Facility türkçesi Facility nedir

  • Elverişlilik.
  • Tesis.
  • Yararlı her türlü kuruluş.
  • Rahatlık.
  • Bilgisayar alanında kullanılır.
  • Fırsat.
  • Olanak.
  • Beceri.
  • İstidat.
  • Vasıta.
  • Yetenek.
  • Tesisat.
  • Ustalık.
  • Her türlü şey.
  • Sühulet.
  • Avantaj.
  • Kolaylık.
  • İmkan.
  • Araç.

Facility ile ilgili cümleler

English: Meg has a facility for languages.
Turkish: Meg'in diller için bir yeteneği var.

Facility ingilizcede ne demek, Facility nerede nasıl kullanılır?

Supplementary financing facility subsidy account : Destekleme finansman kolaylığı sübvansiyon hesabı. Uluslararası para fonu’nun 1980 yılında en düşük gelirli az gelişmiş ülkelere, kullandıkları desteklerne kredilerinin nisbeten yüksek maliyetlerini düşürmek amacıyla faiz sübvansiyonu verilmesi gibi özel bir amaçla oluşturduğu kredi kaynaklarından biri.

Backup facility : Yedekleme merkezi.

Buffer stock financing facility : Tampon stok finansman hesabı. Uluslararası para fonu’na üye birincil mal dışsatımcısı az gelişmiş ülkelerin tampon stok programına katılmalarını sağlamak amacıyla, üye ülkelerin kotaları çerçevesinde yaptıkları katkılarla 1969 yılında uluslararası para fonu bünyesinde oluşturulan fondan üyelerin kotalarının en fazla yüzde ellisi kadar yararlanabildiği kredi mekanizması. Tampon stok finansman kolaylığı.

 

Compensatory financing facility : Dışsatımı birkaç tarım ürününe dayanan ve dışsatım gelirleri kendi denetimleri dışındaki etkenler sonucu geçici olarak düşen üye ülkelere kredi sağlamak üzere 1963 yılında uluslararası para fonu bünyesinde oluşturulan kredi mekanizması. Telafi edici finansman kolaylığı.

Day care facility : Gündüz bakım merkezi. Küçük çocuklar bakım merkezi. Anaokulu.

Supplementary financing facility : Ödemeler bilançosu büyük ölçüde açık veren ülkelere, bir istikrar programı çerçevesinde, üç yıla kadar vadeli kredi sağlamak amacıyla 1979 yılında ımf bünyesinde oluşturulmuş fon. Ek finansman kolaylığı.

Oil facility : Petrol kolaylığı. Petrol dışalımı yapan ülkelerin ödemeler bilançolarındaki ani kötüleşme sorunlarını çözmek ve acil finansman sağlamak amacıyla ımf’nin 1975 yılında oluşturulmuş kredi mekanizması.

Supplementary reserve facility : Uluslararası para fonu’na üye bir ülkenin ulusal parasının yoğun spekülatif baskı altına girmesi durumunda kullanılmak üzere 1997 yılında oluşturulmuş bir yıla kadar vadeli fon. Ek rezerv kolaylığı.

Structural adjustment facility : En düşük gelirli azgelişmiş ülkelerdeki ödemeler dengesi sorunlarını gidermek için yapısal uyum programlarının uygulanması koşuluyla verilen, başarım ölçütleri belirlenerek, uygulama başarısı gerçekleştikçe dilimler halinde beş buçuk ile on yıl arasında vadelerle 1986 yılında uluslararası para fonu’nun yarattığı kredi mekanizması çerçevesinde dünya bankası ile işbirliği içinde kullandırılan krediler. Yapısal uyum kolaylığı.

Pass through facility : Düzgeçiş olanağı.

 

İngilizce Facility Türkçe anlamı, Facility eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Facility ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Chances : Olasılık. Şans. Risk. Kısmet. İhtimal. Riziko. Baht. Tesadüf.

Commodiousness : Genişlik. Ferahlık. Havadarlık.

American standard : Tıp. Otomotiv. Klima ve havalandırma gibi çok çeşitli alanlarda donanım ve malzeme üretimi yapan bir şirket. Sağlık. Merkezi new jersey'de olan. Tarım.

Eases : Rahatlatmak. Dikkatle yerleştirmek. Dindirmek. Rahatlamak. Gevşetmek. Rahat. Yatıştırmak. Hafifletmek.

Artifices : Yapıntı. Hüner. Hile. Oyun. Marifet. Sanat. Kurnazlık. Desise.

Accomplishments : Kabiliyet.

Transit : Geçme. Teodolit. Transit geçiş. Geçmek. Aktarma (bir yerden başka bir yere). Aktarma. Yıldızın burçlar kuşağından geçmesi. Geçiş. Toplu taşıma.

Station : 1500 metreye dek yapılan koşularda, çıkış çizgisi gerisinden yarışa başlanılan bölüm. İstasyon. Vaziyet. Kanal. Dikmek. Karakol. Bir bilişim ağında, aralarında veri iletişimi yapılabilen uçlarla donatılmış konumlardan her biri. Atamak. Çıkış bölmesi. Atletizm, bilişim, jeoloji alanlarında kullanılır.

Eventuality : İhtimal. Olasılık. Takdir. Netice. Olası netice. Olası sonuç.

Diplomacies : Başkalarıyla ilişkide ustalık. Diplomatlık. Diplomasi. İkna yeteneği. İlişkilerde ustalık. Siyaset. Diplomatik. Başarı.

Facility synonyms : athletic facility, power system, communication equipment, power grid, recreation facility, cafeteria facility, instrumenting, dowered, the possible, aptness, predispositions, abbreviate, abstract syntax tree, chance, availableness, attainment, sewer system, backroom, possibilities, means to an end, transportation system, facilities, break, effortlessness, depository, ability, accommodation, agency, botanical garden, predispose, fitments, appliance, toeholds.

Facility zıt anlamlı kelimeler, Facility kelime anlamı

Facility antonyms : natural object.

Facility ingilizce tanımı, definition of Facility

Facility kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : As, the facility of an operation. The quality of being easily performed. Freedom from difficulty. Ease.