçek dışı. Gerçek olmayan. Sahte. Asılsız. Hayali. Gerçekdışı.