Edrek nedir, Edrek ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Kalaycı ve demircilerin ateşi karıştırmak için kullandıkları demir çubuk.

Teknik terim anlamı:

[Bakınız: edirek].

Edrek anlamı, kısaca tanımı

Karıştırmak : Karışma işini yaptırmak. İçinde ne olduğunu anlamak veya aradığını bulmak amacıyla elle yoklamak. Ayırt edememek, tam olarak seçememek. Üstünkörü okumak. Göz atmak, araştırmak, incelemek. Kurcalamak, oynamak. Yemeği dibinin tutmaması için kaşıkla altüst etmek

Demirciler : Tiyatronun demir işlerini yapan işçiler. Antalya şehrinde, Gebiz nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Antalya şehrinde, Manavgat belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Artvin şehrinde, Borçka ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yer. Aydın ilinde, Nazilli belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Balıkesir ili, Gökçedağ nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri. Balıkesir kenti, Korucu nahiyesine bağlı bir yer. Bolu kenti, Mengen belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Bolu ilinde, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yer. Çorum kenti, Bayat ilçesi, merkez bucağına bağlı bir bölge. Denizli kenti, Kale belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri. Erzurum ilinde, Tortum ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri. Eskişehir şehrinde, Mihalgazi ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yer. Gümüşhane ili, Çayra nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri. Karabük kenti, merkez belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Kilis kenti, merkez belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge. Kocaeli ili, Mollafeneri nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Malatya ilinde, Kürecik bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Muğla ilinde, Milâs belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri. Trabzon şehri, Yomra ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Zonguldak şehrinde, Alaplı belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.

 

Karıştırma : Karıştırmak işi.

Karıştır : Karıştırmak.

Kalaycı : Kap kalaylayan kimse. Üstünkörü iş yapan, sahtekâr.

Demirci : Demir satan, demir eşya yapan veya onaran kimse. Manisa iline bağlı ilçelerden biri.

Edirek : Ateş karıştırmakta kullanılan demir araç.

Karış : Parmaklar birbirinden uzak duracak biçimde gergin duran elde, başparmak ile serçe parmağın uçları arasındaki açıklık.

Kalay : Atom numarası 50, atom ağırlığı 118,7, yoğunluğu 7,29 olan, 232 °C'de eriyen, gümüş beyazlığında, kolay işlenebilen, yumuşak bir element (simgesi Sn). Aldatıcı görünüş. Sövme, küfür. Kalaylanmış bir kabın üzerindeki alaşım tabakası.

Çubuk : Körpe dal. Tütün içmek için kullanılan uzun ağızlık. Ankara iline bağlı ilçelerden biri. Değnek biçiminde ince, uzun ve sert olan şey. Ana direkler üzerine sürülen ikinci ve üçüncü direk parçası. Kumaşta düz çizgi.

Demir : Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C'de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe). Bu elementten yapılmış parça. Bu elementten yapılmış. Ayakkabı topuğuna veya ayakkabı burnuna aşınmayı önlemek için çakılan, özel olarak yapılmış madenden parça. Çıpa. Güçlü, kuvvetli, sert.

 

Demi : Yemeni, yazma, başörtüsü, tülbent. Susuz, kıraç tarla. Dizlik, iç donu. Değil mi anlamında.

Edir : Zayıf, hastalıklı.

Karı : Bir erkeğin evlenmiş olduğu kadın, eş, refika, zevce. Kadın. Yaşlı, ihtiyar.

İçin : Amacıyla, maksadıyla. Düşüncesince, kendince, göre. Özgü, ayrılmış. Ant deyimleri yapan bir söz. Karşılığında, karşılık olarak. Oranla, göz önünde tutulursa. Uğruna, yoluna. -den dolayı, -den ötürü. Neden ve sonuç belirten bir söz. Hakkında. Süre belirten bir söz.

Kala : Kaldığında.

Ateş : Yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla beliren ısı ve ışık, od, nâr. Isıtmak, pişirmek için kullanılan yer veya araç. Tutuşmuş olan cisim. Genellikle hastalık etkisiyle artan vücut sıcaklığı, kızdırma. Öfke, hırs, hınç. Tehlike, felaket. Coşkunluk. Büyük üzüntü, acı. Patlayıcı silahların atılması.

Ve : Türk alfabesinin yirmi yedinci harfinin adı, okunuşu. İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz.

Diğer dillerde Edison cıvatası anlamı nedir?

İngilizce'de Edison cıvatası ne demek ? : edison screw