Booze türkçesi Booze nedir

Booze ile ilgili cümleler

English: We're all out of booze.
Turkish: Hiçbirimiz içkili değiliz.

English: The doctor warned me to stay away from booze.
Turkish: Doktor, içkiden uzak durmam için uyardı.

English: He boozes too much.
Turkish: O çok içki içer.

English: You're out of booze.
Turkish: İçkin bitti.

Booze ingilizcede ne demek, Booze nerede nasıl kullanılır?

Booze up : Alem. Cümbüş. Sarhoş olana kadar içmek. Çok içmek. İçki alemi.

Be on the booze : Kafayı çekmek.

Boozed : İçkili. Kafayı bulmuş. Sarhoş.

Boozer : İçki içen kimse. Pub. İçkici. Alkolik. Sarhoş. Bar. Meyhane. Ayyaş.

Boozers : Sarhoş. Pub. Meyhane. Ayyaş. İçkici. İçki içen kimse. Bar. Alkolik.

Boozier : Sarhoş. Ayyaş. İçkici.

Boozes : Kafayı çekmek. Demlenmek. Alem yapmak (argo terim). Kafayı çekmek (argo terim). Alem yapmak. Mazot. Alem. Piyizlenmek. Sert içki. İçki içmek.

Booziest : Ayyaş. İçkici. Sarhoş.

Bamboozlement : Dolandırma. Sahtekarlık. Dolandırıcılık. Üçkağıtçılık.

Bamboozle : İşletmek. Kazıklamak. Kandırmak. Yamuk yapmak. Kafeslemek. Şaşırtmak. Aldatmak. Üçkağıda getirmek.

İngilizce Booze Türkçe anlamı, Booze eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Booze ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Swigs : Yudum. Kafayı çekme. Bir yudum. Bir yudumda içmek. İçmek. Bir dikişte içme. Lıkır lıkır içmek. İçme.

Bacchanal : Şarap tanrısı baküs'e tapan kimse. Baküs şenliği. Baküs ile ilgili. Ayyaş.

Drunk : Sarhoşluk. Sarhoş. Kafayı bulmuş. Mest olmuş. İçkili. Kendinden geçmiş. Alkollü. Esrik. Mest.

Banner : Sembol. (çok) başarılı. Çok iyi. Mükemmel. Bayrak. Manşet. Sancak. Pankart.

Inebriant : Sarhoşluğa neden olan. Sarhoş edici faktör. Sarhoş edici. Sarhoş eden.

Short drink : Kısa içimlik. Alkollü içki.

Drink heavily : Çok içmek.

Port : Liman kenti. Liman. Kapı. Bağlantı noktası. Lombar. Porto şarabı.

Hard drink : Alkollü içki.

Go on the razzle dazzle : Cümbüş yapmak.

Booze synonyms : hit it up, ardent spirits, pub crawl, bacchanalia, brew, hooch, whisky, brews, juice, have a wet, blowouts, hooches, benders, tank, grog, booze up, belt down, fuel oil, vodka, schnaps, be on the booze, carouses, bowses, mescal, aquavit, bevvy, inebriate, gin, take in, be steeped, bowsed, diesel oil, bend the elbow.

Booze zıt anlamlı kelimeler, Booze kelime anlamı

Abstain : Çekimser kalmak. Uzak durmak. Kaçınmak. Perhiz yapmak. Çekimser olmak. İçkiden uzak durmak. İçki içmemek. Çekinmek. Geri durmak. Oy vermemek.

Booze ingilizce tanımı, definition of Booze

Booze kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To drink greedily or immoderately, esp. alcoholic liquor. To tipple. A drinking. A carouse.