Corpuscle türkçesi Corpuscle nedir

  • Tanecik.
  • Kan yuvarı.
  • Fizik alanında kullanılır.
  • Kan hücresi.
  • Kan küreciği.
  • Öğecik ve öğecik çekirdeği boyutlarında (10-(...)cm.—10-(...) cm.), bağımsız nitelikli, evrenin temel taşlarını oluşturan öğecikaltı tanecik.
  • Damla.
  • Parçacık.
  • Korpüskül.
  • Kürecik.
  • Zerre.
  • Yuvar.
  • Cisimcik.

Corpuscle ingilizcede ne demek, Corpuscle nerede nasıl kullanılır?

Blood corpuscle : Kan yuvarı. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Kan sıvısı içinde dolaşan şekilli elemanlar; omurgalılarda alyuvarlar ve akyuvarlar ile omurgasızlarda hemosit denilen hücreler. kan yuvarı. Alyuvar, akyuvar veya kan pulcukları gibi kanın biçimli elemanlarından biri, hematosit, hemosit, kan yuvarı. Kan cisimciği. Kan hücresi.

Guarnieris corpuscle : Guarnieri korpuskülü. Guarnieri cisimciği.

Krause corpuscle : Krause cisimciği. Bağ dokuda ve derinin stratum papillare katmanında bulunan soğuk, sıcak ve dokunum duyusunu alan sinir sonlanmaları.

Malpighian corpuscle : (anatomi terimi) böbrekteki bir kanala bağlı zaman kapsülü. Malpighi kan yuvarı. Böbreklerde, bowmann kapsülü ve yumakçıktan (glomerulus) meydana gelen ve böbreğin korteks bölgesinde bulunan yapı. dalak nodülleri, düğümcükleri. Malpıghı cisimciği. Malpighi cisimciği. Dalak lenfatik doku nodülü. Malpighi zerreciği.

 

Pacini corpuscle : Pasini cisimciği. Bağ dokuda sonlanan, basınç ve gerilim duyusunun alınmasından sorumlu lamelli cisimcik.

Red blood corpuscle : Alyuvar.

White blood corpuscle : Lökosit. Beyaz kan hücresi. Akyuvar.

Vater pacini corpuscles : Vater pacini cisimcikleri. Derinin dermis tabakası içinde, mukoza zarı altında, mezenterde, korneada, yürekte, gevşek bağ dokusunda bulunan, sinir ucunun çevresinde özel bağ dokusundan bir kapsül oluşması ile teşekkül eden, 1-4 milimikron kadar çapta yapılar.

Calcareous corpuscles : Kalsiyumlu hücreler. Trematod ve sestodlarda organik iyonlar ve karbondioksit için başlıca kaynak olduğu tahmin edilen, fosforilasyon reaksiyonlarında görev alan, karbondioksit fiksasyonunda kullanılan, larvanın konak vücuduna girdiğinde gereksinim duyduğu enerjinin sağlanmasında önemli rol oynayan, enzim katalizatörü olarak görev yapan organik (dna, rna, polisakaritler ve alkalin fosfat) ve inorganik (kalsiyum, magnezyum, fosfor, karbondioksit ve iz elementler) maddelerden oluşan yapılar.

Red corpuscle : Alyuvar.

İngilizce Corpuscle Türkçe anlamı, Corpuscle eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Corpuscle ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Flyspeck : Sinek salgısından oluşan leke. Küçük leke. Meyve çürüğü. Sinek pisliği lekesi.

Dribble : Çalımlamak. Azar azar akmak. Salyası akmak. Futbol, basketbol alanlarında kullanılır. Damlatmak. Sürmek (topu). Deliğe yuvarlanmak (bilardo). Çalım. Top sürme.

Haematocyte : Hematosit.

Globule : Yuvarlak biçimde özdek parçası (örn. yağ yuvarı). Globül. Çok küçük damla. Yuvarcık. Fizik, kimya alanlarında kullanılır.

 

Modicums : Az miktar. Nebze. Biraz.

Pilule : Hap. Hapçık. Küçük hap. Pilül. Küçük harf.

Grains : Granül. Hububat. Tane. Tahıl. Damarlı yüzey. Damar. Metali oluşturan minik tanecikler. Ağırlık birimi.

Blood corpuscle : Kan cisimciği. Kan sıvısı içinde dolaşan şekilli elemanlar; omurgalılarda alyuvarlar ve akyuvarlar ile omurgasızlarda hemosit denilen hücreler. kan yuvarı. Alyuvar, akyuvar veya kan pulcukları gibi kanın biçimli elemanlarından biri, hematosit, hemosit, kan yuvarı. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır.

Grain : Damarların düzeni (bir ağaç parçasının içindeki). Damarlı yüzey. Tahıl. Öğütmek. Sepilemek. Granül. Biyoloji, gitar, kimya, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Ağacı damarlı boyamak. Çizgi.

Corpuscule : Göze. Nesnecik. Newton'un ışının yayımı kuramında, çok yüksek hızlı küçük özdek parçacıklarına verdiği ad.

Corpuscle synonyms : vegetative cell, packed cells, identification particle, flake, particle, drams, red blood cell, particles, dribbles, bead, dribblet, crumbing, crumbed, absorptivity, flecking, grinding, ace, glimmered, absolute zero, wbc, chylomicron, modicum, somatic cell, gr, white blood corpuscle, sphere, molecule, atoms, particule, globe, atomies, blobbing, abcoulomb.

Corpuscle ingilizce tanımı, definition of Corpuscle

Corpuscle kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A minute particle. A molecule. An electron. An atom.