Be in possession of türkçesi Be in possession of nedir

  • -a sahip olmak.
  • -nin sahipliğinde olmak.
  • -nı bulundurmak.
  • -si olmak.
  • Sahip olmak.

Be in possession of ingilizcede ne demek, Be in possession of nerede nasıl kullanılır?

Be : Var olmak. Berylliumb (berilyum). -dı. -di. Alaşımların hazırlanmasında kullanılan hafif bir metalik kimyasal element. Bulunmak. Mal olmak. Anlamına gelmek. Durmak. Olmak.

In : Olarak. Gelmiş olan. İç. Dahili. İçeri. De. İktidardaki. Tutulan. Da. İçeri doğru yönelen.

Possession : Cinnet. Bir mal üzerindeki kullanma ve iyelik hakkı. İrade gücü. İyelenmek. Mülk edinme. Egemenlik. Hüküm. Kafayı takma. Sahiplik. Mülk.

Of : Hakkında. Yüzünden. -den. -dan. -nın. Den. Karşı. Li. Nin. -nin.

Be in : Olayın vb içinde olmak. Yer almak. Çıkmak (mevsimi geldiği için sebze veya meyve). Bir olaya vb karışmak. Gol olmak. Moda olmak. Bir olaya vb bulaşmak. Evde veya ofiste bulunmak.

Be in a bad mood : Havasında olmamak. Keyifsiz olmak. Keyfi yerinde olmamak.

Be in the ascendant : İtibar kazanmak. Yükselmek. Hükmetmek. Yıldızı parlamak.

Be in a bad way : Meydanda kalmak. Mutsuz bir ruh halinde olmak. Kötü gününde olmak. Heyheyleri üzerinde olmak. Çok zor bir durumda olmak. Ağır hasta olmak. Çok hasta olmak. Zorluklar veya sorunlar yaşıyor olmak.

Be in a bad temper : Pirelenmek.

 

İngilizce Be in possession of Türkçe anlamı, Be in possession of eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Be in possession of ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Acquires : Elde etmek. Yakalamak. Kazanmak. İktisap etmek. Almak. Edinmek. Ele geçirmek. Sonradan kazanmak.

Enjoyed : Hoşlanmak. Sevilmiş. Tadını çıkarmak. Yararlanmak. Zevk alınmış. Hoşuna gitmek. Hoşlanılımış. Beğenilmiş. Beğenmek.

Have : Olmak. Yapmak. Almak. Dolandırmak. Göz yummak. Bulunmak. Yaptırmak. Elde etmek. Zorunda olmak.

Possesses : Elinden tutmak. Hakim olmak. Haiz olmak. Elinde bulundurmak. Egemen olmak. Kurcalamak (zihin). Etkilemek. Tutmak.

Acquire : Almak. Elde etmek. Edinmek. Ele geçirmek. İktisap etmek. Sonradan kazanmak. Kazanmak. Yakalamak.

Enjoying : Haz almak. Nail. Beğenmek. Hoşlanmak. Tadını çıkarmak. Tadına varmak. Zevk almak. Hoşlanma. Yararlanmak. Hoşuna gitmek.

Hast : “to have” (ikinci şahıs tekil) fiilinin eski kullanımı. Have fiilinin eski hali.

Enjoys : Hoşlanmak. Sevmek. Hoşuna gitmek. Haz almak. Beğenmek. Tadını çıkarmak. Tadını almak. Anlamak. Keyfini çıkarmak. Tat almak.

Gotta : -malı. -meli. -e sahip olmak. Gerekmek (internet argosu).

Bear : Bulundurmak. Sapmak. Duymak (sevgi). Yönelmek. Vermek. Uygun olmak. Dayanmak. Borsa fiyatlarını düşürmek. Aklında olmak. Katlanmak.

Be in possession of synonyms : get possession of, possess, hass, had, has, enjoy, come by, hassler, hath.