Favours türkçesi Favours nedir
- Koruma.
- Kayırma.
- Hediye (sürpriz).
- Beğenilme.
- Lütuf.
- İltimas.
- Sevilme.
- Ayrıcalık.
- Taraftarlık.
- İyilik.
- Yardım.
Favours ile ilgili cümleler
English: Our teacher always favours female pupils.
Turkish: Öğretmenimiz her zaman bayan öğrencileri kayırıyor.
Favours ingilizcede ne demek, Favours nerede nasıl kullanılır?
Favour tariff : İkramlı tarife.
Favour with : Vermek.
Curry favour with : Yaranmak. Yaltaklanmak.
In favour of : Yararına. -in çıkarına. Lehinde. -in yararına. -in avantajına. Yanında. Leyhine. Lehine.
As a favour : İyilik olarak.
Favourer : Yardımda bulunan kimse. Başkasının iyiliğini isteyen (ayrıca favorer). İyiliksever. İyikalplilikle veya arkadaşlıkla saygı duyan ve takdir eden kimse. İyilik eden kimse. Zenginlik ve başarıyı geliştirmeye yardımcı olan veya destekleyip yardım eden kimse.
Favoured : Tercih edilen. Baharlı. Avantajlı. Yeğlenen. Kayırılan. İltimaslı. Tat verilmiş. Ayrıcalıklı. Lezzetli. Özellikli.
Return a favour : Yapılan iyiliğin karşılığını vermek.
Do the favour : Lütfetmek.
Favourable reply : Olumlu cevap. Müspet cevap.
İngilizce Favours Türkçe anlamı, Favours eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Favours ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Partizans : Taraftar. Gerilla. Tarafgir. Taraflı. Yandaş. Fırkacı. Partici. Partizan. Çeteci.
Armouring : Zırhlama. Tahkimat.
Favour : Onaylama. Onay. Rahatlatmak. Yüreklendirmek. Lehinde olmak. Gözetmek. Yanında olmak.
Cacheting : Mühür. Özellik. Prestij. Kaşe. Kapsül. Marka. Hap. Hususiyet. Alamet.
Renowned : Ünlü. Bilinen. Namdar. Namlı. Şanlı. İsim yapmış. Şöhretli. Meşhur. Tanınmış. Anlı şanlı.
Prejudicing : Haksız hüküm verdirmek. Önyargı. Zayıflatmak. Etki altında bırakmak. Etkilemek. Peşin yargı. Önyargılı olmasına neden olmak. Zarar vermek (hukuk terimi). Önyargı verdirmek.
Armoring : Zırhlama. Zırhla kaplamak. Tahkimat.
Benevolence : Cömertlik. Hayırseverlik. Bağış. Kayra. Hayır. İhsan. Yardımseverlik. Sadaka.
Beneficence : İhsan. Hayır. Cömertlik. Bağış. Hayır işine bağışlanan para. Yardımseverlik.
Backing : Torpil. Arka. Dekorun derinliğini destekleyen resimli bir pano. Ciro. Arkalık. Arka kaplama. Geri çekilme. Dip resmi. Takviye. Destek.
Favours synonyms : good turn, benefaction, accessoriness, favouritism, cachets, asylums, popularity, advocacies, grace, aid, favorableness, discipleship, boost, caretaking, immunity, a good turn, cronyisms, backings, benignity, conservation, boon, conservations, body guard, rating, partizan, kindness, franchises, alms, patronage, concession, assisstance, cachet, mercy.
Favours zıt anlamlı kelimeler, Favours kelime anlamı
Unknown : Gizli. Bilinmez. Nedeni bilinmeyen. Ünsüz. Bilinmedik. Bilinmeyen. Meçhul. Tanınmayan. Yabancı. Tanınmamış.
Demote : İndirge. İndir. Alçalt. Alt sınıfa indirmek. İndirgemek. Rütbesini indirmek. Aşağı dereceye indirmek.
Disadvantage : Kayıp. Götürü. Çekince. Aleyhte durum. Yarar yitimi. Sakınca. Zarar vermek. Zarar. Dezavantaj.
Bu kısımda Favours kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Favours ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Favours anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Favours ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.