Answer back türkçesi Answer back nedir

  • Terbiyesizce cevap vermek.
  • Cevabı yapıştırmak.
  • Karşılık vermek.
  • Çemkirmek.
  • Küstahça cevap vermek.

Answer back ile ilgili cümleler

English: She knows better than to answer back to him.
Turkish: Ona karşılık vermeyecek kadar akıllıdır.

Answer back ingilizcede ne demek, Answer back nerede nasıl kullanılır?

Answer : Kefil olmak. Yeterli olmak. Karşılık. Tanımlamak. Yanıt. Yanıt vermek. Gitmek. Bakmak (kapı). Eşit olmak. Yetmek.

Back : Gövdenin, ense ile kuyruksokumu arasındaki ve ayrıca cimnastikte bir devinim grubunun alanı olan bölümü. Geçmişe. Arkaya. Geride. Kasalı çalgılarda kasanın arka tarafında kalan ve genellikle birbirine yapıştırılmış iki simetrik parçadan oluşan ağaç tabakası. Sırt. Geçmişte. Alt tahta. Arkalık. Bir takımda savunma katını oluşturan ve kalecinin önünde yer alan oyunculardan her biri.

Answer a call : Çağrıyı yanıtlamak.

Answer a challenge : Cesarete karşılık vermek. Meydan okumayı kabul etmek. Zorlu işi üstlenmek.

Answer a letter : Cevap yazmak. Mektuba yanıt vermek. Mektubu cevaplamak.

Answer a question : Soru cevaplamak.

İngilizce Answer back Türkçe anlamı, Answer back eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Answer back ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Reciprocate : Karşılıklı yapmak. Karşılıklı olmak. Acısını çıkartmak. Acısını çıkarmak. Mukabele etmek. Gitgel hareketiyle çalışmak. Karşılığını vermek. -e karşılıkta bulunmak. Aşağı yukarı işlemek.

Countered : Sayıcı. Sayaç. Karşı çıkmak. Karşılıkta bulunmak. Tezgah. Karşı atak yapmak. Karşı koymak. Karşı gelmek. Kontra yumruk atmak.

Rejoined : Cevaba cevapla karşılık vermek. Kavuşmak. Cevap vermek. Yeniden iştirak etmek. Tekrar katılmak. Yeniden birleştirmek. Tekrar birleştirmek. Yeniden katılmak.

Rejoin : Yeniden birleştirmek. Kavuşmak. Yeniden iştirak etmek. Tekrar iştirak etmek. Cevap vermek. Yeniden katılmak. Cevaba cevapla karşılık vermek. Tekrar birleştirmek. Tekrar katılmak.

Rejoining : Cevap vermek. Tekrar iştirak etmek. Tekrar katılmak. Yeniden iştirak etmek. Cevaba cevapla karşılık vermek. Yeniden katılmak. Yeniden birleştirmek. Tekrar birleştirmek.

Rejoins : Yeniden birleştirmek. Tekrar katılmak. Yeniden katılmak. Tekrar birleştirmek. Yeniden iştirak etmek. Cevaba cevapla karşılık vermek. Tekrar iştirak etmek. Kavuşmak.

Answered back : Karşılık verdi. Alay ederek yanıtlamak. Susmadı.

React : Aksi yönde hareket etmek. Mukabele etmek. Tepki göstermek. Karşı gelmek. Tepkiyle karşılamak. Reaksiyon vermek. Tepkimek (kimya terimi). Tepkimek. Tepki yapmak.

Riposte : Çabuk cevap. Hemen verilen cevap. Karşı saldırı. Sert cevap vermek. Hamle. Karşı yarışmacının bir dürtüş, ya da vuruşu gerçekleştirmek amacıyla sayılan vücut bölgesine yönelen savutunu çeldikten sonra, karşılık olarak uygulanan vuruş. Zekice cevap vermek. Karşıl vuruş (dürtüş). Karşı atak yapmak. Hazırcevap.

 

Make a point : Önemli bir noktaya temas etmek. (önemli bir şeye) parmak basmak. Taşı gediğine oturtmak. Taşı gediğine koymak. Mim koymak. Sayı yapmak.

Answer back synonyms : counter, field, answers, counteracts, countering, counteract, give a sharp reply, answered, give back, retorting, fielded, fielding, answerback, counteracted, retort, retorts, come back, retorted, answer.