Forthwith türkçesi Forthwith nedir

Forthwith ingilizcede ne demek, Forthwith nerede nasıl kullanılır?

Forth generation cephalosporins : Dördüncü kuşak sefalosporinler. Aerobik gram negatif basillerin salgıladığı enzim veya kromozom aracılı çok sayıda beta-laktamaz türüne karşı üçüncü kuşaktaki sefalosporinlerden daha dayanıklı olan ve bu nedenle onlara dirençli gram negatif basillerin yaptığı enfeksiyonlarda kullanılan ilaç grubu.

Forth world : Pazar için çok az üretimin yapıldığı, yaşamlarını genellikle avcılık ve toplayıcılıkla sürdüren ülkeler. krş. birinci dünya ülkeleri, ikinci dünya ülkeleri, üçüncü dünya ülkeleri, enaz gelişmiş ülkeler. Dördüncü dünya ülkeleri.

Bring forth young : Yavrulamak.

Set forth on a journey : Seyahate çıkmak. Yolculuğa çıkmak.

And so forth : Ve benzeri. Ve saire. Filan. Filan fıstık. Falan. Ve benzeri gibi. Ve başkaları. Vesaire vesaire. Ve benzeri şeyler. Bu tarzda vesaire.

Burst forth : Açılmak. Birden ortaya çıkmak. Birden önüne çıkmak. Pat diye önüne çıkmak.

Break forth : Kahkahayı basmak. Yaygarayı basmak. Ter basmak.

Blossom forth : Çiçek açmak. Çiçeklenmek.

Brought forth : Ürün vermek. Meydana getirmek.

Belch forth : İstifra etmek. Fışkırmak. Kusmak.

 

İngilizce Forthwith Türkçe anlamı, Forthwith eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Forthwith ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

From the off : Baştan beri. Başlangıçtan beri.

Shrill : Sürekli rahatsız eden. Keskin (ses). Cırlak. Acı acı bağırmak. Tiz ses çıkartmak. Keskin. Cırtlak. Tiz (ses). Tiz sesli.

Immediately : Dakikasında. Şipşak. Şıp diye. -ermez. Acilen. Doğrudan doğruya. Acil olarak. -er.

Immediate : Anlık. En yakın olan. Doğrudan. Dolaysız. Hazır. En yakın. Şu an ki. Mübrem.

Piercing : Delik açma. İçine işleyen. (soğuk) içe işleyen. Delen. Delme. Sert. Keskin. Delip geçen. Pirsing.

Straight away : Beklemeksizin. Duraksamadan. Hemencecik. Tereddüd etmeden. Zaman yitirmeden.

In a jiffy : Çabucak. Bir çırpıda. Göz açıp kapayıncaya kadar. Kaşla göz arasında. Çok çabuk. Bir anda.

Unawares : Gafil avlayarak. Habersizce. Gafleten. Bilmeden. Bilmeyerek. Habersiz. Bilinçsizce. Farkında olmadan.

Forthrightly : İçtenlikle. Doğrudan. Samimi bir şekilde. Açık sözlü bir şekilde. Dobra dobra. Doğrudan doğruya. Direkt olarak. Doğruca noktaya. Açıkça.

In no time : Zaman kaybetmeden. Vakit kaybetmeden. Kaşla göz arasında. Çabucak. Çabucacık. Çarçabuk. Bir koşu.

Forthwith synonyms : erelong, at short notice, shrillest, shrieky, instantly, as soon as, straight off, on the nail, instantaneous, abruptly, at a word, directly, right off the bat, all of a sudden, at no time, now, reedier, at a glance, shrills, shrilled, right away, unexpectedly, like a shot, first thing, in a trice, on short notice, anon, at unawares, straightaway, suddenly, forthright, at once, as soon as possible.

Forthwith ingilizce tanımı, definition of Forthwith

Forthwith kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Without delay. Directly. Immediately.