Expels türkçesi Expels nedir

Expels ingilizcede ne demek, Expels nerede nasıl kullanılır?

Expel from : Dışarı atmak. Dışlamak. Bırakmak zorunda bırakmak. Sürüp çıkartmak.

Expel : Kovmak. Defetmek. Okuldan atmak. Atmak. Çıkarmak. Sürmek. Dışarı atmak. Azletmek. Uzaklaştırmak. Sürgün etmek.

Expellable : Azledilebilen. Sürülebilen. Kovulabilir. Defedilebilen. Çıkartılabilen. Sürgün edilebilir. Kovulabilen. Defedilebilir. Uzağa gönderilebilir. Tardedilebilen.

Expelled : Kovmak. Çıkarmak. Sürmek. Kovulmuş. Kovulan. Sürgün etmek. Dışarı atmak.

Expellee : Kovulan kimse. Kovulmuş. Sınır dışı edilmiş. Sürgün edilmiş. Uzaklaştırılmış. Sürgün.

Expellers : Kovan veya defeden kimse veya şey. Azleden. Sürekli cendere. Ekspeller. Süren. Defeden. Tardeden. Kovan. Kovan veya sürgün eden kimse. Defeden ilaç.

Expelling : Kovma.

Hydrolic procedure expeller technique : Hidrolik pres yöntemi. Ekspeller yöntemi.

Expeller : Defeden ilaç. Defeden. Tardeden. Kovan veya sürgün eden kimse. Kovan veya defeden kimse veya şey. Süren. Ekspeller. Azleden. Kovan. Sürekli cendere.

Expect of : İstemek. Ummak. Beklemek.

İngilizce Expels Türkçe anlamı, Expels eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Expels ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Cast away : Fırlatmak. Tahrip etmek. Çöpe atmak. Çarçur etmek. Deniz kazası geçirmek. Çevresinden uzaklaştırmak. Issız adada bırakmak. Boşa harcamak. Başından atmak.

Abrupt : Pürüzlü. Sarp. Birden bir konudan başka konuya geçen (konuşma tarzı). Kaba. Tutarsız. Terbiyesiz. Kesik. Ani. Dik.

Distracts : Başka tarafa çekmek. Dikkati dağıtmak. Rahatsız etmek. İlgi dağıtmak. Dikkat dağıtmak. (dikkatini) dağıtmak. Şaşırtmak. Zihni dağılmak. Aklını başka yere vermesine sebep olmak. Aklını karıştırmak.

Evacuates : Tahliye yapmak. Boşaltmak. Havasını almak. Boşaltmak (bağırsakları). Bir felaket yüzünden bir yerden ayırıl mak. Tahliye etmek. Almak (insanları bir yerden). Götürmek. Vücuttan dışarı atmak.

Chuck away : Boşa harcamak. Kaybetmek. İsraf etmek. Tepmek. Savurmak. Fırlatmak.

Can : Bilişim, ekonomi, nükleer enerji, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Konservelemek. Makaraların korunması, saklanması, sıralanması için yerleştirildikleri amüminyum, paslanmaz çelik ya da yoğruktan, yassı ve yuvarlak kap. (ayrıca, bir makaralık film taşıdığından, makara gibi film uzunluk birimi olarak da kullanılır. bir kutu film, 35 mm'lik fimlerde, 1.000 ayaktır (yaklaşık 300 m). büyük göstericilerde, aygıtın üst ve altında yer alan, verici ve alıcı makaraların takıldığı, kapaklı yuva. Can. Yakıtı çevreleyerek, fisyon ürünlerini tutmaya yarayan, paslanmaz çelik ya da alüminyum-zirkonyum alaşımlı koruyucu. -abilir. Edebilmek. Konservesini yapmak. -ebilir.

 

Imply : Kapsamak. Demeye getirmek. Belirtmek. Anıştırmak. Demeye gelmek. Gerektirmek. Sezindirmek. İfade etmek. İçermek. İma etmek.

Vent : Delik açmak. Göstermek. Havaiık. Havalandırma yapmak. Hava almaya çıkmak. Belli etmek. Dışa vurmak. Havalandırmak. Delik açmak (gaz veya sıvının giriş çıkışını sağlamak için).

Bring out : Yapmak (yeni bir şeyi). Öndürmek. Piyasaya yeni mal sürmek. Meydana çıkarmak. Belli etmek. Yapmak. Yayınlamak. Ortaya çıkarmak. Cesaret vermek.

Opine : Düşüncelerini belirtmek. Farzetmek. Fikir yürütmek. Düşünmek. Varsaymak. Belirtmek. Görüş belirtmek. Dile getirmek. Fikrini söylemek.

Expels synonyms : give voice, paint a picture, give vent, cashier, evaluate, budded, expulse, bruit about, judge, bedaub, drive away, banished, recall, trust, draw away, burgeoned, banishing, bared, give, drive out, exile, eighty six, avert, stress, blanked, brought out, burst out, ventilate, cast off, catapult, banishes, bedaubing, abstract.

Expels zıt anlamlı kelimeler, Expels kelime anlamı

Generalist : Her konuda anlatacak birşeyleri olan bilgili kimse. Kültürlü kimse. Genel kültürü kapsamlı kişi. Kültürlü kişi. Genel kültürü kapsamlı kimse.

Conserve : Koruma altında tutmak. Reçel. Korumak. Konserve yapmak. Muhafaza etmek. Konservesini yapmak. Konserve.