Alliances türkçesi Alliances nedir

Alliances ingilizcede ne demek, Alliances nerede nasıl kullanılır?

Dalliances : Oyun. Cilveleşme. Oyalanma. Tembellik. Eğlence. Üşengeçlik. Oynaşma.

Mesalliances : Dengi olamayan biri ile evlenme.

Misalliances : Uygunsuz birliktelik. Dengi olmayan kimse ile evlenme. Yanlış evlilik.

Alliance israelite universelle : İsrailli bir kuruluş.

Balkan alliance : Balkan ittifakı.

Triple alliance : Üçlü anlaşma. Birinci dünya savaşından önce almanya, avusturya-macaristan ve italya devletleri arasında yapılan bağlaşmaya verilen ad. bk. anlaşık devletler. Üçlü ittifak.

Military alliance : Askeri ittifak.

Alliance : Sosyal birlik. Bağ. Birlik. Dünürlük. Bağlılık. İttifak. Bağlaşıklık. Akrabalık. Kodak birliği. Antlaşma.

International alliance : Uluslararası işbirliği.

Entering into an alliance : Anlaşma veya pakt yapma. Güçleri birleştirme. Ekip oluşturma. Ortaklık oluşturma. Bir müttefiklik içerisine girme.

İngilizce Alliances Türkçe anlamı, Alliances eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Alliances ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Cohesion : Ayrı olması gereken iki şeyin birbirine yapışması. aynı cins moleküller arasındaki çekim kuvveti. İltisak. Kohezyon. Yapışma. İçyapişkanlık. İçtutunum. Türdeş yapışma. Özdeş özdecikler arasındaki çekim kuvvetinden kaynaklanan topaklaşım. İçyapışkanlık.

 

Blood : Adam öldürme. Omurgalılarda oksijenin ve karbondioksitin taşınmasında görevli kırmızı kan hücreleri, organizmanın savunmasında görevli beyaz kan hücreleri ve kanın pıhtılaşmasında görevli olan kan pulcukları ve plazmadan oluşan sıvısal doku. kan proteini, kıl, mide içeriği ve idrar vb. yabancı maddeden arındırılmış temiz, taze, bütün veya suyu alınmış hayvan kanının hızlı bir biçimde dondurulması veya soğutulmasıyla elde edilen ürün, hayvan kanı. Kan. Soy. Dem. Kan bağı. Huy. İlkellere göre insana güç ve dirim veren, ruhu barındıran, kötülüğü uzaklaştıran, pisliği arıtan erginleme törenlerinde, kan kardeşliğinde, büyücülükte, beslenmede önemli yeri olan sıvı. Asalet.

Assent : Tasvip etmek. Anlaşmaya varmak. Uzlaşma. Razı olmak. Kabul etmek. Rıza. Kabul. Uzlaşmak. Onay.

Axes : Eksenli. Mihver. Eksen. Uyuşma. Eksenler.

Accordancy : Uygunluk. Koordinasyon. Ahenk. Uyum.

Bloodings : Adam öldürme. Kan bağı. Asalet. Huy. Kan. Yapı. Soy. Dem.

Hookup : Birkaç radyo istasyonunu birleştirme. İlişki. Bağlantı. Birbirine bağlama. Birkaç cihaz veya elektrik devresinin birbirine bağlanması. Kargaburun. Bağlantı şeması.

Confederations : Konfederasyon. Devletler birliği.

Convention : Gelenek. Kongre. Resmi bir toplantı veya konferans. Uylaşım. Töre. İki ya da daha çok devlet arasında yapılan bağlayıcı yazılı sözleşme. Toplu karar. Toplantı. Uzlaşma.

 

Covenant : Akdetmek. Sözleşme yapmak. Söz vermek. Mukavele yapmak. Uzlaşmak. Vadetmek. Sözleşme. Vaat etmek.

Alliances synonyms : agreeing, pacts, covenants, assn, cognation, binders, arrangement, binder, alliance, affinity, cousinage, delay, bond, connection, bindles, bk, blood relation, treaties, batt, amalgamations, confederacy, concordat, collaboration, treaty, bloods, pact, affixture, federation, affinities, dawdling, accordance, association, confederation.

Alliances zıt anlamlı kelimeler, Alliances kelime anlamı

Nonalignment : Bir dünya gücüyle müttefik olmama durumu. Bağlantısızlık. Bloksusluk.

Alliances antonyms : unconnectedness.