Executive officer türkçesi Executive officer nedir

  • Komutan yardımcısı.
  • Muavin.
  • İkinci kaptan.
  • İkinci komutan.
  • İcra subayı.
  • Emir komutada ikinci sıradaki subay.
  • İcra memuru.

Executive officer ingilizcede ne demek, Executive officer nerede nasıl kullanılır?

Executive : Yönetici. Yürütmeye ilişkin. İcrai. Yönetim. Bilgisayar, ekonomi alanlarında kullanılır. Bir topluluğun yönetim işlerini çeviren ve uygulayan kişi. İdareci. Yürütücü. İcra. İdari.

Officer : Sakçı memuru. Subay. Sağlık memuru. Makam sahibi. Polis memuru. Subayları atamak. Yetkili. Memur. Görevli. İdare etmek.

Chief executive officer : Baş yönetici. Başyönetici. İcra başkanı. Ceo. Başkan. Yönetim kurulu başkanı. Baş icracı yönetici. Bir kurumun yönetiminden sorumlu olan ve kurumla ilgili her türlü etkinliği ve gelişmeyi yönetim kuruluna aktaran en üst düzey yönetici. Bir şirket veya büyük bir teşkilatın en tepe yöneticisi. Baş icra sorumlusu.

Executive ability : Bir kişinin bir işi çekip çevirmede gösterdiği yetenek. İdarecilik yeteneği. Sevk ve idare yeteneği. Yürütme yeteneği. İcra yeteneği. Yönetici yeteneği.

Executive action : Bir işletmede yapılan yürütme işlemleri. İcrai faaliyet. Yürütme çalışması. İdarenin faaliyeti.

Executive agreement : Yürütücü anlaşma. Yürütme anlaşması. İcrai anlaşma.

 

İngilizce Executive officer Türkçe anlamı, Executive officer eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Executive officer ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Receiver : Yataklık eden. Telefon ahizesi. Yığın iletişiminde örgütlü ya da örgütsüz aktarma araçlarıyla, kendisine bilgi ya da ileti yollanan kişi. Bir telefon çevrimindeki kiplenik akımları ses dalgasına dönüştüren çevireç. bir vericinin yayınladığı imlemleri işitilebilir imlere dönüştüren düzenek. Karşılayan. Işığı, elektro-manyetik dalgaları alıp değerlendiren araç. göz, fotoğraf plağı, radyo, radyo ırakgörürü gibi. Ahize. Reseptör. Paraları alan, alıcısı adına borçlusundan toplayan kişi.

Deputy : Milletvekili. Yardımcı. Vekil olarak bakan. Delege. Şerif yardımcısı. Millet vekili. Temsilci. Polis. Vekil.

Asst : Yardımcı. Yaver. Danışman. Yrd.

Aide : Yardımcı eleman. Emir eri. Emirber. Buyruk kulu. Emir subayı. Emir kulu. Yardımcı. Emir astsubayı. Yaver.

Bailiffs : Kahya. Kralın bölgedeki temsilcisi. Mübaşir.

Halfback : Hafbek. Orta saha oyuncusu. Haf. Oyuncuların ön çizgisinin arkasında yer alan oyuncu (futbol).

Bailie : İcra müdürü. İskoç belediye adli memuru (icra memuruna karşılık gelir).

First mate : Kaptandan küçük güverte zabitlerinden büyük rütbeye sahip olan gemi görevlisi. İkinci süvari. İkinci zabit. Birinci güverte zabiti. Disiplin zabiti.

Assistor : Yaver. Asistan. Asistanlık eden. Yardımcı.

First officer : Yardımcı pilot. İkinci süvari.

Executive officer synonyms : adjutant general, adjuncts, auxiliary, bailies, assisters, adjutant, adjutants, chief officer, adjunct, assister, vice commander, bailiff, assistors, assistants, assistant, receivers, deputy commander.