Farted türkçesi Farted nedir

Farted ile ilgili cümleler

English: Who farted?
Turkish: Kim osurdu?

English: "Someone farted." "It wasn't me!"
Turkish: "Biri osurdu" " O ben değildim!"

Farted ingilizcede ne demek, Farted nerede nasıl kullanılır?

Farter : (argo) ossuran kimse.

Fart about : Oyalanmak. Zaman öldürmek.

Fart around : Aptalca davranmak. Zaman öldürmek. Aylak aylak oyalanmak. Aylak aylak zaman geçirmek. Sersem sersem dolaşmak. Oyalanmak.

Old fart : Moruk. Eski kafalı sıkıcı tip.

Fart : Gaz çıkarmak. Yellenmek. Osurmak. Zarta. Yellenme. Gaz yapmak. Osuruk. Pırt yapmak. Osuruk atmak.

Farthest : En uzak. En uzaktaki. En uzakta. En ileriye. En ileri. En uzağa. En ötedeki. En uç. En ilerde. En ötede.

Farts : Osurmak. Gaz çıkarmak. Yellenmek. Pırt yapmak. Zarta. Yellenme. Gaz yapmak. Osuruk. Osuruk atmak.

Farther : Uzak. Daha ileri. Daha fazla. Uzaktaki. Daha uzakta. Daha uzağa. Ötedeki. Öteki. Bundan başka. Daha uzaktaki.

Farthermost : En ötedeki. En uzaktaki. En uç. En uzak.

Farthingales : Jüpon. Çemberli iç etek.

İngilizce Farted Türkçe anlamı, Farted eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Farted ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Granger : (kuzeybatı abd'de kullanılan ifade). Yetiştirici. Washington eyaletinde yerleşim yeri. Wyoming eyaletinde yerleşim yeri. Çiftçi. New york eyaletinde yerleşim yeri. Çiftçi birliği üyesi. Missouri eyaletinde yerleşim yeri. İowa eyaletinde şehir.

Poop : Kıç. Boru çalmak. Pupadan çarpmak (dalga). Pupa. Kakasını yapmak. Çocuk dilinde kaka. Yormak. Yorgun düşürmek.

Deposit : (kapora) vermek. Bankaya yatırmak. Ödenmesi gerekecek gümrük vergisi ile girişte alınan başka vergiler karşılığında, onların tutarınca ya da ondan belli bir ölçüde artık paranın inanca olarak, ilgili işlemin bitimine dek, gümrüklerce alınması, a. bk. inanca. Gümrük, iktisat, madencilik, ekonomi, jeoloji alanlarında kullanılır. Depozito. Yumurtlamak. Depozit olarak vermek. Yerleştirmek. Çökel (çükelti). Para yatırmak.

Rivet : Kenet mili. Perçin cıvatası. Konsantre olmak. Dikmek (göz). Perçinlemek. Sıkıca bağlamak. Perçin çivisi. Bağlamak. Bir noktaya dikmek. Perçin.

Tree farmer : Ağaç çiftçisi. Ormancı.

Ground : Kent içinde, dışında ya da kent sınırları yakınında tarım etkinliklerine ayrılmış ya da bölünerek ve altyapısı hazırlandıktan sonra kentsel yerbölümler durumuna getirilmeye elverişli geniş yerlere verilen ad. Topraklamak. Kayaçların ufalanıp ayrışmasından oluşan ve içine organik kalıntılar karışmış olan yeryüzünün en üst katmanı. Dayanmak. Zemin. (gemi) karaya oturmak. Kırsal toprak. Çakmak. Yere indirmek. Dayandırmak.

Tack : Yol. Rüzgara karşı volta vurma. Ufak çivi. Çakmak. Kumaşı teyellemek. Geçici olarak tutturma. Raptiye. Oyulgalamak. Birleştirmek. Gidiş.

 

Tenant farmer : Yarıcı. Toprak kiracısı çiftçi. Kiracı çiftçi.

Intrench : Sağlamlaştırmak. Yerleştirmek. Siper kazmak. Sağlama almak. Siperlerle kuşatmak.

Cable : Telgraf mesajı. Kablo. Elektrik iletiminde kullanılan üstü yalıtkan özdek ile sarılı tel. Halat. Bilgisayar, fizik, sinema, televizyon, tiyatro alanlarında kullanılır. Çıngı. Elektrik akımı iletiminde kullanılan ve yalıtkan bir özdekle sarılı bulunan tel. Telgraf havalesi çekmek. Telgraf. Kablo ile bağlamak.

Farted synonyms : stock raiser, contadino, plantation owner, coapt, sodbuster, sew together, rope up, button, fix, clinch, joggle, pooping, rancher, flatulence, hook, chuffs, apiarist, sower, anchor, raiser, creator, brooch, strap, tiller, stick, cultivator, stock farmer, crank, boff, noose, brad, flotz, dairy farmer.

Farted zıt anlamlı kelimeler, Farted kelime anlamı

Unbar : Sürgüyü açmak. Kilidi açmak. Sürgüsünü açmak.

Unzip : Femuarı açmak. Fermuarı açılmak. Fermuarını açmak. Açmak. Açmak (fermuarı). Direncini kırmak. Bir şeyin fermuarını açmak. Halletmek (amerikan ingilizcesi). Fermuarla açmak.

Unbutton : Düğmesini çözmek. Düğmelerini çözmek. Düğmelerini açmak. Çözmek.

Farted antonyms : unstaple, unwire, unmodified, unpin, unlock, dislodge, unhook, unbelt, untie, unbuckle, detach, unfasten, unchain, homogeneous, unvaried, same.