Brand image türkçesi Brand image nedir

  • İktisat alanında kullanılır.
  • Marka imajı.
  • Tüketicinin belleğinde bir ürün ya da grubu hakkında oluşturulan izlenimler.

Brand image ingilizcede ne demek, Brand image nerede nasıl kullanılır?

Brand : Damga. Bir mal, hizmet ya da kurumu tanıtmaya ve benzerlerinden ayırmaya yarayan tescil edilmiş özel ad, kısaltma veya işaret. Dağlamak. Damga vurmak. İktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. İşlemek. Satağa gönderilen malların sarmalaçlarına konulan belit. resim ya da harfle yapılan işaret. bilet ya da para yerine kullanılan maden ya da başka bir özdekten yapılı gereç. Yaftalanmak. Markalamak. Lekelemek.

Image : Benzetme. Gerçekle ilişkisi olmadığı halde insanın zihninde tasarlayıp canlandırdığı şey. ortada açık bir uyaran olmadan, eski bir duyusal-algısal yaşantının zihinde yeniden canlanan biçimi. Şekil. Irakgörürlerin göz merceğine ya da fotoğraf plağı üzerine düşen yıldız resmi. Tapıncak. Bir nesnenin çeşitli noktalarından çıkan ışık ışınlarının, bir ışıksal dizgeden geçtikten sonra oluşturdukları biçim. Aynı. İzlenim. Bilgisayar, eğitim, fizik, uzay, sinema, televizyon, veterinerlik alanlarında kullanılır. Çıkarımcı yolda uzancalı yordamlarda bir kavram yaratmak üzere kullanılan görsel anlatım ya da tasarımsal görünü.

 

Brand awareness : Marka bilinci. Marka bilinirliği. Marka farkındalığı.

Brand awareness and loyalty : Marka farkındalığı ve bağımlılığı.

Brand choice : Marka seçimi.

Brand leader : Lider marka. Bir mala ilişkin piyasada en büyük paya sahip marka.

İngilizce Brand image Türkçe anlamı, Brand image eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Brand image ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abnormal budget : Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe. Olağanüstü bütçe.

A type mutual funds : A tipi yatırım fonu. A tipi yatırım fonu ortaklığı. Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25’ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiye’de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu.

Ability to pay principle : Ödeme gücü ilkesi. Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi.

A shift in supply : Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması. Sunum kayması.

 

Ability rent : Özel yeteneklere sahip olan kişilerin üretime katkılarının üstünde elde ettikleri kazanç fazlası. krş. kıtlık rantı. Yetenek rantı.

A shift in individual demand : Bireysel istem kayması. Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

A group shares : Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kara iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü. A grubu hisse senedi.

Abnormal budget receipts : Olağanüstü bütçe harcamalarını karşılamak için, söz konusu dönemde ek harç, vergi ve borçlanma gibi yollarla elde edilen gelir. Olağanüstü bütçe geliri.

Ability to pay approach : Güç yaklaşımı. Bireylerin, devlet harcamalarının finansmanına, elde ettikleri gelir düzeyiyle orantılı olarak vergilendirilmeleri yoluyla katılmalarını ifade eden ve adam smith tarafından geliştirilen vergileme yaklaşımı. krş. yararlanma yaklaşımı.

A change in demand : Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. İstem kayması.

Brand image synonyms : abnormal budget expenditures, a change in supply, a pass through certificate, abolition of forced labour convention, a change in individual demand, a shift in demand.