Amplifying türkçesi Amplifying nedir

Amplifying ingilizcede ne demek, Amplifying nerede nasıl kullanılır?

Amplify : Daha ayrıntılı bir şekilde söylemek. (sesi) artırmak. Artırmak. Kuvvetlendirmek. Yükseltmek. Kuvvetlendirmek (sesini). Gücünü artırmak. Yükseltmek (ses). Güçlendirmek. Büyütmek.

Amplifiable : Daha büyük yapılabilen. Arttırılabilen. Şiddetlendirilebilen.

Amplification : Abartma. İlave. Bir ses sinyalinin güçlendirilerek hoparlör için hazır hale getirilmesi süreci. Özel bir nükleik asit baz dizisinin birçok kopyasını oluşturan in vitro çoğaltma işlemi. Ontogeni ve filogenide yapısal ve görevsel kompleksliğin gittikçe artırılması yönündeki değişiklikler. bir dna parçasının kopya sayısının in vitro ya da konak hücresi içinde fazla üretilerek artırılması. Ayrıntıları ile açıklama. Amplifikasyon. Yükseltme. Artırma. Genişletme.

Amplification factor : Yükseltme faktörü. Kuvvetlendirme katsayısı.

Amplification system : Ses dalgalarını güçlendirme ve daha yüksek sesli yapmak için kullanılan sistem. Ses hacmini yükseltme sistemi.

Amplifier gain : Yükselteç kazancı.

Amplificative : Büyülten.

Amplifications : Hacmini büyütme. Abartma. Yükseltme. Sesi yükseltme. Mübalağa. Büyütme. Artırma. İlave. Daha ayrıntılı bir şekilde söyleme. Ayrıntıları ile açıklama.

 

Amplifier distortion : Yükselteç bozulması.

Amplified : Takviye edilmiş. Daha güçlü hale getirilmiş. Daha güçlü yapılmış. Büyütülmüş. Sağlamlaştırılmış. Güçlendirilmiş.

İngilizce Amplifying Türkçe anlamı, Amplifying eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Amplifying ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Boom : Üzerine üst üste çeşitli ışıldaklar yerleştirilebilen direk. Fırlamak. Yıldızı parlamak. Gürlemek. Genel satakda canlılık. Patlama sesi. İktisadi dalgalanmanın genişleme aşamasında büyüme oranında meydana gelen sürekli ve alışılmamış düzeyde artışın olduğu durum. krş. çöküntü. Gelişmek. Yükselmek. Işık direği.

Amplify : Gücünü artırmak. Yükseltmek. Kuvvetlendirmek. Daha ayrıntılı bir şekilde söylemek. Kuvvetlendirmek (sesini).

Aggrandise : Zenginliğini çoğaltmak. Yüceltmek. Uzatmak. Çoğaltmak. Bir şeyin daha yüce görünmesini sağlamak. Daha büyük yapmak. Abartmak. Gücünü veya konumunu yükseltmek.

Be a father to : -e baba olmak (genellikle biyolojik). Göz kulak olmak. Bir baba gibi davranmak. Öğüt vermek. Korumak. Nasihat vermek.

Blows : Filizlenmek. Dalgalanmak. Üflemek. Islık çalmak. Çıkmak. Patlamak. Tomurcuk açmak. Nefes vermek. Patlatmak.

Amplifies : Yükseltmek. Kuvvetlendirmek. Kuvvetlendirmek (sesini). Gücünü artırmak. Daha ayrıntılı bir şekilde söylemek. (sesi) artırmak.

Enlarge : Geliştirmek. Çoğaltmak. Ayrıntıya girmek. Büyültmek. Büyümek. Genişlemek. Uzatmak. Boyutunu büyütmek.

 

Breed : Damızlık olarak beslemek. Soy. Doğurmak. Tür. Cins. Nesil. Yetiştirmek. Sebep olmak. Çiftleşmek.

Aggrandize : Yüceltmek. Çoğaltmak. Abartmak.

Add : Ekleme yapmak. Eklemek. Toplamak. Neticelenmek. Resim seçiciye, belli bir alıcıdan gelen resmi, başka bir alıcıdan gelen resme bindirmesi için verilen komut. (bindirilecek resmi veren alıcının sayısı belirtilerek "üçü bindir!, biri bindir!" biçiminde söylenir). Katmak. Bindir. Sinema, televizyon, ekonomi alanlarında kullanılır. İlave etmek.

Amplifying synonyms : bring up, enlarging, boomed, dilated, dilating, augment, aggrandizes, build on, broadened, bid up, augments, blow up, broaden, aggrandized, aggrandizing, dilate, aggrandised, dilates, add to, broadens, enlarge upon, enlarges.