Conditional credit türkçesi Conditional credit nedir

  • İktisat alanında kullanılır.
  • Uluslararası resmi kredi kurumları veya ülkeler tarafından bir proje veya programın uygulanması koşuluyla verilen kredi. krş. bağlı kredi.
  • Koşullu kredi.

Conditional credit ingilizcede ne demek, Conditional credit nerede nasıl kullanılır?

Conditional : Meşrut. Mukayyet. Koşullu. Şarta bağlı. Bir oluş ve kılışın şart biçiminde düşünüldüğünü anlatan, dolayısıyla, hiç bir yargı bildirmeyen, aynı zamanda dilek görevi de yapan tasarlama kipi: sırtını evin köşesindeki çınar ağacına yasladı: şuraya oturuversem... bu sabah rüzgarı hep böyle esse... güneş yerini hiç değiştirmese... şu tavuk boyuna gıdaklasa... (t. buğra, yalnızlar, s.174). beride, gökyüzü her ne kadar mavileşse, kayalar sarı sarı ışıldasa da, yayla zamanı geçmişti artık (t. buğra, yarın diye bir şey yoktur, s. 166) vb. dilimizde şarta bağlı oluş ve kılışlar genellikle geniş zaman eki üzerine getirilen -sa eki ile karşılanmaktadır: yağmur yağarsa, hava biraz serinler. tavsiyelerinize uyarsam, planladığım hedefe ulaşabilir miyim? vb. Bağlı. Koşullara bağlı. Bağıl. Şartlı. Şart kipi.

Credit : Yüksek öğrenim gören öğrencilerden burslu ve parasız yatılılar dışında kalanlara devlet, kamu kuruluşları ya da özel kuruluşlarca verilen ödünç para. Birine peşin para istemeden belirli bir ölçüye kadar mal verme. ödünç para vermeyi üstüne alma. geniş anlamda bankaların verdikleri borç paralar. İnanç. Çift yöntemli sayışımla verilen değerlerin alacaklı yönü, vezneden çıkan para, her tür sayışımdan çıkarılan değerler. Bir paranın ödenmesi, bir malın teslimi veya bir işin görülmesini karşı taraftan isteme hakkı. bilançonun aktifinde yer alan ve vadesi gelince kazanılacak para. Kredi vermek. Şereflendirme. Para yatırmak. Bir parayı, sayışımın alacaklı bölümüne yazma. Veresiye.

 

Conditional acceptance : Şartlı kabul. Koşullu kabul. Şarta bağlı kabul. Koşulun yerine getirilmesine bağlı kabul.

Conditional address : Koşullu adres. Koşulla adres.

Conditional bond : Koşullu tahvil. Şartlı tahvil. Şartlı borç senedi.

Conditional branch : Şartlı sapma. Ancak belirli bir koşul gerçekleşmişse yürürlüğe konulan sapma komutu. Koşullu sapma. Koşullu dallanma.

İngilizce Conditional credit Türkçe anlamı, Conditional credit eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Conditional credit ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A pass through certificate : Tutsat senedi. Taşınmaz rehniyle sağlanmış bir kişisel alacak karşılığında alacak sahibi finansal kurum tarafından çıkarılan değerli kağıt.

Abnormal budget receipts : Olağanüstü bütçe harcamalarını karşılamak için, söz konusu dönemde ek harç, vergi ve borçlanma gibi yollarla elde edilen gelir. Olağanüstü bütçe geliri.

Abolition of forced labour convention : Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi. Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi.

 

A change in individual demand : Bireysel istem kayması. Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

Ability to pay approach : Bireylerin, devlet harcamalarının finansmanına, elde ettikleri gelir düzeyiyle orantılı olarak vergilendirilmeleri yoluyla katılmalarını ifade eden ve adam smith tarafından geliştirilen vergileme yaklaşımı. krş. yararlanma yaklaşımı. Güç yaklaşımı.

Ability to pay principle : Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi. Ödeme gücü ilkesi.

A shift in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

A shift in supply : Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması. Sunum kayması.

A type mutual funds : Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25’ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiye’de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu. A tipi yatırım fonu. A tipi yatırım fonu ortaklığı.

A change in supply : Sunum kayması. Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması.

Conditional credit synonyms : abnormal budget, a shift in demand, a change in demand, abnormal budget expenditures, a group shares, ability rent.