Captive market türkçesi Captive market nedir

  • Tutsak piyasa.
  • Kıtlık, ikame mallarının olmaması veya yüksek fiyatlı olması, rekabetin olmaması gibi nedenlere bağlı olarak olası alıcıların belli bir firmadan mal satın almak zorunda kaldıkları piyasa. potential customers who are constrained to purchase a good or service from a particular supplier because of (1) shortages, (2) competitors' high prices, (3) lack of competition, (4) unique feature or benefit of the item, or (5) the seller owning the buying entity.
  • İktisat alanında kullanılır.

Captive market ingilizcede ne demek, Captive market nerede nasıl kullanılır?

Captive : Mahkum. Esir. Emir. Rehine. Kapatılmış. Köle. Tutsak edilmiş. Baskı altında. Savaş esiri. Kısıtlanmış.

Market : Satak. Piyasaya sürmek. Genel satak. Çarşıda alışveriş etmek. Talep. Alıcılarla satıcıların belirli bir günde bir araya gelerek alış veriş ettikleri yer. İstek. Çarşı. İktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Pazarlamak.

Captive audience : Zoraki dinleyiciler. Dinlemeye mecbur edilen kimse.

Captive company : Bir hizmet sunması için bir başka şirket tarafından kurulmuş şirket.

Captive product : Zorunlu olarak birlikte tüketilmesi gereken tamamlayıcı mallar. Tutsak mal.

Captive test : Tespit edilmiş füze testi. Statik deney. Bremze füze testi.

 

İngilizce Captive market Türkçe anlamı, Captive market eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Captive market ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abnormal budget receipts : Olağanüstü bütçe geliri. Olağanüstü bütçe harcamalarını karşılamak için, söz konusu dönemde ek harç, vergi ve borçlanma gibi yollarla elde edilen gelir.

A change in individual demand : Bireysel istem kayması. Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

Abnormal budget : Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe. Olağanüstü bütçe.

A shift in individual demand : Bireysel istem kayması. Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

Abolition of forced labour convention : Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi. Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi.

 

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçe gideri. Olağanüstü bütçenin giderleri.

Ability to pay principle : Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi. Ödeme gücü ilkesi.

A type mutual funds : A tipi yatırım fonu ortaklığı. Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25’ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiye’de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu. A tipi yatırım fonu.

A change in demand : Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. İstem kayması.

A pass through certificate : Taşınmaz rehniyle sağlanmış bir kişisel alacak karşılığında alacak sahibi finansal kurum tarafından çıkarılan değerli kağıt. Tutsat senedi.

Captive market synonyms : a group shares, a change in supply, a shift in supply, ability rent, ability to pay approach, a shift in demand.