Ayarlamak nedir, Ayarlamak ne demek

  • Bir ölçünün doğruluğunu belli bir örneğe göre düzeltmek, doğrulamak
  • Bir aygıtı belli bir iş yapabilecek duruma getirmek.
  • Kandırmak.
  • Düzenlemek.
  • İşleri birbiriyle çatışmayacak veya zamanında bitirecek bir biçimde düzenlemek.

"Ayarlamak" ile ilgili cümleler

  • "Saati radyoya göre ayarlamak."
  • "Derken kamerayı bir başka sahneye ayarladık." - A. Kabaklı
  • "Kanunlar, vatandaşın hareket tarzını ayarlayan kaidelerden ibarettir." - M. Kaplan
  • "Babamı ayarlarsam sinemaya gideceğim."

Yerel Türkçe anlamı:

Tekdir etmek.

Kimya'daki anlamı:

1.Ölçü aletlerinin derecelendirilmesi. 2.Ölçü aletlerinin hatasının bulunması. 3.Ölçü aletlerinin gelişi güzel seçilen ölçeğine karşı gelen mutlak değerleri deneysel olarak bulma işlemi.

İngilizce'de Ayarlamak ne demek? Ayarlamak ingilizcesi nedir?:

calibrate, set, calibration

Fransızca'da Ayarlamak ne demek?:

étalonner

Ayarlamak tanımı, anlamı:

Ayarlama : Ayarlamak işi, kalibraj. Düzene koyma, regülasyon.

Ayar : Altın, gümüş vb. madenlerden yapılmış şeylerin saflık derecesi. Saatler için belli bir yere göre kabul edilmiş olan ölçü. Bir aygıtın gereken işi yapabilmesi durumu. Bir iş veya bir davranışta gereken ölçü. Değer, derece.

Dozunu ayarlamak : İlacın ölçüsünü aşmamak, gerektiği kadar vermek. ölçüyü aşmamak, aşırı davranmamak.

 

Fiyat ayarlamak : Para değerindeki değişiklik ve başka ekonomik şartlar dolayısıyla fiyatları düzenlemek.

Ölçün : Standart.

Doğrulu : Bir doğru boyunca olan, müstakim.

Düzeltmek : Bozukluğunu gidermek, onarmak. Yanlıştan kurtarmak, tashih etmek. Düzgün duruma getirmek.

Doğrulamak : Bir şeyin doğru olduğunu ortaya koymak, desteklemek, gerçeklemek, teyit etmek, tasdik etmek. Bir önermenin doğruluğunu veya yanlışlığını belirlemek amacıyla olayları inceleyip araştırmak.

Aygıt : Vücutta belirli bir görevi yerine getiren organ grubu. Birçok parçadan yapılmış alet, cihaz. Birkaç aletin uygun bir biçimde eklenmesinden oluşturulan ve bazı belli deneylerin yapılmasına yarayan takım.

Durum : Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl. Duruş biçimi, konum, tavır. Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri.

Getirmek : Bir şeyi yanında veya üstünde bulundurmak. Sağlamak. Erişmek veya eriştiğini sanmak. Gelmesini sağlamak. İletmek, bildirmek. Sebep olmak, ortaya çıkarmak. Bir makama atamak veya seçmek. Bazı kelimelerle birleşik fiil yapar. İleri sürmek.

Düzenlemek : Müzik aletlerini akort etmek. Düzenleme yapmak. Düzenli, düzgün duruma getirmek, düzen vermek, tanzim etmek. Yapmak, hazırlamak.

Kandırmak : Kanmasını sağlamak, inandırmak, ikna etmek. Aldatmak. İçme, yeme isteğini karşılamak.

Ayarlamak ile ilgili Cümleler

  • Tom'un her gece yatmaya gitmeden önce yaptığı son şey çalar saatini ayarlamaktır.
  • Yatmaya gitmeden önce çalar saati ayarlamak zorundasın.
  • Bunu ayarlamak ne kadar zordu biliyor musun?
  • Herkes ayarlamak zorunda.
  • John'un yaptığı gibi bu cihazı ayarlamak için hiç kimsenin yeterli bilgisi yok.
  • Her sevişmek isteyen adama ve kadına, kadın ve adam ayarlamak zorunda değildin.
 

Diğer dillerde Ayarlamak anlamı nedir?

İngilizce'de Ayarlamak ne demek? : v. assay, collimate, adjust, regulate, calibrate, tone, trim, standardize, arrange, draw up, fix up, gear, justify, lay on, measure, proportion, reset, scale, set, square, syntonize, time, tune

Fransızca'da Ayarlamak : régler, ajuster, mesurer, rajuster, régulariser

Almanca'da Ayarlamak : v. einstellen, gradieren, justieren, timen, visieren

Rusça'da Ayarlamak : v. регулировать, настраивать, налаживать, выверять, юстировать, соразмерять, отрегулировать, настроить, наладить, выверить, соразмерить