Cestus türkçesi Cestus nedir

Cestus ingilizcede ne demek, Cestus nerede nasıl kullanılır?

Cestui : (hukuk) o kişi. O.

Cestui que trust : Cestuis que trustent. Bir krediden kazanç sağlayan kimse. Bir krediden yararlanan kimse.

Cestuis que trustent : Bir krediden kazanç sağlayan kimse. Cestui que trust. Bir krediden yararlanan kimse.

Incestuous : Enseste ait. Ensest yapan. Ensest sonucu doğan. Ensest.

Incestuously : Aile içinde bir şekilde. Ensest bir şekilde. Enseste ait olarak.

Cest : Kadınların giydiği korse veya kuşak.

Cestode neck : Sestot boynu. Birçok sestotta skoleksle strobila arasında bulunan halkalanmanın olmadığı kısım.

Cestodicide : Sestodları öldüren ilaçlar. Sestodisit. Sestodları öldüren antelmentikler.

Cesta : İnce dalların veya sazların birlikte örülmesinden yapılan sepet (ispanyolca). Jai-alai top oyununda kullanılan çember şeklindeki sepet.

Cestodiasis : Sestodiyazis. Sestodiyaz. Sestod enfeksiyonu.

İngilizce Cestus Türkçe anlamı, Cestus eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Cestus ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Anticline : Bir kıvrımın kabarık, tepe yeri. bk. tekne, kıvrım. Katmanlı kayaçlarda, katmanları tepeden ters yanlara yatımlı, semer biçiminde kıvrım. Yayak. Merkezi bir eksenden iki yana doğru inen kayaç yapısı (jeoloji). Coğrafya, madencilik, jeoloji alanlarında kullanılır. Antiklinal. Eğme. Semer. Yukaç.

 

Arcuation : Kubbe. Kavis. Eğrilik. Kemerli inşaat. Arkuasyon.

Band spectrum : Şerit izge. Moleküllerin dönme erke düzeyleri arasındaki geçişlerin bir cam ya da flim üzerindeki görüngelerinin renkli kolanlar biçimindeki görüntüsü. Bant spektrumu. Özdeciklerin dönme erke düzeyleri arasındaki geçişlerden oluşan izge. Kuşak izgesi. Görünge. Kuşak görünge. Kolan görünge. Geniş kuşaklardan oluşan ve özdeciklerden kaynaklanan keskin kıyılı salım ya da soğurum izgesi.

Archway : Kemer altı yolu. Üstü kemerli geçit. Üst kemerli geçit. Kemerli giriş. Kemerli geçit. Kemeraltı. Kemerli yol. Kemeraltı yolu.

Cinctures : Kuşatmak. Sarmak. Çevrelemek. Pervaz. Dolamak.

Arches : Kemerler. Taban çukuru. Kavis. Ayak tabanı kemeri. Yay.

Abdominal belt : Karın kemeri. Tıbbi nedenlerle karın bölgesine giyilen destek.

Arch : En yüksek düzeyde. Yay çizdirmek. Eğmeç. Kendiyle bağlaşımlı koşullu çokdeğişirlik. Nazlı. Çapkın. Ayak tabanı kemeri. Kamburlaşmak. Kubbelenmek.

Saviour : Cankurtaran. Mesih. Kurtarıcı.

Cestus synonyms : dilleniid dicot genus, rock rose, cistaceae, rockrose family, good shepherd, jesus of nazareth, family cistaceae, genus cistus, cummerbund, cincture, arc, archways, breechcloths, supporter, cinctured, corsets, binder, jesus christ, foundation garment, barrel vault, the nazarene, binders, girdle, ceinture, deliverer, belt, breechcloth, christ, corset, savior, girdles, redeemer, supporters.

Cestus ingilizce tanımı, definition of Cestus

Cestus kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A girdle. Particularly that of Aphrodite (or Venus) which gave the wearer the power of exciting love. A covering for the hands of boxers, made of leather bands, and often loaded with lead or iron.