Foot and mouth disease türkçesi Foot and mouth disease nedir

  • Picornaviridae ailesinde, aftovirüs cinsinde yer alan virüsün çift tırnaklı hayvanlarda neden olduğu, süt veriminde aşırı azalma ve büyümenin durması nedeniyle önemli ekonomik kayıplara yol açan hastalık, hlk. dabak, tabak, salya.
  • Şap hastalığı.
  • El ayak hastalığı.
  • Dabak hastalığı.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.

Foot and mouth disease ingilizcede ne demek, Foot and mouth disease nerede nasıl kullanılır?

Foot : Dip. Ayakucu. Hesaplamak. Yer değiştirmeyi sağlayan ve çeşitli hayvanlarda çok değişik şekiller gösteren yapılar. Fut. Ayak. Ayak kısmını örmek. Biyoloji, jimnastik, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Oynamak. Çıkarmak.

And : Üstelik. Ayrıca. De. -bundan dolayı. Daha sonra. Bir de. İle. Sonra. Da. Hem... hem de.

Mouth : Boğaz. Sürekli aynı şeyleri söylemek. Tane tane söylemek. Akarsuyun göle döküldüğü yer. Söylemek. Kavşak. Zırlamak. Kesici aletlerin keskin yanı. Dudaklarını kıpırdatmak. Geme alıştırmak.

Disease : Çeşitli dış faktörlerin etkisi sonucu vücudun bir bölümü veya tamamında normal fonksiyonun bozulması durumu. Sayrılık. Rahatsızlık. Nedeni, vücutta oluşturduğu değişimleri ve iyileşme olanağı bilinen veya bilinmeyen, karakteristik belirtiler ve bulgular dizisiyle kendini gösteren vücudun herhangi bir bölümü, organ veya sisteminin normal yapısı ve işlevlerinin kesilmesi veya sapması, sayrılık, maraz, rahatsızlık, hlk. illet, kem, morbus, toga. Lyme hastalığı. Hastalık. Maraz. İllet. Dert.

 

Enteric red mouth disease : Enterik kızıl ağız hastalığı. Çeşitli balık türlerinde, yersinia ruckeri’ nin neden olduğu, karında sıvı toplanması, deride rengin koyulaşması, ağız, operkulum ve yüzgeç tabanlarında kızarıklıklar, vücut yüzeyinde ve iç organlarda hemorajilerin oluşmasıyla karakterize bulaşıcı ve öldürücü bakteriyel bir hastalık, yersinyoz.

İngilizce Foot and mouth disease Türkçe anlamı, Foot and mouth disease eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Foot and mouth disease ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A band : Çizgili kas teli ışık mikroskobunda incelendiğinde görülen, kalın flamentlerle aralarına giren ince flamentlerin uçlarını içeren ve ışığı iki kez kıran koyu renkli bantlar, anizotrop bant, anizotropik bant. A bandı.

A dna : Dna çift sarmalının sağ el sarmal yapısı gösterdiği ve çift zincirin bir tam dönüşünde yapıya 11 bazın girdiği dna biçimi. A dna.

Abaxial : Eksenden uzak. Eksendışı. Eksenden uzak, eksen dışı. Abaksiyal. Eksen dışı. Eksenden uzakta bulunan (biyoloji terimi). Aks kemiği dışında.

A c deformity : Arnold-chiari yapılış bozukluğu. A-c kusuru.

A clay : Beyaz kil. Sindirim kanalındaki zehirleri ve vitaminleri yüzeyde tutarak emilimlerini önleyen ve bağırsak duvarını kaplayarak koruyucu bir tabaka oluşturan doğal alüminyum silikat bileşiği, kaolin.

 

Abattoir : Salhane. Mezbaha. Hayvanların etleri için kesildikleri yerler, hlk. ekdi. Kesimevi.

Abdominal ovariectomy : Abdominal ovaryektomi. Laparotomi yoluyla gerçekleştirilen kısırlaştırma.

Abdominal fat necrosis : Karın içi yağ nekrozu. Karın yağı nekrozu.

Abdominal distention : Karın gerginliği. Abdominal gerginlik. Karın duvarının gergin olması, abdominal gerginlik.

A amplitude mod : Ultrasonografide gönderilen ses dalgasının yayılımı doğrultusunda, farklı yüzeylerden yansıyan ses dalgalarının, yansımanın şiddetine göre çizgisel bir grafik olarak gösterilmesi. özellikle gözde biyometrik ölçümlerde kullanılır. A-mod görüntü.

Foot and mouth disease synonyms : a crochordon, abdominal pain, abdomen, abamectin, abdominal palpation, a c syndrom.